Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / You need to wake up

You need to wake up перевод на турецкий

216 параллельный перевод
Certainly you need to wake up. You are 20 years old now.
Kesinlikle uyanmaya ihtiyacın var artık 20 yaşındasın.
You need to wake up and stop these people.
Uyanmalısın ve sana bunu yapanları durdurmalısın.
You need to wake up early,
You need to wake up early,
You need to wake up.
Uyanman gerek.
How many beatings do you need to wake up?
Uyanman için ne kadar dayak yemen gerekiyor?
You need to Wake up.
Uyanmalısın.
You need to wake up a little bit. Here. Here.
Biraz kalkmalısın, işte, al...
You need to wake up.
Odaklanmaya başlamalısın Claudio.
Dad, you need to wake up!
Baba, uyanmak zorundasın!
You need to wake up.
- Uyanman gerekiyor.
You know how much I worked to get that shirt? These girls need to be in jail and eat bean rice to wake them up. Give it back..
Geçinmek için ne kadar çok çalıştığımı biliyor musun?
Well, go to bed now lf you need anything in the night just wake me up
Hadi şimdi uyuyalım! Bir şeye ihtiyacın olursa... çekinmeden beni uyandırabilirsin
I didn't mean to wake you up but I need a place to crash.
Seni uyandırmak istemezdim ama... uyuyacak bir yere ihtiyacım var.
There's no need for you to wake up, OK?
Uyanmana gerek yok, tamam?
You can't just wake up one morning and say you need space and expect it to be case closed.
Bir gün uyanıp, yalnız kalmak istediğini söyleyip olayın bitmesini bekleyemezsin.
I need you to wake up, pally.
Hadi. Uyanma vakti ahbap.
You wake up at night knowing you need to be somewhere, but you don't know where it is.
Gece uyanıyorsun, bir yerde olman gerektiğini biliyorsun ama neresi olduğunu bilmiyorsun.
I need you to wake up.
Uyanman gerek.
I need you to wake up and take a really good look at him.
Gordon, uyan ve... gerçekten... şuna iyi bak.
First, they shoot at me, then I wake up on a mine... the whole world's watching me, I need to shit... and you piss me off with your stupid stories.
İlkin bana ateş ettiler, sonra bir mayının üstünde uyandım bütün dünya beni seyrediyor, altıma etmek üzereyim ve sen aptal hikayelerinle canımı sıkıyorsun.
You two need to wake up and smell the java, and the first step is to admit that you're bad parents.
Artık kendinize çekin düzen vermenin vakti geldi, yapacağınız ilk şey, kötü ebeveynler olduğunuzu kabul etmek olacak.
Come on, Cary. You're always gonna need someone to pick up the pieces you leave in your wake.
Sen her zaman arkandan döktüklerini toplamak için birine ihtiyaç duyarsın.
- I need you to wake up now, honey.
- Uyanman gerek, hayatım.
You wake up in the morning, you don't feel so great so you need something to take off the edge.
Sabahları uyanırsın. O kadar iyi hissetmiyorsundur ve bunu geçirmek için bir şeye ihtiyaç duyarsın.
Meghan, wake up. I need to talk to you.
Meghan, uyan. Seninle konuşmam lazım.
I need to wake up, you need to go away, okay?
Benim uyanmam senin gitmen gerek, tamam mı?
Helen, I need you to wake up.
- Helen Helen, uyanman gerek
We're gonna to need you to wake up now.
Şimdi sana uyanık ihtiyacımız var.
I need it to stop before I wake up and I don't know you anymore.
Ben seni tanımıyor olarak uyanmadan onları durdurmalıyız.
We need you to wake up.
Uyanman gerek.
I just need you to wake up for one minute, okay?
Bir dakikalığına seni uyanık görmem gerekiyor, anladın mı?
Please, if you can hear me, I need you to wake up.
Lütfen, beni duyabiliyorsan, uyanman gerekiyor.
Hey, you know what my problem is? I need to wake up, be 16 and get over all this adult crap. Hold on.
Benim sorunum ne biliyor musun... birden kendimi 16 yaşında bulup... şu yetişkin saçmalığından kurtulmak isterdim.
But I don't wanna give up everything that I have worked so hard for just to wake up one day to discover that the two of you feel like you missed out and that you still need to give it a try.
Ama uğruna çok çalıştığım herşeyden, bir sabah uyandığınızda ikinizin birşeyleri kaçırdığınızı keşfedip hala tekrar denemeye... ihtiyacınız olabileceği ihtimaline karşı vazgeçmek istemiyorum.
You need to wake him up right now.
Onu hemen uyandırsan iyi olur.
Buddy, I need you to wake up.
Dostum, uyanmalısın.
I need you to wake up.
Uyanman lazım.
Okay? Now listen. If I'm still not here by the time you wake up, then I need you to do whatever Kim tells you to.
Uyandığında hâlâ dönmediysem, Kim, ne derse yap.
I need you to wake up.
Uyan.
I need you to wake him up.
Onu ayıltmanız lazım.
It's not about me being negative. You need to pay attention and wake up.
Benim negatif olmamla ilgisi yok Dikkatini vermeli, uyanmalısın.
You need a girl with you to wake you up!
Aklını başına getirmek için bir kız lazım sana!
- -I think you need to wake him up.
- -Onu uyandırmanız gerekiyor.
You need to wake him up.
Onu uyandırmalısın.
Well, you gotta wake up soon'cause I need you to take care of Brooke.
Ama, kısa zamanda uyanmalısın... çünkü Brooke ile ilgilenmeni istiyorum.
You've gotta wake up soon because I need you to take care of Peyton.
Kısa zamanda uyanmalısın... çünkü Peyton ile ilgilenmeni istiyorum.
Honey, I need you to wake up.
Hayatım. Uyanman gerekiyor.
Jimmy Ray, I need you to wake up.
Jimmy Ray, kalkmanı istiyorum.
Do you need smelling salts to wake her up?
Kendine gelmesi için klor koklatmak ister misiniz?
Aren't you people the ones who need to wake up?
Asıl uyanması gereken insanlar sizler değil misiniz?
I-I need you to wake up.
Si - Sizin uyanmanıza ihtiyacım var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]