Translate.vc / испанский → турецкий / Caps
Caps перевод на турецкий
59 параллельный перевод
Scott T. Blocked caps.
4B sınıfı çıkar.
Caps sobre, por favor!
Kepleri takın, lütfen.
Todos van al bar que hay al final de la calle. ¿ Cómo se llama?
Herkes caddenin sonundaki şu Caps Bar'a gitti.
Vamos a Caps, en la esquina de la 17º y Vermont.
Hey, 17. Cadde ve Vermont'un köşesindeki Caps Bar'a gideceğiz ;
[Cantant] Acabareu amb els caps aixefats!
Lanet kafalarınızı alıp gebereceksiniz.
Si paga él, tráeme caramelos.
Eğer o ödüyorsa benim için biraz Sno-Caps al.
Llévame al "Place" esta noche, donde las gorras de lana se usan ajustadas. Y los tipos en chaquetas con capuchón... olvidan que son blancos.
Take me out to place tonight where the wallnet caps are tight and the guys in hooded sweatshirts have forgotten that they're white
Bucear en la Gran Barrera de Coral. Viajar en el Expreso de Oriente. Vivir en la Costa Amalfitana sin más que una motocicleta y una mochila.
Büyük Mercan Resifi'ne dalmak, Doğu Ekspresi'ne binmek sadece bir motosiklet ve çantayla Amalfi Sahili'nde gezmek Otel Du Caps'ın balkonunda bir yabancıyı öpmek.
¿ "Besar a una desconocida en el balcón del Hotel Du Cap"?
Otel Du Caps'ın balkonunda bir yabancıyı öpmek mi?
¡ Preste atención, caps!
Dikkatli olun, ufaklıklar!
Richard le dijo a la Nueva Christine que él y yo íbamos a ir al cine, y luego ella me llamó porque quería que él le llevara unos Sno-caps [chocolatina]
Richard, Christine'e film izleyeceğimizi söyledi, daha sonra Christine, Richard'a şekerleme istediğini söylemem için beni aradı.
Odio los Sno-Caps.
Oh, şekerlemeden nefret ederim.
Prometimos al concejal Sanchez que esta tarde revisarías sus iniciativas sobre la estrategia de la policía.
- Aza Sanchez'e de bugün CAPS girişim işine bakacağına söz verdim.
Bueno, el concejal Sánchez quería discutir sus iniciativas de estrategia alternativa de la policía de Chicago CAPS.
Aza Sanchez yeni CAPS girişimlerini konuşmak istedi.
Le dije que tenías la reunión de CAPS.
CAPS toplantın olduğunu söyledim.
Y te conseguí esos Sno-Caps.
Ben de sana kurabiye ısmarlamıştım.
- Ella quiere Sno-Caps.
- Kurabiyeleri seviyor.
Todos los dulces Sno-caps que puedas comer.
- Tüm kurabiyeleri yiyebilirsin.
Creo que lo más interesante de ella, es como se puede ver memes evolucionan.
Bence ilginç olan şey caps'lerin nasıl geliştiğiniz görmeniz.
Un meme es, básicamente, sólo una idea.
Her caps temelde bir fikir belirtiyor.
Nombre a cualquier meme de los ultimos 6 años y te apuesto, o su primera aparicio fue en 4chan o estaba en 4chan al menos una de sus primeras revisiones que llegó a ser lo que era, estaba en 4chan.
6 yıl içinde yapılmış her caps için iddiaya girerimki. Ya ilk olarak 4chan'de yayınlanmıştır. Yada onun ilk versiyonları 4chan'de yayınlanmıştır.
Bueno, tus partes son más como Sno-Caps, pero continua.
Senin göğüslerin daha çok eti puf gibi ama neyse devam et.
El número 5 ha jugado en el FC Kaps hace cuatro años.
5 numara dört yil önce FC Caps'ta oynuyordu. Onun antrenörüydüm.
You caps están exactamente donde estábamos hace tres años...
Siz ahbaplar tam olarak bizim üç yıl önceki yerimizdesiniz...
Soy como un meme. ¿ Sabes lo que es un meme?
İnternet caps'i gibi oldum. Caps'in ne olduğunu biliyor musun?
Soy un meme.
Caps'im resmen.
Soy un maldito memé.
- Caps'im anasını satayım.
Y sentarse en la oscuridad, comiendo sno-caps no es como quiero vivir la mía.
Ve karanlıkta oturup, şekerleme yemek... ben hayatımı bu şekilde geçirmek istemiyorum.
De hecho no dibujo muy bien, más bien son figuras de palo con guiones ingeniosos.
Ve aslında çizmiyorum, caps yapıyorum.
Un intento de guiones ingeniosos.
Caps yapmaya ÇALIŞIYORUM.
"Foto rara. SMH."
"garip caps, swf."
En el cine tenía que llevar palomitas, refrescos y Sno-Caps.
Filmlerde patlamış mısır, kola ve Sno-Caps alırdı.
¿ Dónde demonios está la tecla de bloqueo de mayúsculas?
"Caps lock" nerede?
Alguien la convirtió en un meme.
Birisi caps yapmış.
¿ Un meme-mamal?
Caps mi yapmış?
Tal vez salga en los blogs. - Tal vez hagan un meme...
Belki bloglarda paylaşılır, belki biri caps'ini yapar ama...
Un delincuente de poca monta entra en una comisaría confiesa haber dado muerte a su novia y luego se ahorca.
Çapsız gangsterin teki bir karakola geliyor, sevgilisini öldürdüğünü söyleyip kendini ele veriyor ve sonra da intihar ediyor.
¿ Caps?
Ben Aaronlar'a gideceğim.
No puedo creer que él no haga nada mejor que invocar temas legales y salvar culpables.
Ama Edward Dodd'un çapsız hergeleleri kurtarmak için yüce hukuki kavramlara... Sığınmaktan başka yapacak işi olmadığına inanamıyorum.
Entonces vi esta cura para el alcoholismo en la revista'Lilly'.
Daha sonra gördüm ki bu tedavi Lily dergisindeki çapsız hergelelerin uydurmasıymış.
A menos que seas un imbécil.
Ya da tam bir çapsız değilsen.
- ¡ Sonny Boy Williamson!
Eskinin çapsız boksörleri mi?
Es porque tu piensas en pequeño, Mosquito Tu tienes un pequeñito cerebro de mosquito.
Çapsız düşündüğün için oluyor bunlar, Sivrisinek.
Vine desde la oficina central de la NSA a hacer una comprobación SIGINT aleatoria... y me topé con este pequeño desastre que tiene aquí.
Buraya muharebe istihbarat teftişi yapmaya NSA karargahından gelmiştim ki kucağımda bu çapsızlığınızın neden olduğu felaketi buluverdim!
No es para nada de su calibre.
Çapsızın tekiydi.
Oye, aléjate, cuello lápiz.
Yürü git be, çapsız.
Eso es una versión cutre y mala del vaso medio lleno.
- "Bardağın yarısı dolu" tesellisinin çok daha çapsız bir türevi bu.
perdedores!
Çapsız herifler!
¿ Qué? ¿ Qué es eso? Maime...
meme ( caps ) yapmışlar o da ne me... me im.. me-me m-e-m-e
Ya que mi maldito viejo está viendo.
Çapsız peder izliyor sonuçta.
¿ Tú le hiciste esto a esta ciudad?
Şehri yıkan çapsız sen misin?