We're not together перевод на турецкий
1,050 параллельный перевод
We're always together. We're always... if we're not together, we always speak on the phone.
Adım Angie Xtravaganza, Xtravaganza Evi'nin anasıyım.
Mum, stop your acting if not you'll constantly drop clangers... The important thing is, we're together
Anne sinemayı bırak... yoksa sürekli pot kıracaksın... önemli olan da birlikteliğimiz.
So that's why we're not together anymore.
Demek bu yüzden artık beraber değiliz.
- We're not together anymore.
- Artık birlikte değiliz.
- We're not getting back together.
- Tekrar birlikte olamayız.
We're not working together and I'm not nuts.
Birlikte çalışmıyoruz, ve ben kafayı yemedim.
What she means is we're not together.
Ne demek istiyorsunuz.
We might have come here together, but we're not an item.
Biz, buraya bir gelmiş olabiliriz ama biz birlikte değiliz.
But I think as long as we're not alone together- -
Ama baş başa kalmadığımız sürece...
We're not all together.
- Biz birlikte değiliz.
We could go together. That is, if you're not doing anything.
Birlikte gidebiliriz, eğer, bir işin yoksa.
It's not the end I would've chosen, beloved but if we must die, I am glad we're together.
Benim seçtiğim son böyle değildi, sevgilim ama ölmemiz gerekiyorsa, birlikte olmamızdan memnunum.
No, I was just saying we're not sitting together.
Hayır, aslında birlikte oturmadığımızı söyleyecektim.
We're not gonna be able to get together.
Cumartesi görüşemeyeceğiz.
We're not going to be together like this for a long time, and I was just getting used to this.
Uzun bir süre bu şekilde birlikte olamayacağız, ve ben buna yeni alışıyordum.
- We're all working together. - I'm not.
- Beraber çalışıyoruz.
Excuse me. We're not together.
Afedersiniz, beraber değiliz.
James, do you think about me when we're not together?
James, birlikte değilken beni düşünüyor musun?
We're not married, we work together.
Evli değiliz, meslektaşız.
This is The Mark and Oliver Show where our motto is, "Together, we're still not as fat as Rush Limbaugh."
Mark ve Oliver Şov'u dinliyorsunuz ve sloganımız "Hala Rush Limbaugh ( * ) kadar şişko değiliz."
If the Defiant locks on to my signal and we're not together...
Fakat biz birlikte değilken Defiant benim yardım çağrıma kilitlenirse...
Probably another good reason why we're not supposed to spend much time together.
Beraber fazla zaman geçirmememiz için başka bir iyi sebep daha.
We're not officially back together.
Resmi olarak biraraya gelmedik.
Maybe it's not a date in the sense that we're on our way to sleeping together, Which would really be a preposterous idea,
Tamam, belki yatmıyoruz ama o da epey abes olur zaten.
We're not hanging on by a thread. Look, by being together - us - unity. If all the first wives of the world got together...
Haysiyetini ve güvenini savunan bizler, onlara günlerini göstereceğiz.
Even though we're not together now, you still have both of us.
Baban ve ben seni ölesiye seviyoruz.
We're not quite together yet.
Çok fazla bir arada olamadık.
- When we're not together... ... everything shuts down.
Her şey duruyor.
I can't believe we're not gonna spend the rest of our lives together.
Hayatımızın geri kalanını beraber geçirmeyeceğimize inanamıyorum.
How do you know we're not together?
Bizim birlikte olmadığımızı nasıl anladın?
Well, my friend, I think you better pull yourself together... and if you're not home when we get back, you'll be in big trouble!
Bak dostum, en iyisi kendine çeki düzen ver ve döndüğümde evde ol yoksa başın büyük belâya girecek!
We're actually not together anymore.
Aslında artık beraber değiliz.
We're not together.
Birlikte değiliz.
It's of the utmost importance that we're not seen together in public... over these next few days.
Önümüzdeki birkaç gün, ikimizin halk arasında beraber görülmemesi hayati derecede önem taşıyor.
- We're not meant to be together.
- Birlikteliğimiz mümkün değil.
Alright. What do you do when we're not together?
- Neler yaparsın... ikimiz beraber değilken?
You can't keep pretending we're not sleeping together.
Birlikte yatmıyormuşuz gibi davranamaya devam edemezsin.
We're not together anymore.
Artık birlikte değiliz.
We've slept together what ten, fifteen times. It's not like we're having a relationship.
Bir kaç defa beraber yattık ve derin aramız yok.
We all went through hell together, and whether you realize it or not we're all damn lucky to be alive.
Birlikte çok büyük şeyler atlattık ve farkında olmasanız da hâlâ hayatta olduğumuz için çok şanslıyız.
You're not working now, and we have a great time together.
Şu an senin işin yok ve birlikte harika vakit geçiriyoruz.
But if we're not together, we don't have a chance.
Ama birlikte olmazsak hiç şansımız yok.
And don't think this means we're still together kid, cause we're not...
Ve beraber olduğumuzu sanma, çünkü beraber değiliz, çocuk.
So why not enjoy what little we're allowed together?
Öyleyse neden küçük zevklerle kendimizi eğlendirmiyoruz?
You know we're not getting together, right?
İkimiz birlikte olmayacağız ki.
We're not playing together, but then again, we're not playing against each other either.
Birlikte oynayamıyorduk ama birbirimizin üzerine de oynamıyorduk.
When we're together, whether or not I show it... I just can't wait to hear the next words out of your mouth.
Birlikte olduğumuzda gösterip göstermediğimi bilemiyorum,... ve ne cevap vereceğini sabırsızlıkla bekliyorum.
We're not together like that.
İlişkimiz öyle bir şey değil.
I mean, just because we're not together anymore does not change my feelings for you, Dawson.
Birlikte olmamamız sana karşı hislerimi değiştirmez Dawson
We should get together, not just say we're going to... but really do it.
Beraber olmalıyız, ama söylemekle kalmayıp bunu gerçekten yapmalıyız.
Do you think it means something if Big and I are sleeping together... but we're not sleeping together?
Sence bunun anlamı Bay Büyük ve ben birlikte uyuyoruz ama aslında beraber uyumuyoruz demek mi?
we're not together anymore 25
we're not friends anymore 25
we're not gonna make it 79
we're not married 104
we're not ready 48
we're not lost 34
we're not sure 186
we're not going 77
we're not friends 137
we're not dating 51
we're not friends anymore 25
we're not gonna make it 79
we're not married 104
we're not ready 48
we're not lost 34
we're not sure 186
we're not going 77
we're not friends 137
we're not dating 51