Translate.vc / испанский → турецкий / Damián
Damián перевод на турецкий
711 параллельный перевод
Pero, ella va al San Damián, el mejor instituto de Roma, el más caro.
Roma'daki en iyi okula gidiyor. Bir servete mal oluyor.
¿ El padre Damián de los leprosos?
Kendini cüzamlılara adamış Damien mı?
Y el Padre Damián miró al leproso y penso que era su hermano.
Ve Peder Damien aynı kardeşiymiş gibi baktı cüzamlıya.
Bueno, suena terrible, lo sé pero con ese acto desinteresado, el Padre Damián le dio al leproso algo valioso.
Kulağa korkunç geliyor, biliyorum. Ama o kişisel eylem ile... Peder Damien o cüzamlıya çok kıymetli bir şey verdi.
- San Damián, ruega por nosotros.
- Aziz Ignatius, bizim için dua et.
¡ Ah sí! Los que cometieron ese atentado en la iglesia de San Damián.
Saint Damian bombalamasının ardında onlar vardı.
Esta mañana temprano, un sacerdote, Stuart Diller pastor de la Iglesia de San Damián, voló los interruptores de los circuitos principales de las líneas telefónicas del centro al oeste de los Ángeles.
bugün akşam erken saatlerde, Peder Stuart Diller Aziz Damien kilisesi baş rahibi, batı Los Angeles'teki telefon hatları operasyonları şefliğindeki ana bağlantı devrelerini havaya uçurdu.
Oigan, están asustando a Damián.
! - Sessiz ol! Damien'i korkutacaksın!
Ni Comunidad de San Antonio, ni la de San Juan ni tampoco la de San Cosme y Damián, San, todas se negaron y... sin embargo, la responsabilidad... debería ser suya.
Aziz Anthony, Aziz John, Aziz Cosma ve Aziz Damiano Cemaatleri, hepsi reddetti ve vebali onların üzerlerine.
Mark Damián DeGrunwald, casi 32 años de edad, nacido Budleigh Salterton, bajo el signo de Capricornio.
Mark Damián DeGrunwald, geleck doğumgünümde 32 olacağım, Budleigh Salterton'da doğdum, Akrep burcuyum.
Pedro Damián...
Peter Damian...
- No, Damián.
- Hayır, Damien.
Le decía a Damián que acabas de salvarme la vida, carajo. - ¿ De verdad?
Az önce Damian'a hayatımı nasıl kurtardığını anlatıyordum.
- Perdón, te presento a mi amigo, Damián.
- Kurtardım mı? - Affedersin. Bu sevgilim Damian.
Utilizo el término "amigo" a la ligera, ya que Damián es homosexual, obvio.
Sevgilim terimini çok rahat kullandım çünkü homoseksüel.
Sacrifiqué a Damián por ti.
Damian'ı senin için feda ettim.
- Ayer George Damian me consiguio un trabajo como cargador en su barco
- Dün, Damian George, bana gemisinde iş verdi.. - Bu iyi..
El nombre del barco es Damian.
Teknenin ismi Damian.
Hablo del pesquero Damian.
Burası Damian teknesi.
Damian, su transmisión se está cortando.
Damian'a bağlantımız kopuyor.
Adelante, Damian.
Devam er, Damian.
Habla el pesquero Damian.
Burası Damian Trolü.
Habla el pesquero Damian.
Burası Damian trolü.
El Damian debe estar registrado en el Departamento de Pesca.
Damian mutlaka bakanlık dosyalarında kayıtlı olmalı.
Registro de Damian.
Damian teknesinin ruhsatı.
El Damian debe haber regresado temprano esta mañana.
Damian bu sabah erken saatlerde limana varmış olmalı.
Así que ahora tengo a Damian y...
Şimdi Damian bana kaldı ve...
Solamente dice, "Ellen y Damian se besan."
Sadece "Ellen ve Damian öpüşür" yazıyor.
Entra carretilla. Damian, te vuelves hacia la cama. ¿ Correcto?
Dolly girecek, Damian, sen yatağa yaklaşacaksın.
¿ Qué tal si Damian usara un parche en el ojo como Lobo?
Damian'ın Wolf gibi göz bandı olsa nasıl olur?
Realmente siento que es algo que Damian haría :
Gerçekten bunu Damian'ın yapacağı bir şey gibi hissediyorum.
Ellen, Damian, hablemos un momento.
Ellen, Damian... Biraz konuşalım.
¿ entonces no tendría sentido un primer plano de Damian, y ella desde su lejanía?
Peki o "uzaktan" derken Damian'ı yakın görsek iyi olmaz mı?
Damian, ¿ estás en tu nueva marca?
Damian, yeni yerini buldun mu?
Primer plano de Damian, Ellen en el fondo...
Damian'a yakın çekim, Ellen arkada...
Creo que tienes mucho más que decir, Damian.
Bence, söyleyeceğin daha çok şey var, Damian.
Dilo de todos modos, Damian.
Yine de söyle, Damian.
Recuerda, mañana te casarás con Damian.
Unutma, yarın Damian'la evleniyorsun.
Estamos hablando de 300 mil, Damian.
Burada 300.000 sterlinden bahsediyoruz, Damian.
Y tú eres un buen chico, Damian.
Sen iyi bir çocuksun, Damian.
Para revisar bien este acto, está presente con nosotros el hermano Simon Damian.
yaptıklarından dolayı mahkeme Simon Damian'ı sorumlu tutuyor.
Simon Damian.
Simon Damian.
¿ Que es lo que el hermano de Damian le dijo?
şeytan kardeşin sana ne söylemişti?
El pequeño Damian.
Küçük Damian.
¡ Tu papá es Damian Drake!
Baban Damian Drake.
¿ Una película de espías nueva?
Yeni bir Damian Drake filmi mi?
Parece que el hijo de Damian Drake sabe del Mono Azul y va camino a Las Vegas.
Damian Drake'in oğlu sanırım Mavi Maymundan haberdar... ve Las Vegas'a doğru yol alıyor.
Éste es el coche de Damian Drake...
Bu Damian Drake'in arabası...
Dusty Tails cantó el tema de seis películas de Drake, ¿ sabías?
Dusty'nin 6 Damian Drake film şarkısını söylediğini biliyor muydun?
- ¿ Tu papá es Damian Drake?
- Baban Damian Drake mi?
Yo soy el hijo de Damian Drake, D.J.
- Ben Damian Drake'in oğluyum. - Ne?