What do you think now перевод на турецкий
732 параллельный перевод
what do you think now?
şimdi ne düşünüyorsun?
And what do you think now, Peter?
Ya şimdi ne düşünüyorsun, Peter?
What do you think Ms. Tae is looking at right now?
Tae Yang neye bakıyor acaba?
What do you think that you're doing right now?
Ne yapıyorsun sen?
Now, what do you think?
Şimdi, ne düşünüyorsun?
What do you think of his honour, now?
Şimdi onun onuru konusunda ne düşünüyorsun?
Gentlemen, what do you think of your freedom now?
Beyler, özgürlüğünüz için, şimdi ne düşünüyorsunuz?
Now, what on earth do you think he can do?
Ne yapacağını sanıyorsun?
Pray, what do you think of her now, Mr. Darcy?
Onun hakkında ne düşünüyorsunuz, Bay Darcy?
Now what did you think I was trying to do, kill you?
Ne yapmaya çalıştığımı düşünüyordun? Seni öldürmeyi mi?
Now what do you think, Miss Susie Suspicious?
Şimdi ne düşünüyorsun Bayan Şüpheci?
What do you think he'll do now?
Şimdi ne yapacak, sence?
What do you think is going to happen now?
Şimdi ne olacağını düşünüyorsun?
What do you think you'll do now?
Şimdi ne yapmayı düşünüyorsun?
- Now what do you think of it?
- Buna ne dersiniz?
What do you think will happen now?
Şimdi ne olacak peki?
- What do you think of me now?
Benim hakkımda şimdi ne düşünüyorsun?
What do you think you want now?
Şu anda ne istiyorsun sence?
And what do you think these boys think now of our New York hospitality?
New York misafirperverliğimiz hakkında şimdi ne düşünecekler?
- What do you think of that now?
- Bu işe ne diyeceksin?
Quiet, now! What do you think you're doin'?
Ne yaptığını sanıyorsun?
Now, now, what do you think of this?
Bunun hakkında ne düşünüyorsun?
Now, what would you think they gonna do, invite them for supper? May I see a moment? Please.
Ne yapacaklarını sanıyorsun onları yemeğe cağır bir dakika görebilirmiyim
Well, now that you have had an opportunity to examine it closely... what do you think of our Atlantic wall?
- Mareşalim. Evet, Atlantik duvarını enine boyuna inceledin, gördün. Sence şansımız nedir?
And now, what do you think?
Ya şimdi, ne düşünüyorsun?
Now what do you think of him?
Onun hakkında şimdi ne düşünüyorsun?
Well, we can tell him what the situation is now, but I think you'd better let me do it.
Durumu artık ona açıklayabiliriz... ama bunu bana bıraksanız iyi olur.
What do you think I'm doing now?
Sence ben ne yapıyorum?
- What do you think of your boy now? - I don't know.
- Onun hakkında ne düşünüyorsun?
What do you think of the crew now?
Mürettebat hakkında şimdi ne düşünüyorsun?
Now, tell me - if I really had something to hide... what do you think it would be?
Şimdi söyle bakalım... eğer gerçekten saklamam gereken birşey varsa... sence bu ne olabilir?
Now, what kind of a heel do you think I am?
Beni nasıl bir hilekar sanıyorsun?
- Now, what do you think?
- Ne düşünüyorsun?
What makes you think I do now?
Şu an inandığımı nereden çıkardın?
I want you to go in your bedroom now and read... because I have to think about what to do.
Odana gidip kitap okumanı istiyorum çünkü ne yapacağımı düşünmem gerek.
Now, Colonel, this letter, what do you think it represents?
Şimdi Albay bu mektup, sizce neyi temsil ediyor?
What do you think we should do now?
Ne yapmamız gerektiğini düşünüyorsun?
Well, what do you think you'll do now?
Şey, şimdi ne yapmayı düşünüyorsun?
Now what do you think of Mr. Bliss?
Şimdi Bay blis hakkında ne düşünüyorsun?
Now what do you think will happen?
Şimdi ne olacak dersin?
Now is no time to think of what you do not have.
Şimdi bunları düşünmenin zamanı değil.
What do you think they're doing now?
Sence ne yapıyorlardır şimdi?
Now what do you think of my invention, Fred?
Şimdi buluşum hakkında ne düşünüyorsun, Fred?
- What do you think of my apple now?
Peki, şimdi elmam için ne düşünüyorsun?
What do you think of your little victims of social oppression now?
Senin küçük sosyal baskı kurbanları hakkında artık ne düşünüyorsun?
Now what do you think of this?
Ne vergisi ya!
Now what do you think you'll do?
- Şimdi, ne yapmayı düşünüyorsun?
Now just what do you think you're doing?
Sen ne yaptığını sanıyorsun?
Now what do you think, boy?
Şimdi ne düşünüyorsun evlat?
Now what do you think of that?
Bu konuda ne düşünüyorsun?
Well, Mother, what do you think of it now?
Evet, anne, şimdi ne düşünüyorsun?