Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / 335

335 перевод на турецкий

55 параллельный перевод
209 en aterrizaje de emergencia, rumbo 335 graados.
209 acil iniş yapıyor, yönü 335 derece.
Y se puede apagar durante el día. Y se puede poner como... gastos de vestuario profesional según párrafo 335-C.
Gündüz ışığı kapatır, mesleki gider olarak hasar tazminatı talep edebilirsiniz...
y deberíamos tener 335 aviones de primera clase con el ejército protección las bases y aeródromos y la idea que se el ataque japonés mientras estaban en el mar
335 adet birinci sınıf savaş uçağı mevcuttu. Bir de üsleri ve hangarları koruyan yardımcı birlikler. Saldırı öncesinde yapılan savunma planı, Japon filosu daha denizdeyken bu uçaklarla karşı bir harekat yapılması üzerine kurgulanmıştı.
- La que nos interesa es una Cona 335.
- Bizim ilgilendiğimiz kasa Cona 335 tipi.
Y también la caja fuerte, que es muy parecida a la Cona 335.
Burada da Cona 335'in bire bir aynısı bir kasa bulunuyor.
Entonces se inserta la ganzúa en la Cona 335 tanteando el paso entre los elementos.
Şimdi bu maymuncuğu Cona 335 in kilidine sokacaksınız ve dişlileri hissetmeğe çalışacaksınız.
Capto una nave pequeña con rumbo 127, marca 335.
Küçük bir gemi tesbit ediyorum rota 127, 335.
Año 2000 D.C.
335 ) } M.S. 2000 Yılı
El ataque de Ramiel Para hacer frente a un enemigo intocable, la oficial Katsuragi propone la Operación Yashima.
335 ) } Ramiel'in Sadırısı 454 ) } Yüzbaşı Katsuragi Yashima Operasyonu'nu önerir ve bu kabul edilir
Eso Vuelo Londres 335...
Bu Uçuş Londra 335...
6.3 pies de altura, 335 libras, Marion Knight, conocido por el seudónimo "Suge", abreviación de "Sugar".
"Şeker" in kısaltması olan "Suge" takma adıyla tanınan, 191 santimetre boyunda ve 152 kilo olan Marion Knight.
- 4.335... - 1.435...
1,435.
Tiene 1,82 por 3,30 metros.
175'e 335 santimetre.
Nick es... uh.... él es un tío tradicional. 335 00 : 21 : 17,300 - - 00 : 21 : 18,300 ¿ De verdad?
Nick ıh... biraz eski kafalıdır.
Y de vez en cuando, llega un escándalo tan deliciosamente sórdido cuyo estruendo acalla cualquier otro ruido.
ve bir kere fırsatı oldu mu, skandallar gelmeye başlar. 23 00 : 01 : 08,335 - - 00 : 01 : 13,900 so deliciously sordid its roar drowns out all other noise. Kocan senin kaç tane erkeğin seninle yatmak için parayla onun yatağında yattığını biliyor mu?
Con un espacio de 335 mil metros cuadrados construido sobre 1045 Km. cuadrados este edificio fue una expansión de la estructura original, terminada en 1991.
102.000 metre kare alan ve 258 hektarlık bir arazi içinde yer alan bu bina, 1991 yılında tamamlanan orijinal binanın bir genişleme bölümüydü.
335.
- 335. - Yalancı!
A las 11 : 02 : 58, Scott Kang estaba en las coordenadas X / Y 335 / 211 dirigiéndose al norte.
11 : 02'de Scott Kang, X-Y düzlemine göre 335 / 211 noktasında kuzeyde duruyormuş.
335 ) } LA GRAN ESPADA CLAYMORE 172 ) } Capitulo 01
Bölüm Bir "Claymore"
Ahora, si cogen sus himnarios y lo abren por la página 335.
Şimdi lütfen kutasal kitabı açalım ve sayfa 335'e gelelim.
Es un 335 nuevo.
Bu yeni model 335.
Código azul. Cuarto 335.
Oda 335, kod mavi.
El precio que piden es 355.
Rayiç fiyatı 335'den talep ediliyor.
mm, solo 335, incluyendo el controversial numero 289. prediciendo la muerte de Marmaduke
Marmelord'un öldüğü tartışmalı sayı 289 da dahil.
Y la Armada Real con la ayuda de innumerables marinos mercantes y usando casi 1.000 naves de todo tipo han transportado a más de 335.000 hombres de las fauces de la muerte y la vergüenza a su tierra nativa.
Kraliyet Donanması sayısız tüccar gemisi ve her türden 1000'e yakın deniz vasıtasını kullanarak 335.000'in üzerinde askerimizi ölümün ve utancın pençesinden kurtararak anavatanlarına geri getirdi.
Rompí su perilla de 335 años.
335 yıllık kapı kolunuzu kırdım.
Escucha, tiene 335... 335 caballos de fuerza en el capó.
Pekala, arabam çok... O üç yüz...
Y efectivamente eso es lo que es, o mejor dicho, lo que era, hace 335 millones de años.
Aslına öyle, yani öyleydi bundan tam 335 milyon yıl önce.
Entonces, Haskell saltó aproximadamente 335 centímetros.
Demek ki Haskell yaklaşık 3 metre 35 cm düşmüş.
Y sin embargo, estoy frente a una cadena perpetua de más de 335 años.
Öte yandan ben müebbet artı 335 yıl ile karşı karşıyayım.
Este chico se enfrenta a 335 años en la cárcel, y se va a casar.
Bu çocuk 335 yıl artı müebbetle karşı karşıya ve evleniyor.
335 km / h, Costará 290.000 Euros, lo que es mucho.
335 km / h hız. Fiyatı 250 bin sterlin. Yani çok fazla.
335 es el cuadrado de 15.
255, 15'in karesi.
Eso Vuelo Londres 335...
Londra 257 sayılı uçuş.
Una vez leída la apelación del Sr. Sergeyev La Corte Municipal de Priebezhny concluye :
Sivil Uygulama Yasası'nın 320-335 fıkraları gereğince, Mahkeme...
Mejor estimación : 335.3 metros cúbicos.
28 metreküp civarı diyelim.
Le entregamos 335 credenciales a la prensa para el lanzamiento.
Lansman için 335 basın kimliği verdik.
Steve, si haces enojar Chrisann se parará en la entrada y dará 335 entrevistas y tú añorarás los días felices con Dan Kottke.
Steve, Chrisann'ı sinirlendiriyorsun. Saatlerdir lobbyde ve 335 tane röportaj verdi. ve sen, dostum, Dan Kottke'nin huzurlu günlerine hasret kalacaksın.
¿ Son 335 000 dólares?
335 bin dolar mı?
5 mil muestras por 65 dólares ; es un presupuesto de 335 mil dólares.
5.000 kan örneği 100 pounddan 500.000 £ gibi bir bütçe yapar ki bu da yarım milyon demek.
Emitimos 335 credenciales de prensa para el lanzamiento.
Lansman için 335 basın kimliği verdik.
Steve, si molestas a Chrisann, y va a estar en el vestíbulo y dar 335 entrevistas, y tú, amigo, vas a estar anhelando... los días felices de Dan Kottke.
Steve, Chrisann'ı sinirlendiriyorsun. Saatlerdir lobide ve 335 tane röportaj verdi. ve sen, dostum, Dan Kottke'nin huzurlu günlerine hasret kalacaksın.
Los testigos han informado de que no había una rápida sucesión de disparos, 335 00 : 22 : 21,047 - - 00 : 22 : 22.424 cuatro o cinco, un hombre armado cuya identidad todavía estamos tratando de determinar.
Olay yerindeki tanıklar arka arkaya silah sesleri duyduklarını söylüyor. 4 ya da 5 el ateş edilmiş. Tek bir tetikçi olduğu söyleniyor.
Butters, tienes que calmarte no!
Butters, sakin olmalısın. 115 00 : 05 : 28,335 - - 00 : 05 : 30,435 Hayır! Bunu senin yönteminle denedik, Kyle.
Ya veo. Durante el día lo apaga para ahorrar electricidad. Y puede declararlo como "vestimenta razonable"
- Gündüzleri, kapalı tutarsanız makul kıyafet olduğunu söyleyip, 335 numaralı maddeye istinaden "gerekli giderler" kalemi altından vergiden düşebilirsiniz.
y descontarlo como "gastos permitidos" según el parágrafo 335... Sí, lo sigo.
Anlıyorum.
335.
335.
"¡ LES COMBATIREMOS EN LAS PLAYAS Y LOS GLACIARES!"
( Winston Churchill'e isafen ) ( Onlarla sahilde savasagiz! ) 230,5 00 : 18 : 40,840 - - 00 : 18 : 42,335 ( Onlarla buzullarda savasagiz! )
Él está haciendo una llamada encriptada a un teléfono celular que está en movimiento.
Hareket halindeki bir telefondan 710 00 : 33 : 59,484 - - 00 : 34 : 01,335 şifreli görüşme yapıyor.
Apartamento 335.
335. Bina.
La Historia Eclesiástica del Pueblo Inglés, tal el título completo, surgió 335 años antes de los acontecimientos... relacionados con esta exposición.
- Historia ecclesiastica gentis Anglorum Tam ismini vermem gerekirse. - İngiliz milletinin kilise tarihi -

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]