You know what i'm talking about перевод на турецкий
1,937 параллельный перевод
You act like you don't know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi anlamamış gibisin.
- I don't know what you're talking about.
- Neyden bahsettiğinizi anlayamadım.
{ \ Come on, } You know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi biliyorsun.
- You know what I'm talking about.
- Neden bahsettiğimi biliyorsun.
Well, you know what I'm talking about, right?
Peki, ne bahsettiğimi biliyorsun değil mi?
Are you surprised to find yourself talking about what a burden he is? You know what I think?
Babanın sana nasıl bir yük olduğu konusunda konuştuğuna şaşırdın mı?
You know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi biliyor musun?
Oh, you know perfectly well what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsun!
Come on, Calleigh, you know exactly what I'm talking about.
Yapma Calleigh. Ne dediğimi çok iyi biliyorsun.
You know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi biliyorsun.
Ow! You know damn well what I'm talking about!
Neden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsun!
Don't act like you don't know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi bilmiyormuşsun gibi davranma.
That is not what I'm talking about, and you know it.
- Onu kastetmiyorum, sen de biliyorsun.
You know what I'm talking about.
Neyi kastettiğimi biliyorsun.
I don't know what you're talking about.
Benim suç ortağım yok.
I'm sorry. I don't know what you're talking about.
Üzgünüm ama neden bahsettiğini bilmiyorum.
Then you should know what I'm talking about.
Öyleyse neden bahsettiğimi anlamışsındır.
No, you know exactly what I'm talking about.
- Neden bahsettiğimi iyi biliyorsun.
You know what I'm talking about.
Beni gayet iyi anladınız.
I'm sorry, I don't know what you're talking about.
Üzgünüm, neden bahsettiğini anlamıyorum.
You know what I'm talking about
Siz anladınız onu!
You know exactly what I'm talking about, right?
Neyden bahsettiğimi çok iyi biliyorsun değil mi?
Noel Winters, I'm arresting you on suspicion of murder... I don't know what you're talking about!
Noel Winters, seni cinayet şüphelisi olarak tutukluyorum... Neyden bahsettiğinizi bilmiyorum!
You know what I'm talking about.
Söylemeye çalıştığım şeyi anlıyorsun değil mi?
I don't know what you're talking about.
- Neden bahsediyorsun hiç anlamadım.
I don't know what you're talking about!
Dediklerinden bir şey anladıysam ne olayım!
Yeah? Well, then you know what I'm talking about.
O zaman beni anlıyorsundur, değil mi?
You know what I'm talking about.
Neyden bahsettiğimi biliyorsun.
You know what I'm talking about!
Ne dediğimi biliyorsun!
I'm afraid I don't know what you're talking about.
Korkarım neden bahsettiğini bilmiyorum.
You know what I'm talking about?
Neden bahsettiğimi anlıyor musunuz?
You know damn well what i'm talking about.
Neden bahsettiğimi biliyorsun.
- I do not know what you are talking about.
- Ne dediğini anlamadım.
I don't know what you're talking about.
Dediklerinizden bir şey anlamadım.
You know what I'm talking about, don't you?
Fidye parasını vermeye. Neden bahsettiğimi biliyorsunuz, değil mi?
All kinds of people asking you all kinds of questions- - but I have a funny feeling that you know exactly what I'm talking about.
Her tür insan her tür soru sormuştur ama tam olarak neden bahsettiğimi bildiğini düşünüyorum.
Am I supposed to know what you're talking about?
Ne söylediğini anlamam mı gerekiyor?
You know that's not what I'm talking about.
Bahsettiğimin bu olmadığını biliyorsun.
I don't know what you're talking about.
Neden bahsettiğinizi anlamadım.
You know exactly what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi gayet iyi biliyorsunuz.
You know exactly what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi çok iyi biliyorsunuz.
- I don't know what you're talking about.
- Neden bahsettiğini anlayamadım.
I think I know what you're talking about.
Sanırım ne demek istediğini anlıyorum.
Oh, I hope you know what you're talking about.
Neden bahsettiğini biliyorsundur umarım.
I don't know what either of you are talking about.
İkinizin de neden bahsettiğini anlamadım.
- You know what I'm talking about.
Ne demek istediğimi anladın.
Wait until you have your own grandchildren. You'll know what I'm talking about.
Bir gün dede olursan nasıl bir his olduğunu anlarsın.
Because I didn't vote for you. I know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi biliyorum.
Company, you know what I'm talking about?
Şirket. Ne dediğimi anlıyor musun?
No, no, you know what I'm talking about.
Neden bahsettiğimi anladın sen.
You know what I'm talking about. Where is it?
Neden bahsettiğimi biliyorsun.