What's happened to us перевод на турецкий
239 параллельный перевод
What's happened to us?
Bize ne oldu böyle?
What's happened to us?
Bize ne oldu?
What's happened to us?
Ne oldu?
- Try to tell us what happened.
- Bize ne olduğunu anlatmaya çalış.
What's happened to us and our marriage?
Bize ve evliliğimize ne oldu?
I must find strength to write before it's too late. And as I write, it became clear that what happened to us... had its own reason beyond our poor understanding.
Çok geç olmadan önce yazacak gücü kendimde bulmalıyım ve belki yazdıkça, bize olanlarının asıl nedeninin, birbirimizi anlayamayışımızdan kaynaklandığını görebilirim.
He's persuaded the Nip to guide us to the cave, but remember what happened
Japon'u mağaraya götürmesi için razı etmiş.
"But since Peter's already told you what has happened to us... I feel I must add something by way of explaining Peter's side of the case."
"ama Peter aramızda olan biteni sana anlattığı için... olayın Peter tarafına ait kısmına ekleyeceğim bazı şeylerin olduğunu hissediyorum"
What's happened to us is like war... easy to start, hard to stop.
Başımıza gelenler bir savaş gibi başlaması kolay, durdurması zor.
What's happened to us?
Bize ne hâl oldu böyle?
I know we saw the old man, I know we took him to the doc's... and I know the doc sent us out to see if we could find out what happened.
Yaşlı adamı gördüğümüzü biliyorum, onu doktora götürdüğümüzü biliyorum... Ve doktorun bizi neler olduğunu öğrenebilir miyiz diye gönderdiğini biliyorum.
What's happened to us?
Ne oldu bize?
It just happens to be what's happened to us.
Bize ne olduysa öylece olabilir.
Believe me, it's nothing to what would have happened if they'd caught us.
İnan bana, bizi yakalasalardı olacakların yanında bu hiç kalır.
_ What's happened to all of us?
- Bize neler oldu böyle?
Tell us, what happened to you?
Anlatın bakalım, başınıza neler geldi, bay sır küpü?
Maybe that's what happened to us.
Belki bize olan budur.
You have to tell us what happened, Aurelan, to you and the others.
Ne olduğunu anlatmalısın, Aurelan, sana ve diğerlerine olanı.
It will give us an account of what's happened to Mr Scott in the last day.
Böylece Bay Scott'un son günde ne yaptığını görebiliriz.
I'll do anything you ask to make up for what's happened to us.
Olanları telafi etmek için ne dersen yaparım.
There's more search for awareness with black people... as to where we are and what has happened to us... and what we're going to do with it.
Βiz zencilerde, nerede οlduğumuz, bize neler οlduğu... νe bununla ilgili ne yapacağιmιz kοnusunda... daha fazla bilinçlenme arayιşι νar.
Look what's happened to us.
Bak bize ne oldu.
You have to tell us what happened.
Neler olduğunu bize mutlaka anlatmalısın.
None of us know who he is, what happened to him, or what he's done.
Onun kim olduğunu, ona ne olduğunu ve ne yaptığını bilmiyorum.
You know, it's not gonna take'em long to figure out what happened to us!
Ne yaptığımızı anlamaları fazla uzun sürmez.
Take a good look at what's happened to us.
Bize neler olduğuna iyice bak.
Whoever hit us must have radioed, so by this time, Norfolk has to know what's happened.
Bize kim çarpmışsa telsizle bildirmiş olmalı, Bu zamana kadar, Norfolk Neler olduğunu öğrenmiştir.
Then you mean that's what happened to us?
Sizce bize böyle mi oldu?
listen, I'll call all three cars out after that boy and I wouldn't be surprised if he could tell us what happened to rosy keilman and frank's kid, too sheriff russell... sheriff what the dickens is this?
Bakın tüm araçları peşine takacağım. Eğer Rosy, Kellman ve Frank'in kızına neler olduğunu açıklarsa hiç şaşırmam. Şerif Russell...
What's happened to us is just... is just natural, feelings... change.
Duygular... değişir.
So, of course nobody's going to sell her a spare tire... after what we just told them happened to us.
Tabii kimse ona bir stepne satmak istemiyor... onlara başlarına gelecekleri açıkladıktan sonra.
I'm sorry about what happened... but I know it's wrong for us to be together... even though I love you.
Böyle olduğu için çok üzgünüm. Fakat biz, birbirimize göre değiliz. Seni sevmeme rağmen.
And yet, in a way, it's just what has happened to us.
Ama bir şekilde başımıza gelen buydu.
Can you tell us what happened to its navigational deflector?
Yön Bulma saptırıcısına ne oldu söyleyebilir misin bize?
That's what happened to us.
Bize de aynısı oldu.
You have to tell us what happened! One month, that's all.
Ne olduğunu anlatmalısın!
What's happened to us all?
Hepimize ne oldu böyle?
Mr. Toomy, are you aware of what has happened to us?
Mr. Toomy, başımıza ne geldiğinin farkında mısın?
Won't you tell us what happened to Rama and the princess?
Rama'yla prensese ne olduğunu anlatamaz mısın bize?
I wonder if there's anybody left to tell us what happened.
Neler olduğunu anlatacak birinin olup olmadığını merak ediyorum.
She's the only one who might be able to tell us what happened.
O bize ne olduğunu söyleyebilecek tek kişi.
When I think back to the 26th of May, 1989 now, it's impossible to explain exactly what happened to either of us.
26 Mayıs 1989'u şimdi, tekrar düşündüğümde ikimize birden tam olarak ne olduğunu açıklamam imkansız.
Well, think about what's happened to us here on Voyager
Peki ala, burada, Voyager'da olanlar hakkında bir düşün.
I can't figure out how he's managed to take all this away from me and leave me so empty. Marty, perhaps you should go back to the beginning... and tell us exactly what's happened.
Marty, belki de en başa dönüp... bize ne olduğunu tam olarak anlatmalısın.
- Homer? - Do you think it's not obvious to us what's happened to you?
Sana olanları bize yeterince açıklamadığını düşünmüyor musun?
He's going to tell us what happened.
Bize olanları anlatacak.
What's happened to us, John?
Bize ne oldu, John?
Excuse me for thinking back and looking forward. I'm just trying to make sense of what's happened to us.
Geçmişi düşünüp, ileriye baktığım için kusura bakma ama bize ne olduğuna mantıklı bir açıklama bulmaya çalışıyorum.
While what happened to us is open to interpretation there's no disputing that the island embodies the turmoil of a girl who didn't know what the future held...
Adadayken yaşadıklarımız yoruma açıktır. Geleceğin ona ve sevdiği çocuğa ne getireceğini bilmeyen kızın telaşını,...
Tell us what's happened to us.
Bize ne olduğunu söyle.
- That's right, trapped where no one can hear us and no one will ever know what's happened to you.
- Aynen öyle, kimsenin bizi duyamayacağı ve kimsenin sana ne olduğunu bilemeyeceği bir yerde kapana kısıldık.
what's happened 1050
what's happened to me 28
what's happened here 34
what's happened to him 32
what's happened to her 23
what's happened to you 156
to us 492
what's up 12096
what's your name 4643
what's the 204
what's happened to me 28
what's happened here 34
what's happened to him 32
what's happened to her 23
what's happened to you 156
to us 492
what's up 12096
what's your name 4643
what's the 204
what's the matter 6346
what's going on 16788
what's wrong 10695
what's this 5587
what's that 9620
what's up man 17
what's wrong with you 2123
what's your address 58
what's the matter with you 1332
what's up with you 341
what's going on 16788
what's wrong 10695
what's this 5587
what's that 9620
what's up man 17
what's wrong with you 2123
what's your address 58
what's the matter with you 1332
what's up with you 341