Zoey's перевод на турецкий
309 параллельный перевод
Zoey said she was shot twice wrestling the shooter's gun from him.
Zoey, nişancının elinden silahı almak için boğuşurken iki kez vurulduğunu söylemiş.
You and Zoey should make the best of it.
Şimdi Zoey ile birlikte bunun tadını çıkarmalısınız.
And when Zoey Phillips moved into the neighborhood a few weeks later, you asked her out before her parents were done beaming in the furniture.
Birkaç hafta sonra Zoey Phillips mahallemize taşındığında ailesi eşyaları ışınlatmadan önce arkadaşlık teklif etmiştin.
Zoey, Father Rodrigo, I want you to meet Sancho, the fearless vampire killer.
Zoe, Peder Rodrigo, Korkusuz vampir avcısı Sancho ile görüşmek istiyorum.
It's Zoey!
- Zoe!
That's a long way to go. Zoey's wrong. She's not wrong.
- Eğer Zoe yanlışsa gidecek çok yolumuz var.
- Zoey's medicine. That's the connection.
- Zoe'nun ilacı, bağlantı ilaç olmalı.
She won't touch a hair of Zoey's head.
Kadın Zoe'ya zarar vermeyecektir.
Zoey, for God's sake!
Zoe, tanrı aşkına!
- No, I was looking at Rory's books. I wanted to see if she had Franny and Zooey.
- Hayır, Rory'nin kitaplarına bakıyordum. "Franny ve Zoey" var mı diye baktım.
It's Zoey's birthday Fran made cupcakes
Zoey'in doğum günü. Fran mini kekler yaptı.
I heard Zoey Bloch's been sticking a quad.
Zoey Bloch dörtlü salto yapabiliyormuş.
Hey, that's Zoey Bloch, aka Skate Thief.
İşte Zoey Bloch, namı diğer paten hırsızı.
First up in the Ladies'Short Program is Zoey Bloch.
Bayanlar kısa programında ilk sırada Zoey Bloch var.
Nikki and Zoey first and second in the ordinals, DeGroat third.
Nikki ve Zoey birinci ve ikinci sıradalar, DeGroat üçüncü.
I guess zoey got bored without me.
Sanırım Zoey ben yokken sıkılmış.
It's where zoey drowned.
Zoey'in boğulduğu yer.
It's the day I got my promotion, the day my son was born And the day we got our cat Zoey-Omega
Şifre, terfi aldığım, oğlumun doğum günü ve kedimiz Zoey-Omega'yı aldığımız günler.
- It's a figure of speech.
- Mecaz yapmıştım Zoey!
Zoey, you can't talk to me while you're peeing.
İşerken benimle konuşmamalısın, Zoey.
Zoey's husband...
Zoey'in kocası...
That blood swipe belongs to Darius Rae, a drug dealer Zoey roughed up the day before her family was murdered.
Bu kan izleri Darius Rae'ye ait. Zoey'in, ailesini öldürmeden önceki gün hırpaladığı bir uyuşturucu satıcısı.
According to her, she winged him in her front hallway.
Zoey'in dediğine göre adamı girişteki koridorda yaralamış.
Zoey was a challenge, that's all.
Zoey çözülmesi gereken bir sorun, hepsi bu.
Zoey's police family surrounds her on and off the job.
Zoey'in polis ailesi hem işte hem iş dışında çevresini sarmış durumda.
Zoey, there's a couple here who have a question about the hot tub.
Zoey, bir çift jakuziyle ilgili bir soru sormak istiyorlar.
Zoey's crime scene had its own memento...
Zoey'in suç mahallinin de hatıraları vardı.
Drug dealer and alleged killer of Zoey Kruger's family.
Uyuşturucu satıcısı ve Zoey Kruger'in ailesinin sözde katili.
- Listen, Zoey's in Seattle right now.
- Zoey şu an Seattle'da.
Everything's fine with Zoey.
Zoey'le her şey yolunda gidiyor.
Zoey, honey, let's get you back to bed.
Zoey hayatım, seni yatağına geri götürelim.
Zoey will be fine as soon as she gives upher plan to turn our family's home into a bunchof rooms for rent.
Zoey, ailemizin evini kiralık odalarla dolu bir yere dönüştürmekten vazgeçer geçmez iyileşecek.
Is zoey's lab reportback yet?
Zoey'in laboratuar sonuçları geldi mi?
Zoey, are you alone?
Zoey, yalnız mısın?
Uh, actually, Zoey, it's not that obvious.
Aslında o kadar da aşikâr değil, Zoey.
- Zoey, get back to work. - But she's- - here.
- Zoey, işinin başına dön.
Hey, Zoey. What's up?
N'aber, Zoey?
- Zoey. - We need to talk.
Aslında, biz de tam bizi rahatsız eden bir soruyu tartışıyorduk.
Mark joins his partner, Agent Demetri Noh, on a stakeout investigating suspected terrorists. We only get to the subject of the first dance, right? Zoey picks one of the cornest songs of all time...
"Flashforward" milyonlarca kişi tarafından izlenen dünya çapında 100'den fazla ülkeye pazarlanmış bir TV dizisidir.
But Zoey's hope is extinguished when she attends a colleague's memorial and realizes that what she saw in her vision was not a wedding.
Yoksa, yok mu? Bu bir kaçınılmaz değil. Dizinin diğer bir yönü de kadercilik ve determinizm ile ilgili.
Demetri, there's me and my baby, and then there's you and Zoey.
Demetri, bir tarafta ben ve bebeğim var, diğer tarafta Zoey ve sen.
As I was mustering the courage to call Zoey and tell her my true identity...
Tam Zoey'i arayıp gerçek kimliğimi söylemek için cesaretimi toplamaya çalışıyordum ki...
Zoey does what she believes is right, and I want to do the same thing.
Zoey doğru olduğuna inandığı şeyi yapıyor, ve ben de aynısını yapmak istiyorum.
Zoey, The Arcadian was a really great building once, but it's falling apart, and it's full of snakes.
Zoey, Arcadian bir zamanlar harika bir binaydı ama artık gidici ve yılanlarla dolu.
So, have you guys landed on a name yet? We're trying, but it's tougher than you think. You see, I like "Tiffany."
Çocuklar, bir 2010 sabahında gazeteyi açar açmaz Zoey Pierson tarafından kaleme alınmış bir yazıya rastladım.
And I don't want my daughter to have a whore's name. That's my mother's name.
Zoey'i hatırlarsınız.
Gentlemen, gentlemen, on the main stage, throwing her life away, give it up for Marshall's daughter!
Ben de aynı şekildeyim. Bak, Zoey Arcadian şehrin simgesi olarak kalmalı.
[laughs] Do you think we can have this discussion when zoey's not here?
Zoey'nin yanında değil de başka bir zaman konuşsak bunları?
Kids, one morning in 2010, I opened the newspaper only to discover an op-ed written by Zoey Pierson.
Çocuklar, bir 2010 sabahında gazeteyi açar açmaz Zoey Pierson tarafından kaleme alınmış bir yazıya rastladım. Zoey'i hatırlarsınız.
You remember Zoey. Key Ted Mosby's car.
Ted Mosby'nin arabasını çizin.
That's Zoey!
Zoey bu.