Translate.vc / испанский → турецкий / Daybreak
Daybreak перевод на турецкий
34 параллельный перевод
de "Daybreak Express" de D.A. Pennebaker
D.A. Pennebaker'ın "Daybreak Express" inden
Hotel Dale Daybreak.
"Dale - Daybreak Oteli."
"Day Break" es una buena cancion.
"Daybreak" güzel şarkı.
Sí, aquí "Amanecer".
Evet, ben Daybreak.
"Al menos no somos Amanecer"
"En azından bir Daybreak'te değiliz."
Está bien. ¿ Amanecer es un programa pésimo?
Tamam. Daybreak boktan bir şov mu?
¡ Sólo necesita a alguien que crea en ella... que entienda el valor de una plataforma nacional... y que sepa que ninguna noticia es insignificante!
Daybreak, ona inanan kişilere muhtaç. Ulusal platformun haber için paha biçilemez bir kaynak olduğunu ve kitlelere ulaşmak için hiçbir haberin çok büyük ya da çok küçük olmadığını bilen birine.
Las instalaciones son anticuadas.
Daybreak'in tesisleri eskidi.
Amanecer necesita lo mismo que yo... alguien que cree que puede tener éxito.
Benim neye ihtiyacım varsa, Daybreak'in de ona ihtiyacı var. Başarılı olabileceğine inanan birine.
Acompáñenos mañana Gracias por dedicarle su mañana a Amanecer.
Lütfen yarın da bizimle olun. Sabahınızı Daybreak'te geçirdiğiniz için... -... teşekkür ederiz.
¿ Va a pedir empleo en Amanecer?
- Kendinize iyi bakın. - Daybreak için mülakata mı geldin? - Hoşça kalın.
Bienvenida a Amanecer...
- Hayır... - Daybreak'e hoş geldin.
Soy la productora de Amanecer Necesitamos un nuevo conductor.
Daybreak'in yapımcısıyım ve bir sunucu arıyoruz.
¡ Por Dios, Amanecer!
Daybreak'miş.
Mike Pomeroy, IBS le ofrece el puesto de conductor de Amanecer...
Mike Pomeroy, IBS kanalı size Daybreak'in yardımcı sunucu pozisyonunu teklif ediyor.
Esto y más a continuación en Amanecer.
Bu ve daha çoğu Daybreak'de.
Bienvenidos nuevamente.
Daybreak'e hoş geldiniz.
Pronto en Amanecer, un periodista legendario...
Tüm zamanların en efsane gazetecilerinden biri yakında Daybreak'de.
Allá vamos.
- Ve... Geçiyoruz. -... hepsi birazdan Daybreak'te olacak.
Antes de empezar, hoy es un momento histórico en Amanecer.
Başlamadan önce şunu söyleyeyim, bugün Daybreak'te tarihi bir an yaşıyoruz.
Mañana les enseñaremos ocho cosas que pueden hacer con patatas.
Daybreak'te yarın, patatesle yapabileceğinizi bilmediğiniz sekiz yeni şey göstereceğiz.
Bienvenido a la familia de Amanecer, Mike.
Daybreak ailesine hoş geldin, Mike.
Quebró a la última productora de Amanecer... la suerte que es tener estos trabajos y que los podemos perder...
Sonuncu Daybreak yapımcısını çıldırttı. ... bu işe sahip olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu... -... ama ne kadar çabuk kaybedebileceğimizi.
Bienvenidos de nuevo Ahora, con el clima...
Daybreak'e tekrar hoş geldiniz. Hava durumunu bize özetleyebilmesi için...
Quita el teleimpresor, entra música y disuelve al logo.
- Kayan yazıları kaldır, müziği gir... - Az sonra Daybreak ile karşınızda olacağız.
Mike Pomeroy, Amanecer.
Mike Pomeroy, Daybreak.
Sí, digo... En Amanecer todos están empezando a llevarse bien.
- Yani demek istediğim Daybreak'de her şey yolunda gitmeye başladı.
Amanecer ya se volvió una familia.
Daybreak tam bir aile gibi.
Estamos muy impresionados con lo que hiciste con Amanecer...
Daybreak de gösterdiğin başarıdan oldukça etkilendik.
- Bienvenidos nuevamente - ¿ Qué pasa?
- Daybreak'e hoş geldiniz. - Neler oluyor?
Esta mañana vi un catálogo de mentiras acerca de mi aerolínea en un programa llamado'Daybreak'.
Şafak isimli programda bu sabah havayolu şirketim hakkında türlü yalanlar atıldı.
Habla Neil el verdadero con tubos de acero, firmando con los sonidos suaves de la madrugada.
Ben çelikten borularıyla, Daybreak'in yumuşak müziğiyle yayını bitiren Asıl Neal.
Bandas fusión de jazz y rock en Nueva York, una llamada Daybreak.
.. jazz-rock fusion grupları. New York'ta, Daybreak adında bir..
Soy la productora de Amanecer...
"Daybreak" programının yapımcısıyım ve sizi şovumuzda görmeyi çok isterim.