Translate.vc / испанский → турецкий / Isn
Isn перевод на турецкий
188 параллельный перевод
Harás que la orquesta toque ¿ Verdad que es romántico?
Orkestraya Isn't It Romantic? çaldırtır mısın?
¿ No es eso exactamente lo que le estás dejando hacer?
Isn't that exactly what you're letting it do?
- Por mis pechos que no.
- On my breasts, it isn't!
- Eso trato de hacer.
- He isn't either, not truthfully.
- No, no es él.
- No, he isn't.
- ¡ Este no es el templo!
- This isn't a temple, is it?
Ese inspector es un poco tonto, ¿ no?
He's a bit soft that lnspector, isn't he?
No se tarda mucho para llegar A la Montaña Dormilona
# # It isn't far to Hushabye Mountain
♪ We hope you like our story although there isn't one ♪
# Umarız beğenirsiniz öykümüzü Var olmasa da
ISn.
Evet!
Tiene un brazo y va equipado con un monitor ¿ no?
It has an arm, and I believe it's television-equipped, isn't it?
Isn't it good?
Harika değil mi?
Isn't it silly?
Aptalca değil mi?
Dr.Ishii, Nuestro Escuadrón tiene mucha gente calificada, isn't it a waste do order them to die?
Doktor Ishii birliğimizde bir sürü kalifiye eleman var onlara ölmelerini emretmek, sizce bir ziyan olmaz mı?
* Fever isn't Such a new thing *
* Ateş yeni bir şey değil *
¿ No será?
Bu isn't -
Si, supongo que eso es cierto, ¿ no es así?
Yes, I suppose that is true, isn't it?
Isn't it right?
"Kafadan çatlak" doğru bir kelime değil mi?
Todo saldrá bien, ¿ verdad?
It's going to be all right, isn't it?
- ¿ Tenemos enlace con la ISN?
- ISN'i alıyor muyuz? - Evet.
- Quizás ISN pueda advertirles.
Belki ISN onları uyarabilir.
De acuerdo a las fuentes de ISN en el Domo Terrestre,... el discurso espera contener... Un minuto.
Dünya Kubbesi'ndeki ISN kaynaklarına göre konuşmada...
Nos opusimos cuando esta estación empezó a funcionar el 75 % de los espectadores dijeron que no duraría ni cinco minutos!
Bu istasyon açıldığında ISN izleyicilerinin % 75'i beş dakika bile ömür biçmediler!
Escribió al Senado, a los medios fue entrevistado en ISN hasta que un día llegaron y le pusieron su inyección.
Senatoya ve medyaya yazdı ISN'yle bir röportaj yaptı. Bir gün yine ilacı vermeye geldiler.
La Cadena Estelar de Noticias presenta 36 horas en la vida de Babylon 5... con su presentadora, Cynthia Torqueman... informando en directo desde el Centro de Noticias ISN en Ginebra.
Yıldızlar Arası Haber Merkezi, "Babil 5'te 36 Saat" i sunar. Sunucunuz Cynthia Torqueman Cenevre'deki ISN Haber Merkezi'nden canlı olarak bildiriyor.
Un equipo de ISN y yo pasamos recientemente 36 horas a bordo de Babylon 5... haciendo preguntas difíciles y en ocasiones, involucrándonos un poco más de la cuenta.
ISN ekibiyle birlikte, Babil 5'te 36 saat geçirdim muhataplarını zorlayan sorular sordum, hatta bazen haddimi aştım.
Dr. Franklin, soy Cynthia Torqueman, de noticias ISN. ¿ Qué ha sucedido?
Dr. Franklin, Cynthia Torqueman, ISN Haberlerinden. Ne oldu?
Capitán Sheridan, soy Cynthia Torqueman, de noticias de ISN.
Kaptan Sheridan, Cynthia Torqueman, ISN Haberlerinden.
Esta es una exclusiva de ISN presentada aquí por primera vez.
Bu görüntüleri sadece ISN'de izleyebilirsiniz.
Soy Cynthia Torqueman, de noticias de ISN.
ISN Haber Merkezi'nden Cynthia Torqueman.
Antes de la batalla que acabamos de presenciar... ISN habló con representantes de ambos lados... para entender mejor la historia de este conflicto.
Şahit olduğumuz çatışmadan önce ISN olarak iki tarafın da temsilcileriyle görüştük ve savaşın sebeplerini daha iyi anlamaya çalıştık.
ISN, la cadena más importante de la galaxia.
ISN, galaksinin en önemli haber kanalı.
Soy Cynthia Torqueman, noticias de ISN.
Ben Cynthia Torqueman, ISN Haber Merkezi.
Por ahora, les habló Tonia Wallace, ISN, despidiéndose.
Tonia Wallace, Matok'tan bildirdi.
Volvemos con el Centro de Difusión de la ISN.
- Evet. Şimdi ISN Haber Merkezi'ne dönüyoruz.
Tal vez lo hayan visto en la red interestelar.
İçinizden bazıları bunu ISN'de görmüş olabilir.
Cuando nuestra nave encontró una baliza de alerta unida a una grabadora de la Fuerza Terrestre esas imágenes, lanzadas exclusivamente por ISN, fueron halladas en esa grabación.
Gemimiz, Dünya Kuvvetleri'ne ait bir kayıt cihazının bağlı olduğu şamandırayı bulmasıyla, görüntülerin ISN tarafından kullanılmasına izin verildi.
Aunque las comunicaciones con el planeta Narn... son difíciles en el mejor de los casos debido a los ataques continuados... han llegado noticias a ISN de ciudades completamente destruidas... cientos de miles de bajas... la eliminación total de energía y agua de la mayor parte de la superficie de Narn.
Saldırılar dolayısıyla Narn Anavatanı'ndan bilgi almak çok zor olsa da ISN haber merkezine şehirlerin yerle bir olduğu yüz binlerce kişinin öldüğü ve Narn yüzeyindeki tüm temiz su ve enerji kaynaklarının yok edildiği bildirildi.
Con todos los lazos con el Gobierno Terrestre cortados, con la propaganda de ISN,... no podemos conseguir noticias de confianza de lo que está pasando en la Tierra.
Dünya'yla bağlantımız koptuğundan ve ISN propagandadan başka bir şey yayınlamaz olduğundan beri Dünya'da olanlara dair haberlere ihtiyacımız var.
ISN ha confirmado reportes preliminares de que una nave sin identificar atacó un laboratorio de investigación en Ganimedes.
ISN, tanımlanamayan yabancı bir geminin Ganymede'deki araştırma laboratuarına saldırdığını doğruladı.
- Susan, rápido, pon ISN.
Hadi sana iyi g- - - Efendim. - Susan, çabuk ISN'yi aç.
Canal ISN.
ISN kanalına geç.
Sigue viendo la ISN.
ISN'yi izlemeye devam edin.
Acabo de ver un informe en la ISN.
ISN'de bir haber izledim.
Dejen sólo el canal privado, por las dudas, y la lSN.
Sadece ihtiyaç anında kullanacağımız bir kanal ve ISN açık olsun.
¿ No lo vimos ya en la lSN?
Neden bunları ISN'de görmedik?
Están en la cuerda floja.
ISN tedbiri elden bırakmıyor.
Tropas armadas ingresaron a la central de lSN aquí en Ginebra.
Silahlı birlikler Cenevre'deki ISN Haber Merkezine yaklaşıyorlar.
Bueno, hasta que sacaron la ISN.
En azından ISN kapanana kadar izliyordum.
Vuelve lSN.
ISN'i tekrar yayına veriyorlarmış.
Si es cierto, quizá las cosas estén mejorando.
ISN tekrar yayına başladıysa bu işlerin yoluna girdiği anlamına gelebilir.