Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Honorable

Honorable перевод на турецкий

2,170 параллельный перевод
El sueño de la niñez de Hiu era convertirse en oficial de policía. Qué honorable.
Hiu'nun çocukluk rüyasıdır bir polis olmak.
Tú, un honorable fiscal dedicado a defender las leyes...
Sen, hayatını adaleti sağlamaya adamış, onurlu Bölge Savcı Yardımcılığına.
Ser detective parece una profesión bastante honorable.
Dedektiflik onurlu bir meslek gibi görünüyor.
Baja honorable en abril del 2004.
2004'te görevden ayrılmış.
Tenemos una paz honorable por todo lo que me ha costado.
Bana tüm bu mal olanların karşılığında şerefli bir barış antlaşması yapmış olduk.
Llamaré a mi hijo John Quincy de su honorable exilio en el exterior.
Oğlum John Quincy'i yurtdışındaki şerefli sürgününden çağıracağım.
BAJA HONORABLE SOLDADO DE PRIMERA CLASE JAMES C. TULLY
"Terhis Belgesi"
Soy un hombre honorable.
Ben onurlu bir adamım.
Sr. Presidente, propongo como comandante en jefe al más honorable y estimado delegado al caballero de Virginia, Coronel George Washington.
Sayın Başkan, başkomutan olarak, en muhterem ve saygıdeğer delegemiz olan, Virginia'dan Albay George Washington'u öneriyorum.
Entonces, este "viejo y gordo bastardo" ¿ Se supone que crea en tu palabra? porque eres un honorable y hombre negro de todos?
Ne yani bu "yaşlı ibne" senin sözünü mü dinlemeli, çünkü sen onurlu bir siyah adasın öyle mi?
Tienes una cita en su oficina esta tarde para probarle que eres una persona honorable digna de una segunda oportunidad.
Öğleden sonra onun ofisinde onunla randevun var. İkinci şansı hak eden, saygın biri olduğunu kanıtlaman için.
Podrás tomar esa espada y terminar con tu vida de una forma honorable, o... él puede terminarla por ti.
Kılıcı alır ve onurlu bir şekilde kendi hayatına son verirsin, ya da bunu senin için o yapar.
Lo siento, George, pero... eso es honorable.
Üzgünüm, George, ama... bu çok onurlu bir davranış.
Bien amado, estamos aquí reunidos en presencia de Dios y delante de esta congregación para unir a este hombre y a esta mujer en sagrado matrimonio, el cual es un estado honorable, instituido por Dios en tiempo de la inocencia del hombre, significando para nosotros la unión mística entre Cristo y esta Iglesia.
Sevgili arkadaşlar, bugün Tanrı'nın huzurunda ve bu cemaatin karşısında, bu adam ve bu kadını kutsal evlilik bağıyla birleştirmek üzere toplandık evlilik saygın bir Tanrı kurumu... insanların masumiyet çağında...
Es un hombre honorable. ¿ Qué va a hacer cuando lo descubra?
O onurlu bir adam. O öğrendiğinde ne olacak?
Pero, usted es el hijo de esta honorable dama.
Ama siz bu onurlu bayanın oğlu olduğunuzdan dolayı,
La propaganda nos obliga a creer que la guerra es algo natural y que la milicia es una institución honorable.
Propaganda güçleri, bizi savaşın doğallığına ve ordunun onurlu bir kurum olduğuna inandırmaya çalışıyor.
El honorable Hiro Nakamura.
Saygıdeğer Hiro Nakamura.
Que esta sea una carrera honorable.
Onurlu bir yarış olsun.
Sólo hay honor en pelear por lo que crees si lo que crees es honorable.
Savaş, eğer inandığın şey uğruna savaşıyorsan ve o şey şerefli ise, şerefli olur.
- En ese caso, todo lo escriben de ustedr en los periódicos, Mesrine el honorable gangsters él está detrás de su palabra, todos es simplemente basura.
- O halde hakkında yazılanların "Mesrine şerefli bir hayduttur." "Sözünde durur.", tümü saçmalıkmış.
No sólo eres un caballero, sino que eres honorable.
Sadece bir beyefendi değil, şerefli bir beyefendisin demek.
Un amigo honorable, aunque asignado por la ley, una vez me dijo :
Mahkemenin zoruyla gelmiş olsa bile onurlu bir arkadaşım demişti ki,
Te mataron, debes tener una muerte honorable y noble.
Seni öldürdüler, yani onurlu ve asil bir şekilde ölmelisin.
Hon. H-O-N. Abreviatura de "Honorable".
"Onr", O-N-R, onurlunun kısaltılmış şekli.
El honorable juez Freel preside.
Yargıç Freel mahkemede.
¿ Y los que cuentan contigo para limpiar la ciudad de una manera honorable y?
Şehri saygın bir şekilde temizlemen icin sana güvenen onca insan ne olacak?
Debes drogarnos para ganar, ¿ eso te parece honorable?
Kazanmak için hile yapıyorsun ha? Sen buna onurlu mu diyorsun?
Alto, tiene razón, no es honorable luchar con un oponente drogado.
Dur! O haklı. Haksızlığa uğramış bir düşman ile böyle dövüşmenin bir onuru yok.
Despiadado, pero honorable. ¡ Hablas demasiado!
Merhametsiz ama onurlu.
Casarme con él era lo único honorable que podía hacer aunque eso significara estar separados por siempre.
Onunla evlenmem yapabileceğim tek onurlu hareketti. Bizi sonsuza kadar ayıracağını bilmeme rağmen!
Quiero ser un hombre honorable, quiero entenderlo, quiero vivir honorablemente.
0nurlu bir adam olmak istiyorum, onuru bilmek ve onu anlamak, onurlu yaşamak istiyorum.
Zai jian, honorable amigo.
Zai jian, şerefli dostum.
La dama es la honorable Srta. Morton.
Kadın, saygıdeğer Bayan Morton.
La honorable Srta. Morton es un joven dama de excepcional encanto y modales.
Saygıdeğer Bayan Morton ise olağanüstü çekicilikte, kusursuz genç bir hanım.
Me alegro mucho por usted, pero me temo que la honorable Srta. Morton pueda ser un impedimento.
Senin için çok sevindim. Ama korkarım ki Saygıdeğer Bayan Morton bir engel oluşturabilir.
La emoción natural del honorable caballero es, como sabemos su defecto más prominente y su mayor cualidad.
Saygıdeğer beyler, buradaki en kayda değer şeyin görgü kuralları olduğunu unutmayalım.
Solicitaré a Su Majestad que confiera un título honorable sobre usted.
Majestelerinden, size bir unvan bahşetmesini rica edeceğim.
Muy honorable.
Çok onurlusun.
Esa es una honorable tarea, Cecilia.
Bu çok onurlu bir görev, Cecilia.
Y hasta que no pruebe lo contrario... saque su honorable trasero de aquí.
Şayet bu söylediklerinizi kanıtlayamıyorsanız burayı hemen terk edin.
Démosle a Ski una muerte honorable.
Bence Ski bitirmemizi isterdi.
Has sido más que generoso y este es claramente el obsequio de un hombre honorable.
Fazlasıyla cömert davrandın ve bu saygıdeğer bir adamın hediyesi, bunu belli ediyor.
Sr. Price, ¿ espera que el jurado crea las palabras de un criminal, un ex convicto antes que las de un honorable miembro del senado del estado de Maryland?
Bay Price, jürinin Maryland senatörünün sözlerinin yerine iki kez hüküm giymiş eski bir mahkumun sözlerine inanmasını bekliyor musunuz?
Pensé que un hombre con su historial, sugeriría un acercamiento mas honorable.
Emrinizdeki adamlara daha onur verici bir görev önereceğinizi düşünürdüm.
En reconocimiento a su honorable, leal y fiel servicio... Sra. Presidenta, Almirante de la Flota Colonial... damas y caballeros... El Mayor Lee Adama.
Onurlu, sadık ve inançlı hizmetlerinin takdiri için bayan Başkan, Koloni filosu Amirali bayanlar, baylar, binbaşı Lee Adama.
Baja honorable, con todos los beneficios
Onursuzca atılma ve hak mahrumiyeti.
Preside el Honorable Arthur Galzethron.
Mahkemeye, Hakim Arthur Galzethron yönetiyor.
Del presidente de los Estados Unidos, el Comandante del cuerpo de Marines y una nación agradecida, por favor acepte esta bandera por el servicio fiel y honorable de su hijo a este país.
Amerika Birleşik Devletleri başkanı ve deniz kuvvetleri komutanı adına oğlunuzun, ulusun birliği adına verdiği hizmetler karşılığında, lütfen bu bayrağı kabul edin.
Es muy honorable.
Çok saygıdeğer biridir, evet.
'Honorable señor.
" Saygıdeğer beyefendi, onun sizi sevdiği kadar siz de onu seviyorsanız,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]