Translate.vc / испанский → турецкий / Achilles
Achilles перевод на турецкий
261 параллельный перевод
Aquiles también era hijo de un dios.
Achilles de tanrı olarak doğmuştu.
Cuando el gran dios Zeus, padre de Aquiles, le dio a elegir entre una vida larga y anónima y una corta llena de gloria, optó por la gloria.
Achilles'in babası, yüce tanrı Zeus ona bir seçenek sunduğunda, pespaye ama uzun bir ömür mü, yoksa ihtişam dolu kısa bir hayat mı diye, o ihtişamı seçmişti.
Aquiles murió joven.
Achilles genç öldü.
"Los corceles, guiados por Aquiles, hollaban cadáveres y escudos, el eje del carro estaba cubierto de sangre por las salpicaduras de los corceles y las gotas de sangre de las ruedas".
"Böylece, aslan yürekli Achilles'in yekpare toynakları altında..." "... çiğnendi siperler ve cesetler... " "... kan sıçradı tüm dingillere... "
En Troya, Aquiles halló a Héctor y lo mató.
Truva'da, Achilles Hector'u yakaladı ve onu öldürdü.
Una razón más por la que no podemos hacer planes sin Aquiles.
Iste Achilles olmadan plan yapamamamizin nedeni.
Aquiles, una chica sonrojada.
Achilles, utangaç kiz.
Te felicito, Aquiles.
Saygilarimi sunuyorum, Achilles.
- ¿ Guiarnos, Aquiles?
- Önderlik mi, Achilles?
- ¿ Has oído a Ajax, Aquiles?
- Ajax'i duydun, Achilles.
Aquiles está cansado de viajar.
Achilles yol yorgunu.
Aquiles no forjó su reputación luchando con niños.
Achilles namini coluk cocukla dövüserek edinmedi.
Sólo aceptaré a Aquiles como líder.
Ben Achilles'den baska lider tanimam.
Y persuadiré al sensible Aquiles con ciertos hechos fascinantes sobre la gran cantidad de oro que hay en Troya.
Truva'da bulunan altin dükkaniyla ilgili bazi gerçekleri anlatarak hassas Achilles'in gönlünü yapacagim.
¿ Contra la muralla de Troya, Aquiles?
Truva duvarlarina karsi mi, Achilles?
¡ Seguid a Aquiles!
Achilles'i takip edin!
- No quiso decirlo, Aquiles. Vamos.
- Öyle demek istemedi, Achilles.
No, Aquiles.
Hayir, Achilles.
Aquiles, Agamenón no habla por todo nuestro pueblo.
Achilles, Agamemnon tüm halkimiz adina konusamaz.
Pero querría contar con Aquiles, por si acaso surgen problemas.
Ama Achilles'i yanimizda istiyorum, her ihtimale karsi.
Pero Héctor no quería que te retara Aquiles.
Hector, senin Achilles'e karsi mücadele etmeni istemedi.
Nadie puede igualar a Aquiles, ni siquiera Héctor.
Kimse Achilles'i yenemez, Hector bile.
- ¿ Aquiles?
- Achilles mi?
Si Aquiles gana, nos movemos.
Achilles kazanirsa, hareket edecegiz.
Y si Aquiles muere, nos retiramos a considerar cierto plan mío.
Ama Achilles ölürse, benim özel bir planimi göz önüne alacagiz.
¡ Aquiles está muerto!
Achilles öldü!
la Medusa es prima en tercer grado de las hermanas Gorgón originales que perturbaron las tierras griegas en los tiempos antes de Ulises Agamenón, Aquiles etcétera, etcétera...
Agamemnon, Achilles ve Ulysses'den önce Yunanistan'ın altını üstüne getiren Gorgon kızkardeşlerin üçüncü kuzenleridir, Medusa.
Copias a cada destacamento policial.
Achilles Liste'sinin dağıtımını ayarlayın.
La lista Aquiles, Sr. McDonald, se refiere a nuestro talón de Aquiles, contiene el nombre de todo los simios que el año pasado haya desobedecido
Achilles Listesi, Açık olan itaatsizlik için geçen yıl mahkum olan tüm maymunların isimlerini içerir.
¿ Está en su lista Aquiles?
Achilles Listenizde mi?
Uno de los grupos de caza, patrullaba el Río de la Plata, en Sudamérica. 3 cruceros, Exeter, Ajax y Achilles
Exeter, Ajax ve Achilles isimli üç kruvazörden oluşan bir avcı grubu Güney Amerika'da, River Plate sahillerinde devriye görevindeydi.
El Graf Spee y el Exeter se estaban disparando uno al otro, mientras que el Achilles y el Ajax disparaban conjuntamente sobre el Graf Spee, concentrando su fuego.
Graf Spee ve Exeter namlularını birbirlerine doğrultmuş ateş ediyor Ajax ve Achilles ise Graf Spee'yi vuruyorlardı.
Has de admitir que me entusiasmó tu interpretación de Aquiles.
Achilles rolündeki performansını en çok beğenenin ben olduğumu kabul etmelisin.
"Troilo y Crésida de Edward Lionheart debe considerarse un gran logro teatral, y su interpretación de Aquiles, insuperable".
"parlak, teatral bir başarı olarak ele alınmalıdır," "ve onun, Achilles rolündeki performansı emsalsizdir."
"Aquiles insuperable..."
" Achilles emsalsiz..
Aquiles lo asesinó. Y arrastraron su cuerpo alrededor de las murallas de Troya.
Achilles tarafından öldürüldü, ve bedeni Truva'nın surları boyunca sürüklendi.
¿ Sabías que a Héctor lo asesinó Aquiles, y que arrastraron su cuerpo alrededor de las murallas de Troya?
Achilles'in öldürülüp cesedini Truva surları boyunca sürüklediği, Hector'u bilir misin? Hayır.
Yo soy Aquiles.
Ben Achilles'im.
¿ Tú, Aquiles?
Sen mi Achilles'sin?
Aquiles golpeó a Héctor en la garganta con su lanza.
Achilles Hektor'un boğazını kılıçla kesti.
Aquiles lo ató a su cuadriga... y lo arrastró por toda la ciudad... dejando finalmente su cuerpo tirado para ser mutilado por perros salvajes.
Achilles onu kamçıladı... ve Hektor'u şehir boyunca sürükledi, sonunda vücudunu köpekler parçaladı.
¿ Aquiles?
Achilles?
- Aquiles, ven aquí.
Achilles, buraya gel, kızım. - Haydi.
- Ven. - Aquiles, ven aquí.
- Achilles, hemen buraya gel.
Aléjate de ahí.
Achilles, gel buraya.
" El Sr. Smithers, según discutiéramos, tiene dos talones de Aquiles. Su vanidad, y su esposa.
"Bay Smithers'ın daha önce konuştuğumuz gibi iki Achilles ökçesi var aşırı gururu ve karısı."
Para ser representado en la heroica forma de un Hércules o un Aquiles.
Portresi Hercules ya da Achilles gibi kahramanlar şeklinde tasvir edilecekti.
Un acto de mi parte mucho mayor que lo logrado por Hércules o Aquiles.
Doğada olabileceğinden çok daha kahramanca, yeteneklerimin de ilerisinde, yaptıklarımın en iyisi Hercules ya da Achilles şeklinde tasvir ettim.
Con Achilles tienen 5.
Achille'le onun da beş çocuğu var.
Todos tienen un Talón de Aquiles.
- Herkesin bir Achilles olayı vardır değil mi?
¡ Aquiles!
Achilles!