Vanderbilt перевод на турецкий
172 параллельный перевод
I thought the Harvard of the South was Vanderbilt.
Ben güneyin Harvard'ını Vanderbilt diye biliyordum.
You'll see the Goulds, the Astors, the Vanderbilts.
Gould'ları, Astor'ları, Vanderbilt'leri göreceksiniz.
Mr. Vanderbilt's carriage.
Bay Vanderbilt'in arabası.
" Dora Vanderbilt.
Dora Vanderbilt.
There's Daphne and there's Vanderbilt.
- Bu Daphne ve bu Vanderbilt.
- I wouldn't mind marrying a vanderbilt.
- Bir Vanderbilt'le evlenmek hoş olur.
I was Vanderbilt'44.
1944 Vanderbilt mezunuyum.
Okay, Vanderbilt'44.
Tamam, Vanderbilt'44.
There's always Vanderbilt'44.
Vanderbilt'44 hep hazır nasıl olsa.
All those months he was calling me Vanderbilt'44 and Frontal Lobe when I should've been punching him in the nose.
Onca ay bana Vanderbilt 1944 ve sivri zekalı derken suratının ortasına yumruğu geçirmeliydim.
Ain't every day you meet a Vanderbilt and a Rockefeller.
Ne zaman böylesine zengin birine rastlamak mümkün oluyor ki?
Eastern empire-builders made fortunes, the Morgans, Vanderbilts, Carnegies.
Morgan'lar, Vanderbilt'ler ve Carnegie'ler doğuda servet yapmışlardı.
George Vanderbilt's got a car on the New York Central, cost him $ 50,000!
George Vanderbilt2 in New York'taki arabası ona 50 000 dolara mal oldu!
Hell, luck is being a Vanderbilt or a Carnegie.
Şans, Vanderbilt ya da Carnegie ailesinde doğmak demektir.
She's in Vanderbilt Hospital recuperating.
Vanderbilt Hastanesi'nde iyileşiyor.
That's Vanderbilt Hospital, Nashville, Tennessee, 27322.
Vanderbilt Hastanesi Nashville, Tennessee, 27322.
Mr. Rockefeller, Mr. Vanderbilt, Mr. Du Pont, Mr. Carnegie.
Bay Rockefeller, Bay Vanderbilt, Bay Du Pont, Bay Carnegie.
"... you wouldn't have to spend all this time playing Emily Vanderbilt! "
"tüm bu zamanı Emily Vanderbilt ile oynaşarak ziyan etmek zorunda kalmazdın!"
Tracy Vanderbilt.
Tracy Vanderbilt.
Now I do know my job, Ms. Vanderbilt.
Bayan Vanderbilt, görevimi bilirim.
Ms. Vanderbilt!
Bayan Vanderbilt!
Ms. Vanderbilt, are you looking for something?
Bayan Vanderbilt, kimi arıyorsunuz?
Oon't tell me my job, Ms. Vanderbilt.
Bana ne yapmam gerektiğini anlatmayın!
He works for Cornelius Vanderbilt.
Adam Cornelius Vanderbilt için çalışıyor.
In the flurry of excitement following his acquittal Walker received an invitation from that famous captain of industry Cornelius Vanderbilt considered by some to be the richest and most powerful man in the world.
Davada beraat edişinin yarattığı coşkulu rüzgâr nedeniyle Walker, sanayinin ünlü lideri, bazılarının dünyanın en güçlü adamı olduğunu söylediği Cornelius Vanderbilt'ten bir davet aldı.
Commodore Cornelius Vanderbilt, may I present Colonel William Walker?
Amiral Vanderbilt, Albay William Walker.
Mr. Vanderbilt, I came down here on your invitation.
Bay Vanderbilt, buraya davetiniz üzerine geldim.
He accepted Vanderbilt's proposal and set sail for Nicaragua.
Vanderbilt'in teklifini kabul etti ve Nikaragua'ya yelken açtı.
Try to pay attention to the matter at hand. - Vanderbilt's plans are with Nicaragua...
Şimdilik önümüzdeki soruna ilgi göstermeliyiz.
"Climb on board Commodore Vanderbilt's steamships and come on down and see us."
- Elbette var. Amiral Vanderbilt'in buharlı gemilerine binip, buraya bizi görmeye gelin.
The truth is, President Walker that Cornelius Vanderbilt is taking advantage of you.
Gerçek şu ki, Amiral Vanderbilt sizden yararlanıyor.
But to do this, you must revoke Vanderbilt's license and grant our company one instead. On most favorable terms, of course.
Ama bunu yapmak için, Vanderbilt'in iznini yürürlükten kaldırıp bize vermeniz gerek.
You're telling me that Vanderbilt has not been paying me what he owes me?
- Yani Vanderbilt bana borcunu ödemediğini mi söylüyorsunuz?
But we mustn't forget that without Cornelius Vanderbilt we wouldn't be here today.
- Kesinlikle. Ama Vanderbilt olmasa, bugün burada olamayacağımızı unutmamalıyız.
I hardly think gentlemen that Commodore Vanderbilt is responsible for my great...
Bana kalırsa baylar,.. ... Amiral Vanderbilt savaş alanında kazandığımız büyük zaferlerden sorumlu değil.
Our great victories notwithstanding, William we are utterly dependent upon Cornelius Vanderbilt.
Büyük zaferimiz dayanıksız değil William. Vanderbilt'e bütünüyle bağımlıyız.
I will not be betrayed by a man as vulgar and insidious as Cornelius Vanderbilt.
Vanderbilt gibi basit ve sinsi bir adam tarafından kötüye kullanılmayacağım.
Nobody fucks with Vanderbilt!
Kimse Vanderbilt'le aşık atamaz!
We are both sure, Commodore Vanderbilt that we can reach some sort of accommodation.
İkimiz de bir tür uzlaşmaya varacağımızdan emindik.
One thing he didn't ken, it's Vanderbilt that's running the show.
Ama işleri Vanderbilt'in yönettiğini anlamıyor.
Vanderbilt has diverted his steamships to Panama cut off our supplies!
Vanderbilt buharlı gemilerini Panama'ya çevirdi ve erzak hattımızı kesti.
# The Vanderbilts are waiting at the club
# Vanderbilt'ler bekliyor kulüpte
"Gloria Vanderbilt Collection."
"Gloria Vanderbilt Kolleksiyonu."
Hardworking designers like Calvin Klein, Gloria Vanderbilt or Antoine Bugle Boy?
Calvin Klein, Gloria Vanderblit ya da Antonie Bugle Boy gibi çalışkan tasarımcılar?
It's Gloria Vanderbilt out for revenge.
Hayır! Gloria Vanderblit intikam için geldi.
I went to Vanderbilt.
Vanderbilt " e gittim.
That's from Amy Vanderbilt's Complete Book of Etiquette.
Bu Amy Vanderbilt'in görgü kuralları kitabındandı.
His friends were the New York elite : John Jacob Astor William K. Vanderbilt and the writer Mark Twain.
Arkadaşları New York sosyetesiydi : John Jacob Astor, William K. Vanderbilt ve yazar Mark Twain.
My brother's in the top three at Yale Law, and he just got engaged to a Vanderbilt!
Ağabeyim Yale Hukuk Fakültesinde ilk üçte ve bir Vanderbilt ile nişanlı!
Just because I'm not a Vanderbilt, I'm white trash?
Vanderbilt değilim diye süprüntü müyüm yani?
Most people would agree that's a lot better than some stinky old Vanderbilt.
Çoğu bunun Vanderbilt olmaktan daha iyi olduğunu düşünür.