Where's the money перевод на турецкий
1,398 параллельный перевод
Stick to jokes, that's where the money is.
Yerinde olsam esprilere devam ederdim. Para orada.
Now, where's the money?
Şimdi para nerede?
That's where all the money is.
Para orada.
So is the spot on the counter Where the money's supposed to be.
Orada durmasının sebebi para ödenecek yeri göstermesidir.
- Where's the money?
- Para nerede? !
Where's the money? I
Para nerede?
- Where the hell's the money?
- Nerede bu para!
Where's the money?
Para nerede?
Where's the money from?
Para nereden geliyor?
I'm here in the Yorkshire village of Knapely, where the Women's Institute have not only been raising money, but raising eyebrows by stripping for a charity calendar.
Knapely'nin Yorkshire ilçesinde Kadınlar Enstitüsü yalnızca para toplamıyor aynı zamanda yardım takvimi için kaşlarını da biriktiriyorlar.
- Where's the money we're using on this trip coming from?
- Kullandığımız paranın nereden geldiğini sanıyorsun?
Where's the money, Sel?
Para nerede, Sel?
For 25 years the money's been taken out, but where are the houses?
25 yıldır para çekiliyor, evler nerede?
It's my money, so maybe I should be asking you where the money is.
Para benim, bu yüzden belki de paranın nerede olduğunu benim sormam gerekiyor.
Where's the money guy, man?
Bill, para babası nerede?
- Where's the money?
- Para nerde?
Show us where the money's at.
Para nerede göster.
That's where the money goes.
Para oraya gidiyor.
Where's the money coming from?
Bu para nereden geliyor?
Where's the money?
Bunu biliyordur. Hem para nerede?
Petty Officer Martinez surprised him with a knife, ransacked the safe, and forced Lieutenant Schilz to carry the money to a Tomcat where he murdered Lieutenant Schilz, stuffed him in a pod, and left with the money.
Astsubay Martinez bıçakla gelip onu şaşırtmış, kasayı açtırıp Yüzbaşı Schilz'e parayı taşıtmış. Orada da Yüzbaşı Schilz'i öldürüp yük deposuna koymuş ve parayla kaçmış.
'No, but it's all, " Where's the money?
Ama o sürekli " Para nerede?
For him to get to the point Where he'd actually steal our money...
Asıl can alıcı nokta bizim paramızı çalmış olması.
- Where's the money?
- Para nerede?
- Same type of place as last time. - That's gotta be where the money train's pulling in.
Para treni kesinlikle buraya gelecek.
Where's the damn money?
Lanet para nerede?
That's the guy he was in jail with and told him where the money was hidden.
- Hani öbürünün hapisten arkadaşı. Parayı sakladığı yeri söylemişti ya.
She actually called the UN to see if the money went where it's supposed to go.
Cheryl, Birleşmiş Milletleri arayarak paranın doğru yere gidip gitmediğini sormuştu.
14- - THAT'S WHERE THE MONEY IS!
14- - İşte doğrusu bu!
And we'II make sure they do... ... because that's where the money comes from.
Ve kullandıklarından emin olacağız çünkü para bundan geliyor.
- Where's the money? - Oh.
Para nerede?
That's where they keep all the money?
Bütün parayı orada mı saklıyorlar?
Hey, come on, kid, that's where the money is, baby.
Hey, yapma, evlat, esas para orada, bebek.
That's where the money's to be made.
Orada iyi para kazanılır.
the desire part containing passion, like lust for money or carnal lust - the provocative part where all the great emotions such as hate reside.
Arzu kısmı tutkuyu içerir para hırsı ya da dünyevi hırslar gibi. Kışkırtıcı kısımda nefret gibi büyük duygular bulunur.
Everything's cool, I get the money, tell him where Florence is.
Her şey yolunda giderse parayı alıp ona Florence'ın yerini söyleyeceğim.
Now, where's the money?
Şimdi, para nerede?
Where's the goddamn fucking money?
Kahrolası para nerede?
Where's the fucking money?
Kahrolası para nerede?
- Where's the fucking money?
- Kahrolası para nerede?
It's a stickup! Where's the money?
Para nerede?
Where's the money?
Neye bakıyorsun? Ben ciddiyim!
Where's the money?
- Para nerede? - İşte burada.
So where's the money?
O zaman para nerede?
The commission on money-laundering showed how the dirty money from drugs and corruption left Argentina via dummy companies located mainly in Uruguay, where they were managed, toward relay-banks in the U.S. Or in Switzerland.
Kara para komisyonu, uyuşturucudan ve yolsuzluktan kazanılan kara paranın, Uruguay merkezli paravan şirketlerce yönetilip nasıl Arjantin'den çıktığını, ve ABD'deki veya İsviçre'deki aracı bankalara gittiğini gösteriyordu.
Where's the money they stole?
Çaldıkları para nerede?
Where customers stuff money in the dancers'G-string.
Dans eden kızların, külotlarına para sıkıştırılan barlardandı.
. Where's the money? .
Para nerede diyorum sana!
Where's the fuckin'money?
Lanet para nerede?
Now where's the fuckin'money?
Lanet para nerede?
Anyway, if you don't mind me asking, where's the money coming from to pay for me?
Margaret? Margaret?
where's the food 36
where's the party 30
where's the beef 28
where's the dog 25
where's the fun in that 85
where's the boy 85
where's the 130
where's the bathroom 87
where's the key 78
where's the love 28
where's the party 30
where's the beef 28
where's the dog 25
where's the fun in that 85
where's the boy 85
where's the 130
where's the bathroom 87
where's the key 78
where's the love 28