Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Ház

Ház перевод на турецкий

212,524 параллельный перевод
Suena a los riesgos de trabajar en la industria de preparación de tejidos.
Hazır giyim endüstrisinde çalışmanın zararlarına benziyor.
¡ Muy bien, preparaos para comer como cerdos!
"Domuz gibi yemeye" hazır olun!
Yo me encargué de la cena de Acción de Gracias del año pasado, y no salió bien.
Geçen seneki Şükran Günü yemeğini ben hazırladım ve pek iyi geçmedi.
La cena está servida.
Yemek hazır.
¿ Qué mejor forma de comenzar el año nuevo que preparándonos para lo peor?
Yeni yıla, en kötüsüne hazırlanarak girmekten daha iyi bir yol olabilir mi?
Ese cerdo debe de estar preparado ya, ¿ no?
- Domuz şimdiye hazır olmuştur.
Haz un nudo y repite.
Sadece düğüm atıp diğerine geçsin.
Necesito 12 minutos.
Hazırlamam için 12 dakika lazım.
Y queremos ofrecer 18.500 dólares para pagar a otra donante de óvulos.
Başka donör için 18,500 ödemeye hazırız.
* Vosotros, armas cargadas y listas. *
Emniyeti aç ve vurmaya hazır ol.
GUERREROS PARA LA JUSTICIA SOCIAL Pero haz una búsqueda en Google y escribe "inventos de ella" y te preguntará : "¿ Quería decir inventos de él?".
Ama Google'a girip "kadınların icatları" yazın ve size'Erkeklerin icatları mı demek istediniz?
¿ Listo?
Hazır mısın?
Miren, yo podría... podría ser heterosexual en un momento, podría, pero estoy dispuesto a que me hagan una felación frente a esta comisión porque creo en Estados Unidos.
Bakın, olabilsem anında heteroseksüel olurdum ama bu oturumun tam ortasında oral seks yaptırmaya hazırım çünkü Amerika'ya inanıyorum!
Los Paul se están preparando para irse.
Pauls'lar ayrılmak için hazırlanıyorlar.
Tiene demasiados seguidores, y están amenazando con dejar mis servicios, así que haz que acabe.
Çok fazla takipçileri var ve abonelikten çıkmakla tehdit ediyorlar. Bu işi sonlandır.
Tiene razón, señoría. Los demandantes están preparados.
Haklısınız sayın yargıç, davacı taraf hazır.
Creo que la abogada del demandante sabe la razón.
Davacı tarafın bunun nedenini hali hazırda bildiğine inanıyorum.
Tenía una fuente en el otro lado que le dijo que estaban listos para un acuerdo.
Karşı tarafta onlara anlaşmaya hazır olduklarını söyleyen bir kaynakları vardı.
Así que haz tu magia y haz que estos cargos desaparezcan.
Yani sihrini göster ve bu suçlamaları uçur.
Pues haz que Hess testifique a tu favor.
O zaman Hess'in senin adına ifade vermesi lazım.
¿ Estás dispuesta a admitir tu culpabilidad?
Biggie'yi öldürdüğünü itiraf etmeye hazırsın.
¿ Lista?
Tekrar hazır mısınız?
¿ Estás lista para terminar esto, Maia?
Bitirmeye hazır mısın Maia?
Lo está.
Hazır.
Estás lista, Jacqueline.
Hazırsın Jacqueline.
Conseguiré otra copia de los documentos... de algún modo.
Belgeleri yeniden hazırlarım... Bir şekilde.
Por suerte teníamos la tina llena de hielo.
Neyse ki buz dolu küvet hazırdı.
Y te he escrito una canción. ¿ Preparada?
Bende sana bir şarkı yazdım. Hazır mısın?
Haz lo que quieras.
O yüzden en kötünü yap.
Es donde los estudiantes hacen su propio almuerzo.
Ögrenciler ögle yemeklerini orada hazırlar.
¿ Estás preparado para ser más comunicativo ahora?
Önümüzdekilere de hazır mısın?
Está bien, lo voy a arreglar todo.
Tamam, hepsini hazırlayacağım.
Habría hecho algo si me lo hubiera sabido. Ya sabes.
Eğer önceden söyleseydin, birşeyler hazırlardım.
Está lista para usarla.
O hazır.
Chicos, preparados para entrar.
Millet, girmeye hazırlanın.
A diferencia de alguno de nosotros que le resultó todo fácil, yo, de hecho, pasé mi juventud estudiando.
He şeyi hazır alan bazılarımızın aksine ben gençliğimi okuyarak geçirdim.
¿ Estáis listos?
Siz hazır mısınız?
- No, la verdad es que me apetece.
Hayır, bu benim geleceğe hazırlanma şeklim.
Pues prepararé el papeleo.
Öyleyse sözleşmeyi hazırlayayım.
Sí, estoy preparado para realizar una sustancial contribución a la empresa.
Evet, bu riski alman için ciddi bir bağış yapmaya hazırım.
¿ Estás preparada para tu primer día de vuelta?
Hastanede ilk gününe hazır mısın?
Muy preparada.
Çok hazırım.
Yo solo.. No estaba preparada para eso. Es lo único que digo.
Bunun için hazır değildim.
El Dr. DeLuca está preparando un quirófano para que la Dra. Edwards... que será tu cirujana principal, y yo estaré allí en todo momento.
Dr. DeLuca, Dr. Edwards için ameliyathane hazırlayacak. Ameliyatı o yönetecek. Ben de yanında olacağım.
- ¿ Robbins te tiene de reserva?
- Robbins hazırda beklemeni mi istedi?
¡ Dra. Pierce, haz algo!
Dr. Pierce, bir şey yap!
Baja ahí y haz algo.
Aşağı inip yardım et.
¡ Haz algo!
Bir şey yap!
Pero... estoy haciendo mi trabajo mientras todo el mundo me está vigilando y diciéndome que no estoy preparada para hacerlo.
Fakat işimi yapıyorum. Hem de herkes karşıma geçmiş buna hazır olmadığımı söylerken.
Tripulación, por favor, diríjanse a la cabina.
Uçuş ekibi, lütfen kabin hazırlıklarına başlayın.
Vale. A por la segunda ronda.
İkinci tur için hazırım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]