Translate.vc / испанский → турецкий / Hans
Hans перевод на турецкий
2,151 параллельный перевод
- Dime estás sano de la cabeza?
Hans : söyle, sende varmi biraz?
Hans!
Hans!
No, se trata de Hans.
hayir, ilgili konu Hans.
Por favor, si Hans es nuestro hijo.
lütfen, Hans bizim oglumuz.
Carajo, por que tuvo que venir Hans exactamente antes de la fiesta de apertura.
milli, neden hans bu sekilde geliyor? tam da acilis partisinde.
Así que se trata de eso, no es que te interese Hans!
ha onun icin, seni ilgilendirmiyor Hans!
- Pero?
Hans : ama?
Usted debe saber que esto tampoco es fácil para Hans.
bilmek zorundasin, Hans icin kolay bir sey degildir.
Ah Hans vino a mi consultorio hace dos años.
Ahh Hans 2 sene once benim ofisime geldi.
Hans siempre me llama. Pero nunca me contó nada.
Hans beni hep oradan ariyor. ama o hic anlatmadi.
- Esto es mi hogar.
Hans : burasi benim memleketim.
Tal vez no seas el padre de Hans.
belkide Hans in babasi degilsin.
Debes decirle a Hans, que no toleras su comportamiento.
Hans a net söylemen lazim, onun davranislarina yaptiklarin tölerans degil.
Qué es lo que pensaba Hans?
Hans ne düsünüyor bu sekilde?
Hans no lo va a tener fácil.
Hans icin tekrar zor olacak.
Estupenda, esta la debemos...
Hans : bu süper, mecburuz onu..
- Qué?
Hans : ne var?
- Encontraremos un restaurante donde podamos festejar.
Hans : öyle bir topluluk bulalim ki, eglenelim.
Pero Hans, es que siempre debes imponer tu voluntad?
insan Hans, mecburmusun düsüncelerini bu kadar gerceklestirmeyi?
- No me puedes hacer eso.
Hans : bunu yapamazsin simdi.
- Como está Hans?
nasil Hans?
Dime, tu qué opinas de eso, de que Hans... en fin ya sabes...
söylermisin, ne diyorsun Hans icin,... peki biliyorsun..
Christian no es el padre de Hans.
bu Christian Hans babasi degil
- El dueño tambien es del club de tiro.
Hans : Askerlere bakicam.
Ah, Hans.
Ach Hans.
Ay, Hans.
Ach Hans.
- Te puedes imaginar eso?
Hans : bunu düsünebiliyormusun?
Hola este es el buzón de Hans Remminger.
Hallo, bu Mailbox Hans Remminger den.
Hans huyó, se fue. Entiendes?
Hans kacisa dogru gitti hala anlamiyormusun?
Qué lástima que Hans ya se haya ido.
gercekten kötü, Hans gittigi icin.
- Lo de Hans?
Hannes : hans tan mi?
Que Hans no es tu hijo.
Hans senden degil diye.
Yo soy el verdadero padre de Hans Remminger.
ben Hans Remminger in Babasiyim.
Katharina, lo siento mucho. Lo de Hans lo estuvo diciendo Vera.
Vera Hans ile dolasmis oldu.
Hans no está.
Hans burada degil.
- Díeme, donde está Hans?
Nicki : söylermisin Hans nerede?
Hans, yo nunca dije eso!
Hans, ben bunu hic söylemedim!
En el club de veteranos dicen que Hans murió el año pasado en un accidente.
HC geçen yıl bir trafik kazasında ölmüş.
Ella es una pintora expresionista abstracta, influenciada por Hans Hofmann.
O hanım bir soyut ekspresyonist ressamdır. Hans Hofmann'dan etkilenmiştir.
Lo primero que hago es cambiar mi nombre de Hans Werner a Jack Werner.
İlk işim Hans Werner olan adımı Jack Werner'e çevirmek oldu.
Se llamaba Hans Christian.
Adı Hans Christian'dı.
Hans Christian Vedel Plough.
Hans Christian Plough Vedel.
Terminaban la carrera y se ponian, "Hans, acabas de ganar. ¿ Como te sientes?"
yarış bittiğinde, "Hans, yarışı kazandın. nasıl hissediyorsun?"
Hitler y Himmler, el jefe de las SS ya se encargará de Polonia nombrando al Nazi Hans Frank Gobernador General de las provincias ocupadas quien proclama :
İki yıl sonra Kremlin'de Stalin sürgünde olan Polonya Hükümetiyle görüştü. General Sikorski kaybolmuş Leh subaylarının listesini verdi. Stalin şaşırmış gibi davranır ve araştıracağına söz verir.
Los alemanes declaran "la temporada de caza" de la Gitanos. Cientos de miles de personas fueron a campos de concentración.
Koruma Timinin başkanı, Hitler ve Himmler bundan böyle Polonya'ya Nazi adıyla Polonya'nın Genel Valisi olarak Hans Frank ilgilenecekti.
En Francia, los ataques a aumentar contra las fuerzas de ocupación, especialmente desde que los comunistas se han unido a la lucha de la resistencia
Fransa'da isgalcilere yönelik saldirilar artmaktadir. c : # 0080FF "Haydi mücadeleye, hadi bir olup Hans'i kavalim".
¿ Hans?
Hans?
Es un placer conocerlo, Sr. LaPadite soy el coronel Hans Landa, de la SS.
Tanıştığımıza memnun oldum, Mösyö Perrier LaPadite, SS Birliği'nden Albay Hans Landa.
El coronel Landa, de la SS señorita a su servicio.
SS Birliği'nden Albay Hans Landa Matmazel. Emrinizdeyim.
Emmanuelle, él es el coronel Hans Landa, de la SS.
Emmanuelle, SS Birliği'nden Albay Hans Landa.
Hans, no tiene malas intenciones sólo está enamorado.
Hans, çocuğun kötü bir niyeti yok. Sadece aşık.