Zaya перевод на турецкий
294 параллельный перевод
- The counsel for the defense evidently has as poor a memory as his client.
- Savunma avukatı da müvekkili gibi zayıf bir hafızaya sahip anlaşılan.
Well, it suggests either that you have an extraordinary memory....
Şey, bu senin ya olağanüstü bir hafızaya sahip olduğunu gösterir...
What a memory I have!
Ne hafızaya sahibim ama!
All of us here know that through the use of hypnotism... we can unlock certain sections of the human mind... that are not accessible to memory.
Burada hepimiz hipnotizmadan yararlanarak insan zihninin hafızaya erişemeyen belirli bölümlerinin kilidini açabileceğimizi biliyoruz.
Well, from here on out, I'll take care of all the breakdowns.
Bundan sonra, ortaya çıkacak her arızaya ben bakacağım.
Years from now, when I'm quite grown up,
- Hafızaya mı? Bütün hayatım, şimdi bu yıl, Ben oldukça büyüdüğüm zaman...
We don't need memory and all that.
Hafızaya ihtiyacımız yok.
That's why we have directed our research towards this collective memory while speaking with workers, activists, of the trade-union, and political leaders, of the peasants, the students and the employees.
Bu yüzden bizler araştırmamızı bu kolektif hafızaya yönelttik. Bunu, işçilerle, sendikal eylemcilerle politik liderlerle köylülerle, öğrenci ve çalışanlarla konuşurken dikkate alıyoruz.
Begin malfunction. Take it off course.
Arızaya başla.
Captain, no malfunction indicated.
Kaptan, arızaya rastlanmıyor.
Darkness does wonders for a bad memory.
Karanlık zayıf hafızaya iyi gelir.
Billions of dollars have been spent to make these nuclear plants fail-safe!
Bu nükleer santralleri arızaya karşı korumak için milyarlarca dolar harcandı.
Mind the store, Ray.
Hafızaya almaya devam et, Ray.
- We got the engine records to prove it.
- Arızaya dair makine kayıtlarımız var.
It will take a couple hours, depending on what's wrong.
Arızaya bağlı olarak birkaç saat sürebilirmiş.
What he had was a photographic memory.
Su gibi berrak bir hafızaya sahipmiş.
Right into memory.
Hafızaya yerleştiriyorum.
After a rainy night... my spring water turns red and the stones look rusty.
Yağmurlu geceden sonra, sabah... pınarım kırmızaya döndü ve taşlar paslı gözüktü.
Everything they see and hear can be stored and utilized.
Gördükleri ve duydukları her şeyi hafızaya atıp kullanabilirler.
What could have caused such a catastrophic malfunction?
Böyle yıkıcı bir arızaya ne yol açmış olabilir?
You'll be able to tell if it's worked by watching the stack.
İşe yaradığını geçici hafızaya bakarak söyleyebilirsiniz.
I put it in its memory - with a 7-hour time lapse.
Bunları oradaki saate göre hafızaya attım.
I've committed it to memory.
Hafızaya aldım.
Memory is so unreliable finally, maybe it was a dream.
"Hafızaya güven olmaz. Bakarsın bir rüyadır."
Then... we won't need a memory to live in this town.
Sonra... Bu yerde yaşamak için bir hafızaya ihtiyaç duymayacağız
And while our mental gears are shifted into memory, I'd like to call a little attention to a fella... that we've gotten pretty attached to here the last few months.
Ve zihinsel çarklarımız hafızaya geçerken bir dostumuza dikkat çekmek istiyorum geçtiğimiz birkaç ay içinde bayağı bağlandığımız biri.
I think you need lecithin, it builds the memory.
Sana lesitin lazım, hafızaya destek olur.
Memory nodes located.
Sinyal noktaları hafızaya yerleştirildi.
I'll have to store you in memory again until I get an answer.
Ondan bir cevap alıncaya kadar seni tekrar hafızaya saklamak zorundayım.
Computer, access protected memory and run Moriarty program.
Bilgisayar, korumalı hafızaya eriş ve Moriarty programını başlat.
That would be very impressive, if you didn't cause the malfunction.
Bu çok etkileyici olabilirdi, arızaya siz neden olmasaydınız.
I've been blessed with a very bad memory.
Kötü bir hafızaya sahip olma şansına sahibim.
Chevron 1 is holding.
1. sembol hafızaya alınıyor.
Chevron 2 is holding.
2. sembol hafızaya alınıyor.
Chevron 6 is holding.
6. sembol hafızaya alınıyor.
Oh, sure, but who do you think is causing the malfunction?
Tabii, ama sence arızaya kim sebep oldu?
But perhaps I can access the central mnemonic core.
Ama bir ihtimal, merkezi hafızaya girebilirim.
Well, what do you know?
Bak şu hafızaya.
Authorities have attributed the accident to instrument failure.
Yetkililer kazayı, helikopterdeki teknik arızaya bağlıyor.
All these things are consensual.
Tüm bunlar da rızaya dayalıdır.
We did leave ahead of schedule and that could cause a few glitches along the way.
İyi bir başlangıç yaptık ve bu birkaç arızaya neden olabilir.
The one with perfect memory, who could provide perfect predictability.
Mükemmel bir hafızaya sahip olup kusursuz öngörülerde bulunan kişi.
You know I possess an eidetic memory.
Bildiğin gibi, nesneleri önceden algılayabilen bir hafızaya sahibim.
I've never met anybody with a photographic memory before.
Fotoğrafik hafızaya sahip biriyle daha önce hiç tanışmadım.
- You put it in buffer memory.
- Yedek hafızaya atmışsın.
- l know who you are. - Do you? Forgive me, Reverend Mother.
Mükemmel bir hafızaya sahip olup kusursuz öngörülerde bulunan kişi.
No closer to finding this breakdown.
Arızaya dair hiçbir iz yok.
I stored most of your data, but I can't process the information from the booster.
Sendeki verilerin çoğunu hafızaya aldım ama güçlendiricide ilerleme kaydedemiyorum.
Precisely- - given that Talyn's circuitry has been prone to malfunction lately, equipping him with a non - lethal weapon would seem to me, to be in everyone's best interest.
Kesinlikle- - Talyn'in devrelerinin son zamanlarda arızaya açık hale geldiklerini dikkate alırsak, Kendisini böyle ölümcül olmayan bir silahla donatmak bana herkesin yararına olacakmış gibi geliyor.
- What happened?
Tek bir torpido ile yapay yerçekimimizde, arızaya sebep oldunuz, - Neler oldu?
Airline officials suspect a flock of birds in the area may have fouled the engines, causing the jet to plunge from the sky.
Bir kuş sürüsünün motorda arızaya neden olduğu.. ... ve uçağın düşmesine yol açtığı sanılıyor.