Unsullied перевод на турецкий
114 параллельный перевод
As for his lovely bride, Yoshiko, she is a talented alumna of Keitoku Girls School and is not only exquisite, but also a rare paragon of unsullied innocence.
Güzel gelin Yoshiko ise, sadece zarif ve yetenekli bir Keitoku Kız Okulu mezunu değil, aynı zamanda, tertemiz bir masumiyetin nadir bir örneğidir.
That depends on whether one has a palate unsullied by cheap opiates,
Bu damağınızın ucuz zevklerden uzak kalmış olmasına bağlı.
If you thought of me as unsullied, you were wrong.
Beni lekesiz zannettiysen yanılmışsın.
"If you thought of me as unsullied... now you know you were wrong."
Beni lekesiz zannettiysen yanılmışsın. "
A balm to the soul, that unsullied atmosphere!
Ruha sanki merhemdi tertemiz havası!
- Unsullied, unknown.
- Tanınmıyor, bilinmiyor.
- l, myself- - -... only to have that belief that unsullied optimism, dashed against the marble of the workplace.
- Ben... ... İşyerinin zemininde parça parça olmuş saf bir iyimserliğe inanıyorum.
They don't realize that we can have just as much fun as they do while remaining vertical, with our toes uncurled and the saliva of our passions held firmly in our proud, unsullied mouths.
Bizim de en az onlar kadar eğlenebildiğimizi fark etmiyorlar biz ayaklarımızın üzerinde dimdik gururumuzla dururuz o hoş zamanlarımızda.
Well, it was nice of you to have your brother look after my unsullied cousin, Esmeralda.
Masum kuzenim Esmeralda'yla ilgilenen bir kardeşin olması çok güzel.
A fighting cock conditioned by a three unsullied children... and an old pensioner.
Bir dövüş horozunun üç temiz çocuk ve eski bir emekli.. tarafından hazırlanması!
I've made you some extra chips so you will remain unsullied. None of us will eat anything until your young man gets here.
tabağına dokunmazsın diye sana da ekstra bişeyler hazırladım senin delikanlı gelene kadar hiçbirimiz bişey yeimyoruz.
"To separate from life... from tantalizing mysteries and salt spray... from the grave gypsy eyes... and the sacred, poignant flesh of long-limbed dancers, unsullied, but not for long." She's memorized you, Thomas.
Hayattan ayrılmak boş ümitler vaad eden ve içine heyecan serpiştirilen gizemlerden bir çingenenin oyulmuş gözlerinden ve uzun bacaklı dansçıların, saf, saklı ve hüzünlü bedeninden ayrılmak.
White, as in unsullied, free of my father's betrayal and shame.
White, babamın ihanetinden ve utancından arınmış anlamında.
Unsullied by human hands, as it was on the eighth day of the world.
İnsan eli tarafından kirletilmemiş. Dünyanın sekizinci gününde olduğu gibi.
Dirty money does not become unsullied through acts of benevolence.
Kirli para hayır işlerinde kullanılmaz.
Okay. Look, we're here, okay with 100 grams of unsullied plutonium first class, frequent-flyer quality, baby.
Bak buraya yanımızda... birici sınıf, saf, yüz gram plütonyum. getirdik, bebek.
Such pure, unsullied swordpIay...
Kusursuz kılıç kullanma ustalığı!
Such pure, unsullied swordpIay...
Kusursuz kılıç ustalığı!
Of course I will do anything Your Majesty commands me to do. - I want to tell you that in this slippery world, you represent for me all that is innocent, everything that is good, unsullied, uncorrupted.
Bilmeni isterim ki bu kaypak dünyada, sen benim için masumiyet tüm güzellik ve iyiliklerin kaynağı saflık ve lekesizlik demeksin!
It's unsullied.
Bakir bir yer.
The truth was sullied and it could never be unsullied.
Gerçek lekelendi ve asla temizlenemezdi.
Even in America we like to keep our pleasures unsullied by business.
Amerika'da bile bizler zevklerimizi işlerden arınmış tutmayı severiz.
The point is when you refused Matthew, you were the daughter of an Earl with an unsullied reputation.
Konu şu ; Matthew'i reddettiğinde lekesiz bir ünü olan Kontun kızıydın.
Unsullied as children.
Çocuklar gibi tertemiz.
Home to my sister, who will have me killed if she's not returned in the same unsullied condition that she arrived in.
Evine yani kız kardeşime gidecek. Eğer onu geldiği gibi lekesiz göndermezsem kız kardeşim beni öldürür.
Whereas for Christians Jesus is the word of God, the logos, and for him to remain divine and pure his conception has to be unsullied by man, for Muslims it is the Qur'an that is the word of God
Hristiyanlar için Hz. İsa Tanrı'nın kelamı, dilidir, kutsal ve saf kalması için Hz. İsa kavramı insanlar tarafından lekelenmemelidir, Müslümanlar için ise, Allah'ın kelamı Kuran'dır ve Kuran'ın kutsal kalması için hiçbir insan müdahalesiyle lekelenmemesi gerekmektedir.
- I float in the ambiguous middle ground, still beloved, my relationships unsullied once you two idiots get past this little kerfuffle.
Bu salak karmaşanız sona erdiğinde ikinizle de aram bozulsun istemiyorum.
- Your soul remains unsullied?
- Sıkılmıyosun di mi?
Perfect, untouchable, unsullied Miss Crane.
Erişilmez, lekesiz Bayan Crane.
It is to some degree unsullied by the limitations of human nature.
Bir ölçüye kadar insan doğasının sınırlarıyla lekelenmemiş.
Some say the Unsullied are the greatest soldiers in the world.
Bazıları, Lekesizler'in dünyadaki en iyi askerler olduğunu söyler.
MISSANDEl : The Unsullied have stood here for a day and a night with no food or water.
Lekesizler, bir gün ve bir gecedir su ve yemek olmaksızın duruyorlar.
MISSANDEl : My master says the Unsullied are not men.
Sahibim, Lekesizler'in insan olmadığını söylüyor.
To win his shield, an Unsullied must go to the slave marts with a silver mark, find a newborn and kill it before its mother's eyes.
Zırhını kazanmak için bir Lekesiz elinde gümüş ile köle pazarına gitmeli ve yeni doğmuş bir bebeği, annesinin önünde öldürmelidir.
The Unsullied are a means to an end.
Lekesizler sadece bir araç.
You command the Unsullied.
Lekesizler'in başında sen varsın.
All Unsullied boys are given new names when they are cut- -
Kesildikleri zaman tüm Lekesiz çocuklara yeni isimler verilir.
In 10 years, some of the boys you send them may be Unsullied in their turn.
10 yıl sonra, onlara gönderdiğiniz bazı oğlanlar, Lekesiz olup çıkabilirler.
But the Unsullied are not men.
Ama Lekesizler insan değil.
There are 8,000 Unsullied in Astapor.
Astapor'da 8000 Lekesiz bulunmaktadır.
Your ship will buy you 100 Unsullied.
Geminiz ile 100 Lekesiz alabilirsiniz.
The Dothraki you have are not worth what they cost to feed, but Master Kraznys will give you three Unsullied for all of them.
Yanınızdaki Dothraklar, beslenme masrafı kadar bile etmiyorlar ama Sahip Kraznys hepsi için size 3 Lekesiz daha verecek.
Master Kraznys asks how you propose to pay for the remaining 7,877 Unsullied.
Sahip Kraznys, geri kalan 7877 Lekesiz için ödemeyi nasıl planladığınızı soruyor.
Is it true what Master Kraznys told me about the Unsullied?
Sahip Kraznys'in, Lekesizlerle ilgili söyledikleri doğru mu?
10,000 Unsullied.
10.000 Lekesiz.
You have 8,000 Unsullied.
8000 Lekesiz var.
8,000 Unsullied stand between her and your cock.
Onunla sikin arasında 8000 Lekesiz var.
We can't beat 8,000 Unsullied on the battlefield.
8000 Lekesiz'i savaşta yenemeyiz.
One of us slips into her camp past her Unsullied and her knights.
Birimiz kampa sızıp, Lekesizler ile şövalyeleri atlatacak.
My Unsullied need practice.
Lekesizler'ime alıştırma lazım.
the unsullied Shawn Farrell.
Mübarek lekesiz Shawn Farrell'ın ellerinde.