Translate.vc / испанский → турецкий / Coolidge
Coolidge перевод на турецкий
164 параллельный перевод
Sería mejor que fuese a casa y mandase un telegrama a Coolidge para avisarle.
Belki de eve gidip Coolidge'in etrafına tel çektirsem daha iyi olur.
Se me olvidó. Dije que Coolidge fue el primer presidente.
Calvin Coolidge ilk başkan dedim.
Yo gano más dinero que ¡ que el mismo presidente Coolidge ambos dos juntos!
Neden, ben çok para kazanıyorum Calvin Coolidge'den bile daha çok kazanıyorum.
El abuelo era el guardaespaldas del Presidente Coolidge.
Büyükbabam Başkan Coolidge'in muhafızıydı.
Para beneficio del Tribunal he preparado una citación emplazando al presidente Coolitge a comparecer ante este Tribunal y a declarar según su conocimiento personal de los hechos de este caso.
Mahkemenin selameti açısından, Bu duruşma başlamadan önce dosyayla ilgili bilgilerinden... faydalanmak amacıyla Başkan Coolidge'ın tanıklığını... talep eden bir dilekçe hazırladım.
Qué desilusión, creí que sería el presidente Coolitge.
Rahatsız etmiyorum umarım. Coolidge'ı bekliyordum
Ese asunto de Coolitge les tiene intrigados a todos.
Coolidge ismi onları deliye döndürdü.
La defensa desea agradecer al Sr. Coolitge su amable consideración hacia nuestra propuesta.
Savunma Bay Coolidge'a... çağrımızı dikkate aldığı için teşekkür etmeli.
Dele recuerdos a su presidente y a la Sra. Coolidge.
Başkanınıza sevgilerimi iletin. Bn. Coolidge'e de.
¿ No sabe que beber es pecado y va contra el presidente Coolidge?
! İçki içmenin Coolidge yasalarına göre günah olduğunu bilmiyor musun?
Usted acá está luchando contra un sistema... que representa el presidente Coolidge el Juez Thayer, el gobernador hasta el último guardia de esta prisión
Siz sisteme karşı savaşıyorsunuz... Yani Başkan Coolidge, Yargıç Thayer, Vali hapishanedeki her gardiyana karşı...
ése es el colegio Calvin Coolidge.
Şu Calvin Coolidge Ortaokulu.
Me llamo Wade Coolidge. ¿ Y tú?
Benim adım Wade Coolidge. Seninki nedir?
Coolidge suspende la huelga de la policía de Boston...
Coolidge'in, Boston polisinin grevini dağıtması,
Presentan el Grammy de este año a la mejor interpretación por una cantante femenina Rita Coolidge y Tony Orlando.
Bu yılın en iyi kadın şarkıcısı Grammy Ödülü'nü vermek için sahnede Rita Coolidge ve Tony Orlando.
Como decía, nuestro magnífico director de la escuela Ralph Waldo Emerson, el Sr. Walter Coolidge.
Ralph Waldo Emerson lisesi müdürü
Se trata de nuestro querido director, Sr. Walter Coolidge.
Saygıdeğer okul müdürümüz, Bay Walter Coolidge.
Oiga, Coolidge, ¿ se afeitó con un hacha?
Selam, Coolidge, baltayla traşı denedin mi?
Cuando quiera, Sr. Coolidge.
Ne zaman isterseniz, Bay. Coolidge.
Hablaba maravillas de Coolidge y del partido republicano con su acento de clase alta de Boston.
Coolidge ve Cumhuriyetçi Parti'den söz ederken hayranlığı gizleyemeyen... sesi üst tabakadan Bostonlularınki gibidir.
En Washington, D.C., le presentan a Calvin Coolidge y a Herbert Hoover.
Washington, D.C.'de, Calvin Coolidge ve... Herbert Hoover ile tanıştırılır.
AQUI SE CONSTRUIRA LA FACULTAD DE ADMINISTRACION... DE EMPRESAS MELON Como Calvin Coolidge dijo : " Los negocios de EE.
Calvin Coolidge bir keresinde demiş ki : "Amerika'nın işi iştir."
" identifica a la oficial Brecken-Coolidge como su atacante.
" Polis şefi Brecken-Coolidge'i saldırganı olarak teşhir eder.
" Todos miran con furia a la amable oficial Coolidge.
" Her şey nazik polis şefi Coolidge için karanlık görünür.
BACHILLERATO COOLIDGE.
Coolidge Lisesi
- ¿ A Calvin Coolidge?
- Calvin Coolidge'le mi?
- ¿ Al presidente? - Sí, a Calvin Coolidge.
- Bizim başkanla mı?
- ¿ Al Sr. Coolidge? - Sí.
- Evet, Calvin Coolidge?
Trabaja en el Instituto Coolidge.
Uzun rakamlar alanında uzman.
¡ Sr Coolidge, por favor, Tiene que hacer la carrera de nuevo!
Bu yarışı tekrar etmelisiniz Bay Coolidge.
Sr Coolidge... ¿ quien es el otro hombre junto a mi padre, en la foto?
Babamın yanındaki diğer adam kim, Bay Coolidge?
- Sr Coolidge, muchas gracias.
- Teşekkür ederim.
Muchas Gracias, Sr Coolidge.
Teşekkür ederim.
Sr Coolidge, he estado mirando corredores de bobsled desde que tenía doce años.
12 yaşından beri kızaklarla içiçeyim.
Si y me hizo separar la Suit matrimonial del Hotel Coolidge.
Evet, efendim. Bana Coolidge Hotel'deki balayı suitlerine baktırdı.
Si hubiera sido yo el que... hubiera quedado ahí... el Mayor Coolidge estaría hablando con mi hijo... Jim.
Hayatta kalamayan ben olsaydım Binbaşı Coolidge şimdi oğlum Jim'le konuşuyor olurdu.
Lo compró el soldado raso Erine Coolidge cuando salió para París.
Paris'e yelken açtığı gün Piyade Eri Erine Coolidge satın almıştı bunu.
Y ahí estuvo... hasta que el país llamó a tu abuelo, Dane Coolidge, para... ir a pelear contra los alemanes de nuevo.
Ta ki büyük baban Dane Coolidge Almanlarla savaşmak için ülkesi tarafından çağrılana kadar.
Coolidge salió corriendo, a pesar de haber ganado. ¿ Habrá sabido...
Coolidge şu ana kadarki galip boksçuların hepsinden çok daha hızlı bir şekilde ringi terk etti.
Calvin Coolidge.
Calvin Coolidge.
Coolidge. Hazme un favor, vete a comer algo.
Coolidge, bana bir iyilik yap.
¿ Eso os dijo Coolidge?
Coolidge mi bunu size anlattı?
¿ Ya estás contento, Coolidge?
Mutlu musun, Coolidge?
Deberíais abrir un autoservicio.
Bence Coolidge ile sen konuşma işini otamatiğe bağlamışsınız.
Has perdido, Coolidge.
Sen kaybettin, Coolidge.
Escúchame. No vas a venir conmigo.
Şimdi, beni dinle Coolidge, benimle gelmiyorsun.
Coolidge... Toma esto.
Biliyor musun, Coolidge...
Naciste cuando Calvin Coolidge era presidente de América.
Calvin... uh, Coolidge Amerika başkanıyken uh, doğmuştun.
Ese fue Coolidge, Papá. Su padre pasaba hambre.
Babası açtı.
Johnson, Roosevelt, Taft, Wilson, Harding
Wilson, Harding, Coolidge, Truman, Eisenhower...
Coolidge, Hoover, Truman, Eisenhower
Deli o.