Vacate перевод на турецкий
415 параллельный перевод
You owe your lanlady 30 rubles and you refuse to vacate the premises.
Ev sahibesine 30 ruble borcunuz varmış ve evini boşaltmayı reddediyormuşsunuz.
- How soon can you vacate?
- Ne kadar sürede tahliye edersiniz? - Tahliye mi?
- Vacate?
Dokuz yıldan sonra mı?
"The tenants are hereby formally notified of the eviction... " granting them 20 days... " to vacate the premises located at... etc., etc.
"Böylelikle kiracılar resmen ihtar edilmiş olup kendilerine tanınan 20 gün içerisinde kiralanmış olan meskûnu boşaltmaları hususunda, vs. vs."
I want you all to vacate this suite by 8 : 00 tomorrow morning or I'll have the police put you out.
Sen ve bu serserilerin otelden yarın sekizde gitmesini istiyorum. Yoksa polisi çağırıp sizi attırırım.
" You have refused to vacate said property you are therefore, hereby commanded to immediately and forthwith vacate the real estate, buildings, outbuildings, and the premises, designated as Tract 3, 4, 9, 6, 4, 7,
" Mezkur varlıklarınızı boşaltmayı reddettiniz bu nedenle, derhal ve ivedilikle boşaltmakla yetkilendirildik. Gayrı menkulleri, binaları, ek binaları, arazileri ve 3, 4, 9, 6, 4, 7 olarak gösterilen parselleri boşaltacak ve aksi takdirde ceza hukuku kanunlarının geçerli olduğunu kabul etmiş olacaksınız.
This constant attention by the police... caused his landlady to ask him to vacate the premises.
Polisin böyle sürekli olarak onun üzerinde durması sonucunda... ev sahibesi odayı boşaltmasını istedi.
And I must warn you at the next town or village, I intend to ask you to vacate my car.
Ayrıca sizi uyarıyorum bundan sonraki ilk köy ya da kasabada, arabamı boşaltmanızı istiyorum.
You must vacate this house by noon!
Öğlende bu evi terk edeceksin!
You talk about being sensible, well, vacate your room and leave the hotel.
Madem ki duyarlı olmaktan bahsediyorsunuz, peki öyleyse, siz de duyarlı olun ve odanızını boşaltıp otelden ayrılın lütfen.
- I've been asked to vacate.
- Tahliye etmem istendi.
We will vacate at once until you can administer a metabolic reduction injection.
Metabolizma düşürücü bir ilaç bulana kadar çekileceğiz.
We will vacate at once.
Biz çekileceğiz.
But they have 15 minutes to vacate.
Ama boşaltmak için 15 dakikaları var.
Won't vacate his room either.
Odasını da boşaltmıyor.
You must vacate the house.
- Bakan'ın emri var. Evi boşaltmanız gerekiyor.
and vacate your mouth.
ve ağzındakini çıkart.
Vacate those premises immediately or face the consequences.
Binayı derhal boşaltın yoksa sonuçlarına katlanırsınız.
People waiting for the arrival of the Silver Streak... on track five are requested to vacate that area immediately.
Peron 5'te Silver Streak'in gelişini bekleyen kişilerin... bu alanı derhal boşaltmaları rica olunur.
Vacate the house within three days, or I'll inform the police of your activities.
Üç içinde evi boşaltacaksınız, aksi taktirde derdinizi polise anlatırsınız.
We have 30 days to vacate.
Tahliye için 30 günümüz var.
Father, I think you should get on your ass and vacate the premises.
Sanırım artık köyünüze dönseniz iyi olacak, peder.
You have one minute to vacate the building.
Binayı boşaltmak için bir dakikanız var.
So please vacate by tomorrow morning.
Yarın sabaha kadar boşaltmış ol.
All right, gentlemen, you've got 20 seconds to vacate the premises.
Toplantı bitti beyler. Binayı boşaltmak için 20 saniyeniz var.
Vacate this place.
boşaltın burayı.
- A final check, then vacate the premises.
Son bir kontrol, sonra mülkü tahliye edin. Pekala.
Vacate entry port, program.
Giriş portunu boşalt, program.
My advice to you is after this is done, vacate Miami.
Benden sana tavsiye bu iş biter bitmez, Miami'yi terk et.
I suppose you realize you must vacate your room by 10 o'clock.
Odanızı saat 10'dan önce terk etmeniz gerekmekte.
But we'd better have a look at HARP and come up with something pretty soon... or we will have to vacate this office.
Ama ya HARP konusunda çok yakında bir gelişme sağlayacağız... Ya da bu ofisi boşaltacağız..
Police raided Crossroads, the illegal township near Capetown, early this morning, after warning the squatters to vacate the area in the interest of public health.
Polis gecekondu sahiplerinin, halkın genel huzuru için bölgeyi boşaltmaları yönünde yaptığı uyarıların ardından, bu sabah Capetown yakınlarındaki yasadışı bir yerleşim bölgesi olan Capetown'a baskın yaptı.
The guy I'm waiting for to vacate... doctor.
Evi boşaltmasını beklediğim adam... - Doktor.
That'll be your signal to vacate the premises.
Orayı terketmen için sana vereceğimiz sinyal bu olacak.
Judge issued the order to vacate the house.
Mahkeme, evi tahliye etmeniz yönünde karar verdi.
We got to vacate the house.
Evi boşaltmamız gerekiyormuş.
Four more units to vacate, Jessie, and I'm a rich man.
Dört ünite daha, Jessie, ve ben zengin bir adamım.
All non-TGRI employees must now vacate the area.
Bütün TGRI çalışanı olmayanlar şimdi alanı boşaltsınlar.
In consequence, Marcel Marx is obligated to vacate the premises - by noon of February eighth...
Sonuç olarak, Marcel Marx 8 Şubat günü, öğlene kadar daireye zarar vermeden terk etmelidir.
I know that you will be able to vacate it.
Siz 70 milyona satarsınız!
However, we are very concerned by your refusal to vacate territories which are clearly Cardassian.
fakat açıkça Cardassianlara ait olan sınır boyundaki toprakları boşaltmayı reddetmeniz konusuyla oldukça ilgiliyiz.
Please vacate the museum, patrons.
Ziyaretçiler lütfen müzeyi boşaltsın.
And to vacate this position?
And to vacate this position?
All prison officers to vacate the wing.
Bütün gardiyanlar kanadi terk etsin,
All officers vacate the wing!
Bütün gardiyanlar kanadi terk etsin!
Our unofficial policy is evaluate medicate, vacate.
Gayri resmi politikamız, değerlendirmek ilaçla tedavi etmek, tahliye etmek.
Order a drink, play the tables, or vacate the premises!
İçki ısmarla, masalarda oyun oyna, ya da tesisimi terk et!
You were served with this eviction notice, but did not vacate the premises.
Evi tahliye etme uyarısı size sunuldu ama siz hala tahliye etmediniz.
I had to vacate the whole East wing.
Tüm doğu bölümünü boşaltmak zorunda kaldım.
If you vacate it then the full amount will be yours.
Tamam, orayı senin adına alacağız!
Please vacate the museum, patrons. Be calm. Wait a minute, this is the future.
Dur yahu, şimdi gelecekteyiz.