Translate.vc / испанский → турецкий / Fort
Fort перевод на турецкий
1,976 параллельный перевод
Tocaremos en el Tiger Room en Fort Wayne, Indiana... el sábado por la noche.
Fort Wayne, Indiana'da Tiger Room'da çalıyoruz. Cumartesi gecesi.
El barco está en Fort Lauderdale. Así que estaremos allí en la mañana.
Şey Fort Lauderdale, yani sabaha karşı orada olmamız gerekiyor.
Usted están en Fort Jackson!
Jackson Askeri üssüne geldiniz.
Ella seguira su entrenamiento aqui en Fort Jackson
Jackson Askeri üssündeki eğitimlerinizi denetleyecek.
He servido con orgullo como sargento en Fort Benning.
Benning üssünde çavuş olarak gururla hizmet ettim.
La operadora rastreo la llamada y viene de Fort Jackson
Arama yapılan operatörün izini sürdüm.
Parece Fort Knox.
Oraya Fort Knox kuruyorlar.
Ay mami, no existe lugar como "Fort Lauderdale"
Anneciğim, "Fort Lauderdale" gibi bir yer yoktur
Sí Fort Lauderdale, no era nuestro destino,.. ¡ ahora lo será!
Eğer Fort Lauderdale bugünki seyahat planınızda yoksa artık var!
Griff y Jarod, ¿ irán también a Florida para ligar?
Peki Griff ve Jarod, sizde bu kızlar gibi Fort Lauderdaleye mi gideceksiniz?
Solo quiero asegurarme que ustedes tengan unas fabulosas actividades... Que tenemos aquí en, Fort Lauderdale
Bütün bu harika aktivitelerde yeni olduğunuzdan emin olmanız için... burada güneşli Fort Lauderdaledayız, hehehe...
Bienvenidos a Fort Lauderdale
Fort Lauderdalea Hoşgeldiniz
En toda mi vida, nunca tuve dudas sobre mí, ni por un segundo... Entonces vine a Fort Lauderdale
Bütün hayatım boyunca kendimden hiç şüpheetmedim, bir saniye bile Fort Lauderdale a gelene kadar.
Fort Lauderdale.
Fort Lauderdale.
Ya lo sé, pero estoy varada en un parador, en Fort Lauderdale.
Pekala, biliyorum, ama Fort Lauderdale'deki bir motelde sıkıştım kaldım.
Tu hermano todavía está en Fort Lauderdale, sabes.
Kardeşin hala Fort Lauderdale'de, biliyorsun.
Ha estado en Fort Lauderdale solo unos días.
Şimdilik sadece bir kaç gündür Fort Lauderdale'de.
Sabes, he estado despertando con sudores nocturnos desde que me enviaste a Fort Lauderdale debido a aquellos hombres armados que te perseguían, Michael.
Biliyor musun, sen beni Fort Lauderdale gönderdiğinden beri kan ter içinde uyanıyorum.... çünkü senin peşinde silahlı adamlar var, Michael.
Supuse que no me dejarías varado en Fort Lauderdale después de jugarme el pellejo por ti.
kendimi senin için tehlikeye attıktan sonra Fort Lauderdale'de beni.... terk etmeyeceğini farkettim.
- ¡ Mamá! Por favor, lo enviaste a Fort Lauderdale y lo dejaste ahí durante semanas.
Lütfen, Onu Fort Lauderdale'e gönderdin ve haftalarca orada bıraktın.
Se fue hacia el norte, porque hallaron el cuerpo de Iván en un contenedor de basura en Fort Lauderdale.
Görünüşe göre, kuzeye gitti, çünkü Ivan'ın cesedini... Fort Lauderdale'de bir çöplükte buldular..
Ayudé a un tipo rico en Fort Lauderdale... Hundí su catamarán antes que la ex esposa pudiera tomarlo.
Fort Lauderdale'de zengin birine yardım etmiştim... eski karısı elinden almadan önce, katamaranını batırmıştım.
Me mudé a Fort Greene.
Fort Greene'e taşındım.
Fort Greene, qué lindo.
Fort Greene, çok güzel.
Cuando tenía 23 años robé el banco. No lo hago todos los días.
23 yaşımdayken, Fort McLeod'da bir banka soymuştum.
Mi hijo trabaja en Fort McMurray.
Oğlum Fort McMurray'de çalışıyor.
Ese fin de semana en lugar de reparar las cercas, hizo una visita sorpresa a su hijo en Fort McMurray.
O hafta sonu tel örgüleri onarmak yerine Fran, Fort McMurray'deki oğluna sürpriz bir ziyarette bulundu.
- Dinky no las hace.
- Fort kullanmazlar.
Si esas especificaciones son exactas el lugar ha sido construido como el Fuerte Knox.
Ve görünüşe göre bu yer Fort Knox gibi inşa edilmiş.
Este material lo usan para pruebas en Fort Dietrich cuando investigan armas biológicas, para... propósitos "defensivos".
Bu Dietrich Kalesinde "savunma nedeniyle" biyolojik silahları geliştirirken test etmek için kullandıkları malzeme.
Si, pero hackear el ordenador central del distrito es algo más difícil que entrar a Fort Knox.
Evet ama okulun bilgisayar sistemine girmek Fort Knox'a girmekten biraz daha az zor.
Es como tener el Fort Apache del Bronx aquí.
Bu Bronx'taki Fort Apache gibi.
Tara Brown, Fuerte Greene, Brooklyn.
Tara Brown. Fort Greene Brooklyn'de.
Accidente en el fuerte Greene.
Fort Green'de vurup kaçma..
Sabía que algún día sería ventajoso el vivir en Jersey. Hay una fabrica de maíz acaramelado en Fort Lee.
Jersey'de yaşamamın bir gün bir yerde üstünlük sağlayacağından emindim Fort Lee'de bir soslu mısır fabrikası vardır.
¿ De West Village a Fort Lee? En pleno día, no es posible.
Gün ortasında West Village'dan Fort Lee'ye mi?
Ahora viven en un chalet de puta madre en Fort Lauderdale Comiendo tarta de cereza y tirándose a animadoras.
Şimdi Fort Lauderdale'de "yıkılan" bir bungalovda yaşıyor, kirazlı turta yiyip amigo kızları beceriyorlar.
Las cámaras de vigilancia del puente George Washington tomaron al auto en dirección oeste hacia Fort Lee.
George Washington Köprüsü'ndeki güvenlik kameraları... aracımızın Fort Lee'nin batısına doğru gitiğini tespit etmiş
- La Fortaleza, Andy Gavin's?
- The fort, Andy gavin's?
Mis primos de Fort Lauderdale están volando para conocerte así que vamos a tener que cambiar la cena a un restaurant.
Fort Lauderdale'den kuzenim seni görmek için uçakla buraya geliyor, bu yüzden yemeği restoranda yiyeceğiz.
Los primeros fundadores en Fort Pitt hicieron lo mismo.
İlk yerleşimcilerden Fort Pitt'de aynını yapmış.
Cuando nosotros podemos volver a Fort Griffith Tú mejor crees que estas en una base de confinamiento hasta que tu estes en la edad de salir fuera de casa
Şuna emin ol üsse geri döndüğümüzde, uygun yaşa gelene kadar... ev hapsinde olacaksın.
- Mi hermano quiere que invierta en un condominio en Fort Lauderdale.
- Kardeşim Fort Lauderdale'de bir daireye yatırmamı istiyor.
Era el director general del equipo de Fort Wayne de la liga D.
Arayan, D Ligi takımlarından Fort Wayne'nin genel müdürüydü.
"(... ) Lui, c'était un fort honnête gentilhomme"
- Evet, o gerçek bir beyefendiydi. - Nasıldı dediniz?
- Cállate tú, weón! ... un fort honnête gentilhomme "
O gerçek bir beyefendiydi doğrusu dedim.
Hay pacos en todas partes, es como Fort Alamo, afuera!
Her yer polis kaynıyor, dışarısı Alamo kalesi gibi.
Mayor Bill Keene, Doctor de Medicina, virólogo del Instituto de Enfermedades Infecciosas del Ejército, en Fort Detrick, Maryland.
Binbaşı Bill Keene, Tıp Doktoruyum. Maryland'da ordu araştırma merkezinde virütik hastalıklar üzerinde çalışıyorum.
Cocino para el Fuerte Lincoln, pero me pagan. Puedo irme cuando quiera.
Fort Lincoln'un aşçısıyım ama paramı alıyorum istediğim zaman gidebilirim.
Una vez que llegues al Fuerte Lincoln, quédate con ella.
Şimdi, Fort Lincoln'a ulaştığında onun yanında kal.
¿ Adam Monroe?
PINEHEARTS ŞİRKETİ FORT LEE, NEW JERSEY Adam Monroe adını?