Ussing перевод на турецкий
126 параллельный перевод
If you want us to put on blinders and pass on the problems to our kids, then vote for Ussing.
At gözlüğü taktığımızı ve sorunları çocuklarımıza ya da torunlarımıza bırakacağımızı sanıyorsanız,.. ... o hâlde Ussing'e oy verin.
I told you to rein in the rhetoric about the article.
Ussing o makaleden bahsetmeye başlayınca söyleyeceklerini abartma demiştim sana.
Ussing is grasping at straws.
Ussing sadece olta atıyor.
It would be a headline for Ussing.
Ussing'e böyle bir manşet veremeyiz.
Ussing will love it.
Ussing sevinçten ağlayabilir.
- Ussing is whipping up a storm.
Özel Birime göre durum...
It looks like I'm stealing from the poor to give to the rich.
Dinle, Ussing fakirden alıp zengine verdiğim fikrini satmaya çalışıyor. Buna tahammül edemem.
The crisis, the campaign and Ussing bring out the lunatics.
- Ama kriz, seçim ve Ussing tüm psikopatları ortaya döküyor.
That's exactly what Ussing wants!
Ama Ussing de tam olarak bunu istiyor!
And leave a copy in Ussing's pigeon hole with my warm regards.
Tamam. Ussing'in çekmecesine de bir kopya bırak. Sevgilerimi de ilet.
The Treasurer wants a meeting, but we must react to Ussing's attack.
Maliye Bakanı toplantı istiyor. Ussing'e de cevap vermeliyiz. Evet, evet, evet.
- Ussing says you've discussed a threat.
Ve Ussing günler önce toplantı yaptığınızı söylüyor.
I understand your anger, and we're investigating where Ussing got it from.
Kızgınlığını anlıyorum ama konuyu araştırıyoruz.
It still doesn't explain how Ussing got the information, and not I.
Bu durum neden benim değil de Ussing'in o notu gördüğünü açıklamıyor.
Do Special Branch know who gave Ussing the info?
Ussing'in kaynağı kim? Özel Birim biliyor mu?
Ussing has the wrong end of the stick.
Ussing aceleci davranıyor.
Why haven't you told the Justice Minister to flat out deny Ussing's claims?
Peki ama Adalet Bakanına Ussing'in iddialarını inkâr etmesini neden söylemedin?
Ussing will also be informed tomorrow.
Sabah Ussing de bilgilendirilecek. Peki.
Ussing has just made a statement.
Ussing yeni bir basın açıklaması yapmış.
Some papers accuse Ussing of exploiting the situation. The polls will show it.
Yarının başyazılarından birkaçı Ussing bu durumdan faydalanmaya kalkıyor diyor.
Special Branch suspect someone of leaking the information to Ussing.
Hepsi bu kadar değil. Özel Birim Ussing'e bilgi verenle ilgili bir şüpheli bulmuş.
Arrange a meeting with Ussing and Rosa later.
Daha sonrası için Ussing ve Rosa'yla toplantı ayarla.
- Rosa is in Vejle, don't know where Ussing is.
Rosa Vejle'de, Ussing nerede bilmiyorum.
Oh give it a rest Ussing, you have no right to demand anything.
Bırak artık Ussing. Herhangi bir şey talep etmeye hakkın yok.
My base won't accept endorsing you if there is a risk Ussing implicates you in this.
Ussing'in seni bu işe karıştırma tehlikesi varsa,.. ... tabanım seni desteklemeyi onaylamaz.
She just wants to make sure Ussing isn't causing trouble.
Ussing'in sorun olmayacağından emin olmak istiyor sadece.
- Yes, it's been sent to Ussing and Lebech.
Evet, Ussing'le Lebech'e yollandı.
Rosa Lebech is not hesitating, it's Ussing who is trying to trip us up.
Rosa Lebech tereddüt etmiyor. Bize çelme takmaya çalışan Ussing asıl.
Kristoffer has heard that Ussing has made the Center Party a new offer.
Kristoffer Ussing'in Merkez Parti'ye yeni bir teklif yaptığını duymuş.
It's from Ussing : "Truce is ok, until something else comes up"
Ussing'den : "Ateşkese evet. Başka bir şey çıkana dek."
If the Center Party is going back on the deal now it will be a huge win for Ussing.
Merkez Parti anlaşmaktan vazgeçiyorsa,.. ... bu Ussing için büyük bir zafer olur.
Ussing just let me know that a truce is fine by him.
Ussing demin ateşkese evet dediğini bildirdi.
But if Ussing has been talking to you I'd like to know.
Ama Ussing seninle konuştuysa, bunu bilmem gerek.
Ussing shouldn't be rewarded for abusing a crime.
Ussing bir suçtan faydalandığı için ödüllendirilmemeli.
Losing the Center Party has made you bitter, I can understand that Ussing
Merkez Parti'yi kaybetmek seni sinirlendirmiş. Bunu anlayabilirim Ussing.
But prime minster Kamper, Ussing has made several claims here, don't you have anything to say?
Ama Başbakan Kamper, Ussing burada birçok iddiada bulundu.
- How did Ussing get the information?
Bunu ben de yeni duyuyorum. Bu durum neden benim değil de Ussing'in o notu gördüğünü açıklamıyor.
Leader of the Opposition, anders Ussing, accuses the government of negligence in the case of Emilie Zeuthen, who's now been missing for three days.
Bu olay, muhalefet lideri Anders Ussing hükümeti ağır şekilde eleştirdikten sonra yaşandı. Emilie Zeuthen'ın kaçırılması olayında büyük hatalar yapıldığını iddia ediyor.
Ussing believes that the murders could have been avoided, if the Justice Minister, Mogens Rank, hadn't ignored serious danger signals.
Muhalefet lideri Ussing, hükümet ve özellikle Adalet Bakanı Mogens Rank hayatî bilgileri göz ardı etmemiş olsa,.. ... bu cinayetlerin önlenmiş olabileceğine inanıyor.
And it's not my fault that the case was leaked to Ussing.
Birilerinin bunu Ussing'e sızdırmış olması benim hatam değil.
No, Ussing claims he received the information anonymously.
Yok. Ussing belgelerin isimsiz yollandığında ısrarlı.
And Ussing claims that we've failed and misinformed Zeuthen.
Ussing de hükümeti Zeuthen'ı yanlış bilgilendirmekle ilgili suçlamaya devam ediyor.
PM Kamper and opposition leader Ussing locked horns in an election debate where the PM answered the opposition's criticism of the government, and in particular of Mogens Rank.
Başbakan Kamper'la muhalefet lideri Ussing bir seçim tartışmasında karşı karşıya geldiler. Başbakan hükümet, özellikle de Adalet Bakanı Mogens Rank hakkındaki eleştirileri yalanladı.
- It still seems to be about Ussing.
Her şey hâlâ Ussing'i işaret ediyor.
Ussing being a suspect has knocked out the opposition.
Seçimlere 3 gün var. Ussing ve Merkez Parti hesap vermek zorunda kalacak.
Maybe the perp conned you, and he's out to get Ussing.
Fidyeci sizi atlatıp Ussing'in peşine düşmüş olabilir.
No, Ussing showed up at HQ with his lawyer and is not a suspect.
Ussing değil. Avukatıyla birlikte polis merkezinde. Brix artık onun şüpheli olmadığını söyledi.
Apparently Ussing has an alibi for when the girl disappeared.
Belli ki Ussing olay anında başka bir yerde olduğunu kanıtlamış.
- We agreed to spare the family.
Ussing, bu konuyu açmayacağımızı sanıyordum.
Let Ussing dig his own grave.
Bırak kendi mezarını kazsın.
- Ussing I thought we were going to spare...
Ussing, bu konuyu açmayacağımızı sanıyordum- -