Translate.vc / испанский → турецкий / Bank
Bank перевод на турецкий
1,354 параллельный перевод
Santa madre de Dios, este banco cuesta 15,000 dólares.
Aman Tanrım! Bu bank 15,000 dolarmış!
No tenemos ningún problema para pagar ese banco.
- O bankın tam fiyatını vermek bizim için hiç sorun değil.
- No podemos permitirnos ese banco.
- Bu bankı karşılayamayız. - Biliyorum.
Pido un coche, nos dirigimos al Banco del Sur, que ve el reloj... regresa y empieza a jugar. - ¿ Y?
Bir araba çağırdım, South Bank'e gittik, saati gördü geri döndük ve oynamaya başladı.
Sir John Barry, Gobernador del Banco de Inglaterra.
Sör John Barry, Bank of England'ın yöneticisi.
Pero el negocio ha estado lento. El paquete aún no se vende.
Bank, işler yavaş gitti biraz, paketin parasını tam geri çeviremedim.
Pero no vi que estabas acostado bajo mi banco.
Şunu belirmeliyim ki bankımın altında yatan sensin.
- En el Banco Georges.
- Georges Bank.
Veré si hay barcos cerca del Banco Georges para que la recojan.
Georges Bank yakınlarında onu alacak bir gemi olup olmadığına bakacağım.
Esta boya no está en el Banco Georges.
Bu şamadıra Georges Bank da değil.
Calle Bank 212, departamento 2B.
212 Bank Caddesi, 2B'de.
Cheques del First National Bank.
First National Bank'ın çekleri.
No habrá ladrón que pueda robar este banco.
24 saat korunan bir yer burası! City Bank yeni bankanız olsun ve paranız çalınsın ha?
En el banco de la ciudad aumenta la seguridad.
City Bank'a güven tam olmasına rağmen.
Y al final de tres entradas el resultados es... Hutchinson First National Bank 3 Wichita Coleman Industries 0
Üçüncü atışlar sonrasında skor Hutchinson Ulusal Bankası 3, Wichita Coleman Endüstrisi 0.
Debería permanecer en el maldito "South Bank Show".
Güney Banka Gösterisi'nde olmalıyım.
Me pondré un porche anti-tabaco.
Nikotin bankını deneyeceğim.
¿ Qué "porche"?
Ne bankı?
Tienes razón, me quitaré el "porche"
Haklısın. "Bankı" bırakacağım.
Este banco es para los pacientes.
Bu bank hastalar için.
Tres de los directivos del Bank of America Entertainment... vinieron a mi despacho a decirme. : " Hemos suspendido tu préstamo'. vinieron a mi despacho a decirme. :
Amerika Eğlence Bankası'nın 3 ileri geleni ofisime gelerek "vereceğimiz parayı azaltıyoruz" dediler.
Acabamos de recibir un informe de que hace 12 horas Johannes Gathird el Director Ejecutivo del Dryden Bank, fue asesinado en el estacionamiento, de su oficina de Berlín.
İstihbarat geldi. 12 saat önce Dreiden Bankası'nın başkanı,.. ... Johannes Gathrid, Berlin bürosunun garajında öldürülmüş.
Pon un millón de dólares en el Banco Nacional de Gran Caimán número de cuenta 489-27-63.
1 miyon Doları Grand Caymans National Bank'a havale et, hesap no 489-27-63.
Golden Beach Bank Trust.
- Golden Beach Bankacılık ve Yatırım.
¿ Golden Beach Bank Trust?
- Golden Beach Bankacılık ve Yatırım.
Vigilen el Golden Beach Bank Trust.
Golden Beach Bankacılık ve Yatırım'da asayiş kontrolü yapılmasını istiyorum.
Disparos en el Golden Beach Bank.
Golden State Bankası'ndan silah sesleri geliyor.
Entre mi amigo en el banco Eastline y yo, teníamos un montón de tierra en la magnífica familia Kern.
Eastline Bank'taki arkadaşlarım ile ben muhteşem Kern ailesinin pek çok kirli çamaşırını biliyorduk.
Ahí está el banco de Elihu Yale.
Şurada Elihu Yale bankı var.
Es el banco equivocado.
Bu yanlış bank.
- Genial. Cuántas lecciones sobre bancos aburridos le diste?
- Kaç tane sıkıcı bank dersi verdin?
- Jefe de Seguridad del Moores Bank.
Moores Banka'sında güvenlik müdürüyüm.
Sam Richards hasta ahora a golpeado 4 sucursales del Moores Bank.
Sam Richards, Moores Bank'ın dört şubesini soydu.
¿ Cual es la tasa de interés del Banco de Inglaterra? ¿ 3.5 %?
Bank of England'ın faiz oranı % 3.5 mu?
Es una banca.
Burada bank var.
Tengo un apartamento maravilloso en el Left Bank pero lo están remodelando, nos quedaríamos en el Plaza Athénée.
Nehrin sol kıyısında güzel bir dairem var, ama tekrar dekore ediliyor, Plaza Athenée'de kalacağız.
El café NFT en South Bank.
South Bank'taki NFT Kafe'de.
La llamada de Adam provenía de South Bank.
Adam South Bank'tan aramış.
Un banco, exacto....
Evet, bir bank almıştım...
Por qué no "Tomamos" ¿ El área detrás de ese banco?
Neden bankın arkasındaki alanda "geri alma" eylemi yapmıyoruz?
Los de emergencias lo hallaron en una casa en la calle Bank.
Telsizle söylediler, onu Bank Street'deki bir evde bulmuşlar.
Dijo que te disparó su ex, por celos, en la calle Bank.
Bank Street'de eski kocası tarafından vurulduğunu söyledi.
¿ Conoces a alguien que vive en la calle Bank?
Bank Street'de yaşayan birini tanıyor musun?
No hay calle Bank. ¿ Estás segura de que fui yo quien te pidió ayuda?
Bank Street yok. Dün benim yardım istediğimden emin misin?
- Bien lejos de la calle Bank.
- Bank Street'den 3 mil uzakta.
Vivo en la calle Bank.
Bank Street'de yaşıyorum.
- ¿ Dijiste la calle Bank?
- Bank Street mi dedin?
Estás haciendo todo lo necesario alejando a Harrison de la calle Bank.
Harrison'u Bank Street'ten uzak tutacak her şeyi yapıyorsun.
Tú dijiste que me mantuviera lejos de la calle Bank y no habría balas. Oye, todavía no vimos la luz del día.
Hey, hala düze çıkmadık, Harr.
- Sí, al 95.
- Evet, 95 Bank Street.
Vive en la calle Bank.
Bank Street'te yaşıyor.