Tucker перевод на турецкий
3,179 параллельный перевод
Tucker Franklin, you're under arrest for the murder of Sofia Alvares and Brad Adams.
Tucker Franklin, Sofia Alvares ve Brad Adams cinayetinden tutuklusunuz.
Ah, just supporting the advancements Title 9 has given us, Tucker.
Title 9'un bize sağladığı gelişmeleri destekliyorum, Tucker.
Ah, classic, classic George Tucker.
Klasik George Tucker hareketi.
Later, Tucker.
Görüşürüz, Tucker.
Tucker!
Tucker!
You must be Tucker's roommate.
Tucker'ın ev arkadaşı olmalısın.
You already met Tucker?
- Tucker'la tanıştın mı?
Oh, the future Mrs. Tucker Dobbs?
Müstakbel Bayan Tucker Dobbs mu?
Tucker, you're our only hope.
Tucker, tek şansımız sensin.
Tucker?
Tucker?
This is Tucker.
Bu, Tucker.
! While we were at the park, Tucker seemed cold.
Parktayken Tucker biraz üşüdü.
And I don't feel comfortable bringing Tucker into that house.
Tucker'ı o eve getirmekten rahatsız oluyorum.
And just to put it out there, Tom Tucker is packin'.
Doğru Joyce. Ayrıca şunu da belirtelim ; Tom Tucker sizinle yüzleşmeye hazır.
Good afternoon, I'm Tom Tucker.
Tünaydın, ben Tom Tucker.
Our top story, Channel Five News anchor, Torn Tucker, has a meltdown at a local comedy club.
İlk haberimiz : Kanal 5 muhabiri Tom Tucker yerel bir komedi kulübünde rezillik çıkardı.
WADE : ( chuckles ) Hey, Tucker.
Hey, Tucker.
Hey, Wanda, have you, uh, seen George Tucker?
Hey, Wanda, George Tucker'ı gördün mü?
Like left-George-Tucker left?
Yani George-Tucker'ı-terk-etti gitti mi?
Well, now... George Tucker.
George Tucker.
Definitely not the one with Meatball, but I'd consider the one with George Tucker.
Kesinlikle Köfte'yle olanı değil ama George Tucker'la olanı düşünebilirdim.
Oh. This is about George Tucker.
Bu George Tucker ile ilgili bir şey.
"In closing, if you don't immediately cease and desist " the use of Miss Lonergan's songs, " we will be forced to sue for damages.
Son olarak : "Bayan Lonergan'ın şarkılarını kullanmayı hemen bırakıp, vazgeçmezseniz sizi zararlar için dava etmek zorunda kalacağız Saygılar, George Tucker, Avukat."
Will you please welcome to the stage your very own Mr. George Tucker!
Bizden biri... Bay George Tucker'ı sahneye davet ediyorum.
Tucker! Tucker!
Tucker!
Tucker! All right, all right, all right.
Pekala, tamam, tamam.
All right, what about Tucker and Taylor Franklin?
Tucker ve Taylor Franklin'den ne haber?
Tucker Franklin was the father of Sofia's baby?
Tucker Franklin, bebeğin babası mı?
Yep, Tucker Franklin, famous golf pro and philanthropist.
Evet, Tucker Franklin. Ünlü golf oyuncusu ve hayırsever.
Tucker's DNA was on file with his bone-marrow charity.
Tucker'ın DNA'sı kemik iliği bağışı yaptığı kurumda vardı.
Tucker introduced Maura to Brad.
- Maura ile Brad'i Tucker tanıştırdı.
- Tucker going into a fancy club.
- Tucker güzel kulüplere gidiyor.
And there's Tucker with his bouncer friend, Brad.
- Tucker ve fedai arkadaşı Brad'da orada.
Looks like Brad hooked Tucker up with Sofia, but Sofia got in the family way.
Anlaşılan Brad, Tucker ve Sofia'ya takıldı. Ama Sofia ailenin önünü kesecekti.
The only way Tucker holds on to his fat endorsement deals and his marriage was to eliminate her.
Tucker'ın kabarık cirolarını ve evliliğini korumak için onu yok etmeleri gerekiyordu.
Once those bones surfaced, he knew it was just a matter of time before Maura identified Sofia and tied Tucker's DNA to their unborn baby.
Bu kemikler ortaya çıkınca her an Maura'nın araştırıp Sofia'nın doğmamış bebeğiyle Ticker'ın DNA'sının eşleşeceğini biliyordu.
- But why did Tucker kill Brad?
- Peki niye Tucket Brad'i öldürdü?
- Tucker didn't want to leave any witness.
- Arkada görgü şahidi bırakmak istememiştir.
Look, it's Tucker Franklin!
Bakın Tucker Franklin!
I can tell them I'm Tucker's friend.
Gelip Tucker'ın arkadaşı olduğumu söyleyebilirim.
You will bring Tucker Westmore, and in exchange,
Yanında Tucker Westmore'u da getireceksin.
But Mrs. Evelyn is obsessed with Tucker!
Bayan Evelyn Tucker ile kafayı bozmuş durumda!
Well, I'm not letting Tucker within 50 feet of that lunatic.
O manyağın, Tucker'ın yanına 15 metreden fazla yaklaşmasına izin vermem.
You haven't met Tucker.
Tucker ile henüz tanışmadın.
Her interest in Tucker has been... resolved.
Tucker'a karşı olan ilgisini de hallettim.
Tucker.
Tucker.
Good evening, I'm Tom Tucker.
İyi akşamlar, ben Tom Tucker.
Sincerely Yours, George Tucker, Esquire. "
Bom.
Yeah. ( whooping ) CROWD ( chanting ) :
Tucker!
Tucker!
Tucker! Tucker!
So, is Tucker asleep?
Tucker uyudu mu?