Translate.vc / испанский → турецкий / Katana
Katana перевод на турецкий
273 параллельный перевод
Comprendo que alguien pueda usar la hoja de una katana para hacer algo si sabe cómo hacerlo.
Bir ustura maharetli bir elde harika işler çıkarır, efendim.
SWORD OF THE BEAST ( La Katana de la bestia )
SWORD OF THE BEAST - CANAVARIN KILICI -
La Katana es mi único camino para salir del pozo.
Ortaya çıkmamın tek yolu kılıç.
No estamos en época de guerra. No puedes ascender sólo por tu Katana.
Savaş zamanı değilken sadece kılıçla yükselemezsin.
¿ Apuesta la Katana señor?
Bayım, bu ne kadar eder?
Yamane, suelta tu Katana y al consejero, ¡ O tu mujer morirá!
Yamane, kılıcını at, ve onu serbest bırak yoksa karın ölür!
Por favor, ¿ me dejas echarle un vistazo a tu katana?
Lütfen. Kılıcına bir göz atabilir miyim?
Sé que no eres un ciego normal y corriente pero aún así, ¿ crees que necesitas seguir portando una katana?
Anladığım kadarıyla sen sıradan bir kör değilsin, ama hala bu kılıcı çekmen gerekebiliceğini düşünüyor musun?
Supongo que eres un samurai, señor ¿ así que por qué no llevas espada?
Anladığım kadarıyla siz bir samuraysınız, efendim... o zaman niye bir katana taşımıyorsunuz?
Entonces, ¿ qué importa que haya uno o dos samurai sin espada?
Yanlış olan ne bir samurayın yanında katana taşımamasında?
He oído que mantienes duelos "lai".
Duyduğuma göre oturduğun yerde bile katana dövüşüne girebiliyormuşsun.
Pero, verás, señor una espada tiene sus usos, todo depende de cómo la uses.
Ama, biliyorsunuz ki, efendim bir katana kullanıyorsan ; nasıl kullanılacağını bilmelisin.
En plan... "flash" ¡ Yo le vi!
Vızıltıya benziyor... katana çekişi, gördüm onu!
La espada que te protege no me deja pasar.
Elinde tuttuğun katana beni engelliyor.
¿ Vendiste tu campo de arroz por una katana?
Kılıç almak için çeltik tarlanı mı sattın?
Una katana no es una hoz.
Kılıç orağa benzemez.
No me siento con ganas de desenvainar mi katana.
Kılıcımı çekmek istemiyorum.
¡ Dame tu katana!
Kılıcını bana ver!
Una katana de Echizen, de la factura más bella que hay.
Bir Echizen kılıcı, Son derece kaliteli.
Una katana tan buena y un arte tan grande.
Çok güzel bir kılıç, sanat eseri.
¿ Qué va a hacer sin katana?
Kılıcın olmadan ne yapacaksın?
Vender su katana, es renunciar a su condición, ¿ no?
Kılıcını satarak mı samurailiği bırakacaksın?
¿ Para qué un katana sin dignidad?
Onur olmadan iyi bir kılıç nedir ki?
Estaba dispuesto a vender mi katana.
Kılıcımı bile satıyordum.
No puedo sostener mi katana.
Kılıcımı tutamıyorum.
No quise ensuciar mi katana.
Bıçağımı kirletmek istemedim.
- Katana.
- Katana.
Wheat me ha contado cómo usan los japoneses la katana.
Wheat bana Japonların katanayı nasıl kullandığını anlatıyordu.
El Señor Toranaga te entrega esta katana a cambio de la que tú le diste.
Efendi Toranaga bu katana` yı, ona verdiğine karşılık olarak veriyor.
Tira tu katana.
Bırak kılıcını.
No puedes obtenerla espada katana robándola.
Bir katana kılıcına çalarak sahip olamazsın.
Salté sobre la cara de Saki, mordiéndolo y arañándolo, pero me tiró al suelo... y con su katana me rebanó una oreja.
Isırıp tırmalamak için Aki'nin yüzüne atlamıştım ama o beni yere fırlattı ve bir kulağımı Katana'sı ile kesti.
Sufren bajo el yugo de la tiranía del General Katana por última vez.
General Katana'nın hükmünde son kez acı çekiyorsunuz.
Y empiezas con Katana.
Sen. Ve sen Katana ile başlayacaksın.
¡ Katana está atacando!
General Katana saldırıyor.
Te propasas, General Katana.
Kendinizden geçtiniz galiba, General Katana.
- ¿ Qué? Silencio, General Katana.
- Sessiz olun, General Katana!
Las cosas no cambian.
Bazı şeyler değişmez, Katana.
Entonces, Katana, veamos quién regresa después de todo.
Yani Katana, bakalım sonun da kim geriye dönecek?
Debes ir y buscar a Katana.
Gitmeli ve Katana'yı bulmalısın.
No puedes ni siquiera dormir sin una katana a tu lado.
Yanında bir katana olmadan uyuyamıyorsun.
¿ Sabías que toda katana necesita su funda?
Biliyor musun her katana bir kılıfa ihtiyaç duyar?
Ahora, he oído que hay asteroides en el Sistema Katana que... están hechos de platino puro.
Şimdi, atana Sistemdeki şu astroid kulağı ile ilgili duduklarım saf platinyum yapılabilir.
Comparada con una katana todas las demás espadas son juguetes.
Bir Katana ile karşılaştırıldığında, Diğer tüm kılıçlar oyuncak gibidir.
La gran katana está cerca de aquí pero debes saber que en nuestro país a las mujeres se les prohíbe tener una katana propia.
Büyük Katana buranın yakınlarında yer alıyor. Ama bilmelisin ki, bizim ülkede, Kadınlar kendine Katana'yı yasaklamış.
Mi maestro desea pelear contigo por la posesión de la katana forjada del más puro mineral, en el templo Hakiman.
Efendim, Katana'ya sahip olmak için mücadele etmek istiyor. En saf dövmeye sahip olan Hakiman tapınağın cevheri.
¿ Desafiándonos por la katana sagrada?
Kutsal Katana için bizi zorlayacak mı?
La katana sagrada.
Kutsal Katana'yı,
Por eso querías que tuviera la katana.
Bu yüzden benden Katana'yı istiyordun.
Harukata pronunciará los encantamientos necesarios para darle a la katana el poder contra espíritus malignos.
Kötü niyetli ruhlara karşı. Kutsal Katana güç vermek için, Harukata gerekli büyülü sözleri söyleyecek.
Dame mi katana. ¿ Vas a salir?
Dışarı mı çıkıyorsun?