Translate.vc / испанский → турецкий / Bigfoot
Bigfoot перевод на турецкий
161 параллельный перевод
¡ Bigfoot!
Bigfoot!
No sé, Bigfoot.
Bilemiyorum Bigfoot.
Buscaré las reses de Flatiron que mencionó Bigfoot.
Bigfoot'un sözünü ettiği Flatiron çiftliği var.
Bigfoot, dile al capitán que el tren ya ha pasado.
Bigfoot, Yüzbaşı'ya trenin buradan geçtiğini söyle.
Tal vez el Bigfoot.
Bu belki de bir Koca Ayak.
¿ Un bigfoot?
Koça ayak gibi mi?
¿ Bigfoot?
Koça ayak mı?
Ahora, sé en el negocio de los zapatos $ 10,000 son como Bigfoot.
Biliyorum ayakkabı işinde on bin dolar Koca Ayak gibi bir şeydir.
No tendríamos nuestra horca Ni un cepo reluciente para Bigfoot
Darağaçlarımız ya da Koca Ayak tuzağımız olmazdı...
El Monstruo del Lago Ness, Bigfoot, el Hombre de las Nieves...
Lock Ness, Koca Ayak. Kar adamı.
Cuando le desterraron, Bigfoot se hizo un enorme pañal de hiedra venenosa.
Dostum koca ayak kovulduğu zaman zehirli sarmaşıktan, kocaman bir çocuk bezi hazırladı.
Es como si E.T. haya tenido sexo con Pie Grande.
E.T. ile Bigfoot'un yavrusu gibi.
"Pie Grande" tiene testigos oculares.
Bigfoot'un görgü tanıkları var.
- Me refiero al ruido de Bigfoot.
- Ben Koca Ayak'ın çıkardığı sesten bahsettim.
¡ No me digas que crees que existe el Bigfoot, lerdo parlanchín!
Bana Koca Ayak'a inandığını söyleme, seni abuk sabuk konuşan alık.
Bigfoot es mi héroe.
Koca Ayak benim kahramanım.
Como estamos en la gran reserva forestal de Bigfoot les pondré una película sobre Bigfoot mientras hago unas llamadas.
Bu alan Koca Ayakları koruma alanı olduğundan ben birkaç telefon görüşmesi yaparken Koca Ayakla ilgili kısa bir filmle başlayacağız.
Bigfoot, un misterio en peligro.
Koca Ayak. Yok olma tehlikesindeki gizem.
En los espesos bosques de la costa noroeste del Pacífico habita "tal vez" el extraño y hermoso ser conocido como Bigfoot.
Pasifiğin kuzeybatısındaki yoğun ormanlarda büyük ayak adıyla tanınan tuhaf ve güzel yaratık yaşar.
Bigfoot juega un papel en el ecosistema, suponiendo que exista.
Koca Ayak ekosistemin çok önemli bir parçasıdır.
¡ Bobadas! ¡ Tráigame una bolsa de excrementos de Bigfoot!
Bana Koca Ayak'ın bir çanta dolusu dışkısını getirin ya da çenenizi kapatın.
Tengo excrementos de uno que vio a Bigfoot.
Onu gören birinin dışkıları var.
¡ Es Bigfoot!
Bu Koca Ayak.
Yo vi a Bigfoot aplastando coches en la feria del condado.
Koca Ayak'ı fuarda arabaları ezerken gördüm.
A quien vio es a Bigfoot, el camión monstruo pero gracias por su estupenda pregunta.
Gördüğünüz şey canavar kamyondu. Ama bu harika soru için teşekkürler.
Eso saldría carísimo y la mayoría de la gente en Bigfoot está en la ruina.
Bu çok pahalı olur ve Koca Ayak'a inanan birçok insan beş parasız.
¡ Bigfoot!
Koca Ayak.
¿ Bigfoot?
Koca Ayak?
¡ Bigfoot!
Koca Ayak!
Bigfoot, ¿ eres tú?
Koca Ayak? Sen misin?
Yo no soy como los demás, Bigfoot.
Ben diğerleri gibi değilim Koca Ayak.
- En el bosque, iba andando buscando a Bigfoot, cuando unos extraterrestres me absorbieron.
- Ormanda. Yürüyordum. Koca Ayak'ı arıyordum.
¡ No puedo creer que esté viendo a Bigfoot!
Koca Ayak'ı gördüğüme inanamıyorum.
Estaremos apuntando a Bigfoot.
Biz de hortlağı vururuz.
Vale. Marshall nunca ha ido a la costa noroeste del Pacífico porque le da miedo el Bigfoot. Seattle.
Tamam.
No me asusta el Bigfoot, sólo creo que todos deberíamos estar alerta.
Kahretsin, çok iyisin. Kocaayak'tan korkmuyorum, Sadece dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum.
Se llama "Sirena de un sólo brazo que es mitad unicornio con Bigfoot". Guau.
Adı "Bir Parçası Tek Boynuzlu At Olan Tek Kollu Deniz Kızı, Koca Ayakla".
¿ Goblins en el metro, Bigfoot en el centro comercial, ese tipo de cosas?
Metroda ecinniler, alış veriş merkezinde koca ayak, O tür bir şey mi?
Si te consuela, el yeti es un bulo.
Eğer seni rahat hissettirecekse Bigfoot gerçek değil.
Éste es Bigfoot.
Bu kocaayak.
Vamos a ir a tu cabana, agarrar el mapa e ir por Bigfoot.
Tamam, kulübene gider, haritayı alır, sonra da kocaayağı buluruz.
Vamos a filmar 5 programas de camino y vamos a culminar con el primer video del legendario Bigfoot.
Yoldayken beş tane program çekeceğiz. Sonra da bunları efsanevi kocaayak görüntüleri ile satışa koyacağız.
Será un buen programa camino al país de Bigfoot.
Bu, kocaayak şehrine giderkenki program için harika olacak.
Voy a encontrar el mapa, y vas a encontrar a Bigfoot antes que ese degenerado.
Size o haritayı bulacağım, ve sizde kocaayağı o yozlaşmış, sapık pislikten önce bulacaksınız.
¿ Te sabes el nombre de Bigfoot?
Kocaayağın ismini biliyor musun?
Si alguien te puede ayudar a dar con Bigfoot, es Gus Hayden.
Bu pisliklerden önce o kocaayağı bulmanıza yardım edecek birisi varsa... o da Gus Hayden'dir.
Vamos a buscar a Bigfoot.
Gidip şu kocaayağı bulalım.
Con ese mapa y mi habilidad para sobrevivir en la jungla, les puedo ayudar a encontrar a Bigfoot.
O harita ve benim ormanı tanıma yeteneklerim ile... bütün olanlardan sonra belki de sizin şu kocaayağı bulabiliriz.
! Y seguro Pierson encontró la cueva de Bigfoot hace días!
Pierson'un da kocaayağın mağarasını günler önce bulduğundan eminim.
Don "Estoy Deprimido, Pierson Va A Encontrar A Bigfoot Primero".
Bay Çok Üzgünüm, Pierson Kocaayağı bizden önce bulacak.
¿ El Bigfoot?
Koca Ayak mı?