Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ T ] / That's enough for now

That's enough for now перевод на турецкий

212 параллельный перевод
Gentleman of the jury, I cannot believe... that a doubt has not entered your minds by now... and if this is not strong enough for an acquittal... think of the defendant's ill-starred redity and lamentable childhood.
Jürinin değerli üyeleri, kafalarınıza şimdiye kadar bir şüphenin yerleşmemiş olmasına inanamıyorum. ... ve bu durum beraat için yeterli değilse sanığın talihsiz hayatı ve acınası çocukluğunu bir düşünün. - Bırak da ben konuşayım.
Now remember, for our purposes, if you get your wheels a foot off the ground, that's good enough.
Unutma, tekerlerinin yerden kesilmesi şimdilik yeterli.
Now we got enough money for Pierre to take care of that rat.
Pierre'in o sıçanla işini görmesine yetecek paramız var artık.
That's close enough for now.
Şimdilik bu kadarı yeter.
There's enough for one toast now and another after that.
Burada bir kadehe yetecek kadar var, sonra bir tane daha var.
That's enough for now.
Şimdilik yeterli.
That's enough for now!
Şimdilik bu kadar!
I think that's enough for now.
Sanırım şimdilik bu kadar yeter.
I think that's enough for now.
Sanırım şimdilik bu kadarı yeterli.
- OK, that's enough for now.
- Tamam simdilik yeter.
That's enough for now, Gabriella.
Şimdilik yeter Gabriella.
That's enough for now, Mrs. Guthrie.
Şimdilik yeter bayan Guthrie.
That's enough for now.
Şimdilik bu kadar yeter.
That's good enough for me You heard me say it now
Benim için yeterince iyi Dediğimi duydunuz
I think that's enough for now.
Sanırım şimdilik bu kadarı yeter.
That's enough for now.
Şimdi iyisiniz.
The point is that it's happened and it's working and it's enough for now.
Olay şu aslında, başardık ve şu anda herşey iyi gidiyor, şu ana kadar barajı aştık yani.
That's enough music for now, lads.
Şimdilik bu kadar müzik yeter gençler.
That's enough for now.
Dinle, bugünlük bu kadar yeter.
Now I understand that one day's Bank Holiday is not good enough for you, so you have to take two.
Sanırım bir günlük resmi tatil sana yetmiyor, o yüzden iki gün tatil yapıyorsun.
That's far enough for now.
Şimdilik bu kadarı yeterli.
- That's enough for now, Bernadette.
- Şimdilik bu kadar yeter, Bernadette.
That's enough for now, we will complete it tomorrow. Tired?
Şimdilik bu kadar yeter, yarın bitiririz.
Being beginners, that's probably enough for both of us right now.
Yeni başlayanlar olarak, ikimiz için de yeterli sanırım.
That's enough for now.
Şimdilik bu kadar yeterli.
- Now, that's enough for today.
Bugünlük bu kadar yeter.
I didn't have enough respect for that power, and it's out now.
O güce saygı göstermedim. Artık o güç kontrolden çıktı.
# She says she had enough of men and now she's lookin'for payback # And there's no way that you can fade her sun # She walks softly but she carries a big gun
# Erkekler için yeterli olduğunu söyler ve şimdi hesaplaşma peşindedir # başka yolu yok güneşini hissedebilirsiniz # yavaşça yürür fakat büyük silah taşır
It's just that, well, you know, I've been in the radio game for some time now, and I think I've learned enough about broadcasting, as they say, to know what it is that makes my show a good show.
Bildiğin üzere bir süredir radyo işindeyim ve yayıncılık hakkında yeterince şey öğrendiğimi düşünüyorum. Dedikleri gibi, bilindiği üzere bu da programımı iyi bir program yapıyor.
So that's enough for now.
Şimdilik bu yeterli.
Great job, Charadan... but that's probably enough exercise for now.
İyi iş, Charadan şimdilik sanırım yeterince egzersiz yaptın.
I think that's enough of Joran for now.
Bence şimdilik Joran için bu kadar yeter.
And that's most certainly enough for us... for now.
Bu da bol bol yetiyor bize... şimdilik.
Well, that's enough fun for now.
Bu kadar eğlence yeter.
That's good enough for now.
Şimdilik en iyisi bu.
Well, that's enough for now.
Şimdilik bu yeterli.
I believe that's enough for now.
Bence şimdilik bu kadar yeter.
Now Kevin, we ain't go enough for everybody. You have to split that with your brother.
Herkese yetecek kadar yok Kevin, o yüzden kardeşinle paylaşmalısın.
That's good enough for now.
Artık bu kadar yeter.
I think that's good enough for now, Morris.
Sanırım bu kadar yeter, Morris.
That's enough for now.
Şimdilik bu yeterli.
That's good enough for now, okay?
Şimdilik bu yeter.
Yes well perhaps that's enough for now.
Neyse, şimdilik bu kadar yeter.
I think that's enough for now.
Şimdilik bu kadar yeter.
That's enough talkin'for now.
Şimdilik bu kadar konuşma yeter.
I think that's enough description of the deceased for right now.
Meftayı yeterince tanımladık.
It's bad enough that you sell your waking life for... for minimum wage, but now they get your dreams for free.
İçine uyandığın hayatı asgari ücrete satmak yeterince kötüyken şimdi bir de rüyalarını bedavaya alırlar.
That's enough music for now.
Bu kadar müzik yeter.
Okay, maybe that's enough art for now.
Tamam, şimdilik bu kadar sanat yeter.
That's enough from Dr. Bimbu for now.
Bugünlük bu kadar Doktor Bimbu yeter.
That's enough for now, but we'll have to see you again.
Şimdilik kafi, ama tekrar sizi görmeliyiz

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]