Unclimbable перевод на турецкий
9 параллельный перевод
They say it's unclimbable.
Tırmanılamaz olduğunu söylüyorlar.
[Viesturs] Almost all year storms and high winds make Everest unclimbable, but some time in May you may get a week of calm, clear weather, which then allows you to sort of sneak up to the summit.
Neredeyse yıl boyunca fırtınalar ve kuvvetli rüzgarlar Everest'i tırmanılamaz kılar ama Mayıs ayında bazen bir haftalığına dingin ve açık bir hava görebilirsiniz bu da bir şekilde zirveye sokulmanıza izin verir.
I have mountaineered to the utmost... " but the peak is unclimbable.
Dağın en yüksek yerine tırmandım fakat zirve çıkılacak gibi değildi. "
I climbed the unclimbable mountain!
Tırmanılamaz dağa tırmandım!
They are unclimbable.
Oralara tırmanmak imkânsız.
Every mountain is unclimbable until someone climbs it, so every ship is unsinkable until it sinks.
Biri onu batırana kadar, her dağ batırılamazdır. Yani, batana kadar her gemi batırılamazdır.
I'm afraid this mountain is unclimbable.
Korkarım bu dağ tırmanılamaz.
There, I battled the diabolical Coach Lawrence and his Unclimbable Ropes!
Orada şeytani Koç Lawrence'la ve onun Tırmanılamayan İpleriyle savaştım.
Bloody unclimbable I would have said.
Tırmanışın imkansız olduğunu söyleyebilirim.