You wanna know the truth перевод на турецкий
103 параллельный перевод
But if you wanna know the truth about your wife.
Ama karınızla ilgili gerçek şu.
You wanna know the truth about Escalante?
Escalante hakkındaki gerçeği öğrenmek ister misin?
- You wanna know the truth?
- Gerçeği bilmek ister misin?
You wanna know the truth?
Gerçeği öğrenmek mi istiyorsun?
You wanna know the truth?
Gerçeği mi bilmek istiyorsun?
You wanna know the truth?
Gerçeği bilmek ister misin?
Actually, if you wanna know the truth, the stock market thing is just a cover-up.
Aslında, gerçeği bilmek istersen,.. ... borsa hikayesi sadece göstermelik bir şey.
If you wanna know the truth, I don't see what you could possibly be celebrating unless you think it's okay to squander $ 30 million.
30 milyon u çarçur etmeyi tamamlamadığın taktirde neyin kutlanabileceğinin mümkün olduğunu anlamıyorum.
- Well, do you wanna know the truth?
- Gerçeği bilmek istiyor musun?
You wanna know the truth? I don't know beans about our accounting.
İşin gerçeği şu : muhasebemizden hiç çakmam.
You wanna know the truth?
- Gerçeği bilmek ister misin?
You have some marker. That's what I think. If you wanna know the truth, you have some marker.
Anahtarın üzerinde bir işaret var, aslına bakarsan düşündüğüm bu.
- You wanna know the truth?
- Doğruyu söyleyeyim mi?
If you wanna know the truth, I'm not sure he did really love me.
Eğer gerçeği bilmek istiyorsan, onun beni gerçekten sevdiğinden emin değildim.
Look, you wanna know the truth?
Aslını istersen, bu seninle ilgili.
You wanna know the truth?
- Gerçeği bilmek ister misin? - Belki.
If you wanna know the truth, I was a victim of sexual harassment.
Gerçeği bilmek istersen sanırım cinsel tacize uğradım.
You wanna know the truth, as much as I love my wife...
Gerçeği bilmek ister misin?
Okay. You wanna know the truth?
Tamam, doğrusunu bilmek ister misin?
He saved your asses, if you wanna know the truth.
Sizin paçanızı kurtardı, eğer merak ediyorsan.
You wanna know the truth?
Gerçeği duymak istiyor musun?
You wanna know the truth?
Gerçeği mi bilmek istiyorsunuz?
Honestly, you wanna know the truth?
Dürüst olmak gerekirse, ister gerçeği biliyor musun?
And if you wanna know the truth,
Gerçeği bilmek istiyor musun?
Kinda soggy, you wanna know the truth.
Doğrusunu istersen bu biraz fazla yaş olmuş
It's kinda soggy, you wanna know the truth.
Doğrusunu istersen bu biraz fazla yaş olmuş
No, that was pretty typical behavior, you wanna know the truth.
Aslına bakarsanız, bu onun tipik davranışlarından biri daha.
You wanna know the truth?
- Gerçeği mi bilmek istiyorsun?
- Because, if you wanna know the truth... I didn't want a wild and crazy bachelor party weekend.
- Çünkü, doğrusunu söylemek gerekirse... ben vahşi ve çılgın bir bekarlığa veda partisi hafta sonu istememiştim.
You wanna know the truth?
Gerçeği bilmek mi istiyorsun?
You wanna know the truth, though?
Gerçeği bilmek ister misin, ha?
And you wanna know the truth?
Ayrıca gerçeği bilmek ister misin?
Okay, if you wanna know the truth, I did make some calls, but I just couldn't find anybody I trust to watch you kids.
- Tamam, gerçek şu ki, birkaç yeri aradım ama size bakması için kimseye güvenemedim.
- Do you wanna know the truth?
- Gerçeği bilmek ister misin?
Oh, I don't really care for those sort of games, if you wanna know the truth.
O tür oyunlardan pek hazzetmiyorum, gerçeği öğrenmek istiyorsan.
We hate each other like poison, if you wanna know the truth.
Gerçeği bilmek istiyorsan, birbirimizden nefret ediyoruz.
Drives me absolutely insane, if you wanna know the truth.
Kesinlikle deli ediyor, doğruyu öğrenmek istiyorsanız.
You wanna know the truth about us, Bruce?
Gercegi bilmek ister misin, Bruce?
You wanna know the whole truth?
Bütün gerçeği bilmek ister misin?
But you really wanna know the truth?
Ama gerçek nedenini öğrenmek ister misin?
Well, I'm sorry you don't wanna know the truth. What?
Gerçeği bilmek istemediğin için üzgünüm, ne?
You wanna know what the truth is about all that crap, Patch, hmm?
Bütün bu saçmalıklar hakkında gerçeği bilmek ister misin?
- Do you wanna know the terrifying truth... or do you wanna see me sock a few dingers?
Korkunç gerçeği duymak ister misiniz? Yoksa birkaç vuruş yapmamı izlemek mi istersiniz?
It's my sister. I did it, I'm telling you, I wanna know the truth.
O benim kardeşim, ve sana ben yaptım diyorum, senden sadece gerçeği istiyorum, hepsi bu.
Do you wanna know the God's honest truth?
Ve doğruyu söylemek gerekirse...
You wanna know the God's honest truth? This is a fact. You are what you eat.
Ama gerçek şu ki sağlığın yediklerine bağlıdır.
I don't even know what that is, and, to tell you the truth, I don't wanna know.
Onun ne olduğunu bile bilmiyorum, açıkçası bilmek te istemiyorum.
You wanna know the ugly little truth?
Küçücük ama acı gerçeği bilmek ister misin?
I wanna know the truth about you and Ava.
Ava ve senin hakkındaki gerçeği bilmek istiyorum.
I know that's what you say to people when you don't wanna tell them the truth.
Bunun, insanlara ; işin aslını söylemek istemediğinizde söylediğiniz şey olduğunu biliyorum.
I'm a little angry with you, if you wanna know the God's honest truth.
Doğrusunu istersen, sana biraz kızdım.