Travis перевод на турецкий
4,476 параллельный перевод
I'm meeting Travis there in ten minutes.
On dakika içinde burada Travis'le buluşacağım.
Travis got into the lab.
Travis laboratuvara girdi.
Kellogg let Travis into the lab.
Kellogg, Travis'in laboratuvara girmesine izin verdi.
Look, I don't know what kind of messed up scheme you're planning with Sonia and Travis, but it's not happening anymore.
Bak, Sonia ve Travis ile nasıl bir gizli düzen planlıyorsun bilmiyorum ama artık gerçekleşmiyor.
Is Travis reading them to you?
Travis mi okutuyor bunları?
Because I'm the one that connected the money in Wilden's safe deposit box to Travis's dad.
Çünkü Wilden'ın Travis'e emanet ettiği güvenli para kasası... meselesine bağlı tek kişiyim.
I'm sure Travis will be glad to hear that.
- Eminim Travis bunu duysa mutlu olurdu.
This is Travis.
Bu, Travis.
Look, Travis, I'm so sorry.
- Bak, Travis, çok özür dilerim.
Hey, Travis, wait.
Travis, bekle.
Travis.
- Travis.
Travis went because you did not want children.
Travis sen çocuk istemediğin için gitti.
Don't wait up. It's Travis, so he's liable to keep me all night.
Beklemeyin, Travise gidiyorum beni tüm gece ayakta tutabilir.
Superior Court for the State of Texas, county of Travis, the honorable Judge Walter Garrity presiding.
Texas Eyaleti, Travis kasabası mahkeme salonu hakimi Yargıç Walter Garrity salona geliyor.
- Travis, get back here right now.
- Travis, hemen buraya gel.
Travis!
Travis!
You know he's flunking math.
Travis matematikten kalıyor.
All right. I'm gonna go fill this up with whiskey in case Dog Travis has to go make some rescues.
Şimdi gidip bunu köpek Travis birkaç kişiyi. kurtarsın diye viskiyle dolduracağım.
Now I just got to find a way to break it to Dog Travis.
Şimdi köpek Travis'e anlatmanın bir yolunu bulayım.
I'm telling you, those are Dog Travis'puppies.
Söylüyorum işte size, köpek Travis'in yavruları bunlar.
Dad, you had Dog Travis fixed.
Baba, köpek Travis'i kısırlaştırmıştın sen.
DT's a father!
Köpek Travis baba oldu!
DT's a father! Yee-hee-hee-hoo! Hey.
Köpek Travis baba oldu! Hey.
Travis went stag to his prom.
Travis balosuna damsız gitmişti.
Travis is right.
Travis haklı.
Travis, you should never accidentally hurt someone's feelings.
Travis, sen asla yanlışlıkla birinin duygularını incitmezsin.
This jackass won't even let me visit Dog Travis'bastard puppies.
Bu denyo köpek Travis'in piç yavrularını görmeme izin vermiyor.
This is the new me, Travis.
Bu yeni ben Travis.
Dog Travis has body issues.
Köpek Travis'in bedeniyle ilgili sorunları var.
Travis, she is so magnetic, that silverware will just fly across the room and stick to her.
Travis, çok çekici o ya, gümüş çatal bıçak takımı odada uçup ona yapışır.
Come say hi to Travis.
Gel de Travis'e selam ver.
Travis and I are trying to figure out our relationship pet names.
Travis ve ben ilişkimizdeki takma isimlerimizi bulmaya çalışıyoruz.
- Come on. - ( Andy and Travis groan )
Hadi.
Damn it, Travis, I'm afraid of roller coasters!
Kahretsin Travis, hız trenlerinden korkuyorum!
Travis and Laurie are doing great.
Travis ve Laurie iyi anlaşıyor.
I mean, it's like Travis going on that roller coaster to help Bobby.
Travis'in Bobby'e yardım etmek için hız trenine gitmesi mesela.
Travis is going on a roller coaster?
Travis hız trenine mi biniyor?
Okay, what do you think I should get Travis for his graduation gift... the robot vacuum, uh, electric bike, or a one-person hovercraft?
Sizce Travis'e mezuniyet hediyesi olarak ne alayım? Robot süpürge, elektrikli bisiklet ya da tek kişilik tekne?
Why would Travis be living here after graduation?
Neden Travis mezuniyetten sonra burada yaşasın ki?
Well, it sounds like Travis has got a lot going on.
Travis çok şey yapıyormuş gibi duruyor.
Either something's going on with Travis, or your Aunt Gracie died again.
Ya Travis'e bir şey olmuştur ya da Gracie Hala yine ölmüştür.
I asked Travis what he wants to do after graduation, and he said he has a lot of irons in the fire.
Travis'e mezuniyetten sonra ne yapmak istediğini sordum o da bana kırk tarakta bezi olduğunu söyledi.
I don't want Travis to be one of those kids that finishes school, and just sits around doing nothing, waiting for his dream job.
Travis'in okulu bitirdikten sonra hiçbir şey yapmadan dolanıp hayalindeki işi bekleyen o çocuklardan biri olmasını istemiyorum.
We have to sit Travis down, and we have to make sure that he has a plan.
Travis'le oturup bir planı olduğundan emin olmalıyız.
Jules is with Travis, so I'm gonna help you out.
Jules Travis'le birlikte o yüzden sana yardım edeceğim.
Yeah, I think Travis needs a job that's more... a job.
Evet, bence Travis'in bir işe daha çok bir işe ihtiyacı var.
I bet he'd give Travis a job interview.
Eminim Travis için bir iş görüşmesi ayarlar.
So, Travis, tell me... why do you wanna work for Coffee Bucks?
Ee Travis, söyle bakalım neden Coffee Bucks'ta çalışmak istiyorsun?
Travis, have a seat.
Travis, otursana.
Travis, you need a wake-up call.
Travis, bir uyarı işaretine ihtiyacın var.
I'm sorry, honey, I'm just... I'm upset about this Travis thing.
Özür dilerim tatlım şu Travis olayına canım sıkkın.