Translate.vc / испанский → турецкий / Annie
Annie перевод на турецкий
9,549 параллельный перевод
Este no es tu juzgado, Annie.
Burası mahkeme değil Annie.
Annie, mírame.
Annie, bana bak.
¿ Annie?
Annie?
Roger, esto es Annie.
Roger, bu Annie.
Annie, Roger.
Annie, Roger.
Annie y Auggie sólo me trajeron intel convincente acerca de quién pudo haberse escapado la instalación Chicago.
Annie ve Auggie Şikago birimini kimin sızdırdığı konusunda ikna edici bir bilgi getirdiler.
Annie Walker.
Annie Walker.
Annie?
Annie?
Annie, Podrías haberme dicho.
Annie, bana söyleyebilirdin.
Annie...
- Annie.
Hayley Precio, es Annie Walker.
Hayley Price, bu Annie Walker.
Annie, Hayley.
- Annie, Hayley.
Lo siento, Annie.
Üzgünüm, Annie.
Annie y Auggie van dar la vuelta de nuevo en la mañana.
Annie ve Auggie sabah yeniden deneyecekler.
Esta fue una gran victoria, Annie.
Bu büyük bir başarı, Annie.
Vete a casa, Annie.
Eve git, Annie.
- Annie.
- Annie?
Bueno, como parte de mi investigación sobre Chicago, he estado investigando a tu amiga, Annie.
Chicago ile ilgili soruşturmam kapsamında arkadaşın Annie'ye de göz attım.
- en el trabajo, eso es todo. - ¿ Tiene algo que ver con lo que me dijiste antes de que estabas investigando a Annie?
Bu, Annie'ye nasıl baktığınla ilgili olarak bana söylediğin şeylerle mi alakalı?
Mira... conozco a Annie.
Bak, Annie'yi tanıyorum.
Annie tu vas a seguirle... Joan y yo vamos a - trabajar en un plan de juego.
Annie, sen kuryeyi takip edeceksin, Joan ve ben bir plan yapacağız.
Annie, tenemos que meterte en un avión lo antes posible.
Annie, seni en kısa zamanda uçağa bindirmeliyiz.
De acuerdo con la fuente de Annie, puede esta ocultándose en un valle remoto, pero la situación es extremadamente volátil.
Annie'nin kaynağına göre uzak bir vadide saklanıyor olabilir ama durum oldukça değişken.
Annie la tiene.
Annie'de var.
Confío en Annie. Y si confías lo suficiente en mí para decirme esto, mis entrañas me dicen que tienes un conflicto con respecto a qué hacer.
Annie'ye güveniyorum ve bunu anlatacak kadar bana güveniyorsan, içimden bir ses diyor ki ne yapacağını sen de bilmiyorsun.
De verdad. Pero Annie ha estado trabajando muy duro intentando averiguar quién está tras el ataque de Chicago. Y al fin de cuentas, tu investigación es para responder las mismas preguntas.
Gerçekten ama Annie Chicago saldırısının arkasında kimin olduğunu bulmak için kendini yırtıyor ve sonuçta senin araştırman da aynı konuda.
- Annie, ¿ qué has encontrado?
Annie, ne buldunuz?
Annie, a menos que sepamos algo de ti de nuevo, el ataque dron está en marcha.
Annie, sizden başka bir çağrı almadığımız sürece İHA saldırısı geçerli.
¿ Alguien ha comprobado la señal de GPS de Annie para asegurarse que está fuera del radio de alcance?
Annie'nin patlama alanı dışında olduğundan emin olmak için GPS sinyali iki kere kontrol edildi mi?
¿ Alguna noticia de las coordinadas de Annie?
Annie'nin koordinatları konusunda yeni bir şey var mı?
Mi nombre es Annie Walker.
İsmim Annie Walker.
Compórtate, Annie.
- Sen de terbiyeni takın Annie.
Eso es una doble negación, Annie.
O zaman iyice boka battın Annie.
- Yo también, Annie.
- Ben de seni hatırlıyorum Annie.
Oksana fue abatida por Annie Walker.
Oksana Annie Walker tarafından öldürüldü.
- ¿ Alguna noticia de Annie?
- Annie'den haber var mı?
Annie, el GPS sitúa la camioneta de McQuaid en la Plaza Mayor.
Annie, GPS'e göre McQuaid'in cipi Plaza Mayor'da.
- ¿ Dónde se encuentra Annie?
- Annie'nin olduğu yer mi? - Evet.
- Annie Walker.
Annie Walker.
Genial, con todo eso aclarado, sabe lo que Annie ha logrado para esta agencia, y sabe los sacrificios que ha hecho.
Harika, tüm o yetkiniz sayesinde Annie'nin bu kurum için neler başardığını biliyorsunuzdur ve neler feda ettiğini de biliyorsunuzdur.
Discúlpame. ¿ Annie?
İzninizle. Teşekkürler. Annie.
Lo que sabemos hasta ahora es, él y Annie están encabezadas a Caracas con Borz Altan y que lo mantienen sedado mientras viajan.
Şu ana kadar bildiklerimiz, Annie ve Ryan Borz Altan'ı alarak Caracas'a gidiyor ve seyahat halindeyken onu baygın tutuyorlar.
Acabo de recibir un texto de Annie. Han estado detenidos en la frontera, y el hombre no ha mostrado aún.
Annie'den mesaj aldım, sınırda durduruldular ve...
Annie y Ryan llegaron a Colombia. Esta es una noticia fantástica.
- Annie ve Ryan Kolombiya'ya vardılar.
Bueno, entonces usted pierde en ambos casos, Annie Walker.
İki taraftan da kaybedersin o zaman Annie Walker.
Este es el juzgado de mi amiga Annie.
Burası dostum Annie'nin mahkeme salonu.
- Usted no es Annie.
- Sen Annie değilsin.
¿ Dónde está Annie?
Annie nerede?
Oye, ¿ sabías que Annie Carter tuvo un hijo?
Annie Carter'ın bir bebeği olduğunu biliyor muydun?
Annie.
Annie.
¿ Qué estabas pensando?
Annie Walker... ne düşünüyordun?