Yob перевод на турецкий
37 параллельный перевод
Come here and eat, you little yob...
İşte yemeğin hazır...
I know, I did act like a yob.
Yoo. Ama çok kaba davrandığımı biliyorum.
I'm working with a real yob-out.
Dürzünün tekiyle çalışıyorum.
I'm a yob from West Cork.
West Cork'tan gelme kara cahilin tekiyim.
You pretend to be a yob for a bit of street cred?
Sokak çetesinde serseri olmalarını engellemeniz gerek.
One of those women - if you like football, you must be a yob.
Futbolu seviyorsan serserisindir diyenlerden.
"Iron Knickers" Hughes ending up with a yob.
"'Demir külot " Hughes bir serseriyle son buluyor.
He's not a yob and I'm not ending up with him.
O serseri değil ve ben onunla sonlandırmıyorum.
What a yob!
Ahlaksız işte!
Get off me, Heywood, you yob.
Bırak beni, Heywood. Pis herif.
- Some yob.
- Ayının teki.
- In my books, you're just a yob wheezing into a mouth harp.
- Kitaplarımda, Sen sadece harp üstüne işeyen birisin.
And I'd follow two yob nurses from the Stasi?
Stasi'den gelen iki hödük hemşirenin peşinden mi geleceğim?
Oh, Yob Shiggurath.
Oh, Yob Shiggurath.
Worse even than that thick yob of a friend of yours.
Kalın kafalı, serseri arkadaşından bile kötüsün.
Critics of the government have raised new concern over yob culture after teenagers that attacked Cambridge politics student Sandy Mardell were released from Belmarsh prison before Mardell had left hospital having had several months of corrective facial surgery.
Maganda kültürü ile ilgili yeni endişeleri içeren hükümet eleştirileri artıyor Cambridge Siyasal öğrencisi Sandy Mardell'e saldıran gençler Mardell hastaneden çıkmadan Belmarsh hapishanesinden serbest bırakıldılar Mardell birkaç aydır düzeltici yüz ameliyatı geçiriyor.
I'm going to transfer to the public school and become a yob
Devlet okuluna yazılıp bir maganda olacağım.
Why do you want to become a yob?
Neden maganda olmak istiyorsun?
Because of yob I guess.
Magandalar için sanırım.
I want to transfer to the public school and become a yob.
Devlet okuluna kaydolup bir maganda olmak istiyorum.
I am a yob!
Ben magandayım!
Like that, Hiroshi has become a yob gratifyingly.
Böylece Hiroshi serseriler dünyasına adım atmış oldu.
- Thanks. You're not a yob.
Sen maganda falan değilsin.
I'm not a yob, just a normal person.
Değilim, sıradan normal biriyim.
For this stuff, you need to be yob.
Bunun için biraz hödük olman lazım. Bira içmem ben, unuttun mu?
You're like a clever yob.
Tıpkı, çok bilmiş bir hödük gibisin.
Like I'm gonna do anything with that yob?
Hadi be! Bu hödükle birlikte mi çalışacağım?
So, you don't just drift this car around like a yob in a car park, you slide and you're still moving.
Pistteki bir serseri gibi kaydıramazsınız, kaydıgınız halde yine hareket ediyorsunuz.
- Teppo. - Gum'yob. TQM...
- Teppo.
".. ffup pu, toohs pu. "
Revişiş, yob ta.
" Worg pu, ffup pu, toohs pu,
Üyüb. Revişiş, yob ta.
Toohs pu, gnirps pu, wolb pu...
Üyüb. Revişiş, yob ta.
Did she find another'yob'?
- Başka bir iş buldu mu?
What a yob.
Hödüğe bak.
The car of the angry yob.
Kızgın arabanın arabası.
We got a DOA in Griffith Park.
Griffith Park'ta YÖB var.
Is the DOA dead?
YÖB ölü demek mi?