Translate.vc / испанский → турецкий / Kitchen
Kitchen перевод на турецкий
320 параллельный перевод
Yo nací en Hell's Kitchen.
Ben Hell's Kitchen'da doğdum.
Lo digo de Gail Wynand de Hell's Kitchen quien tuvo la fuerza y el espíritu de ascender con sus esfuerzos pero quien cometió un error en la forma en que escogió.
Bunu tek başına yükselme gücüne ve ruhuna sahip olan buna karşılık yöntem seçiminde büyük bir yanlışa düşen Hell's Kitchen'lı Gail Wynand'a söylüyorum.
Howard, ahí fue donde yo nací, Hell's Kitchen.
Howard, işte benim doğduğum yer, Hell's Kitchen.
Pues ahí está, en Hell's Kitchen.
İşte orada, Hell's Kitchen'ın kıyısında.
Está claro que los Williams piensan que quieres... todo este tiempo en el que te has sentado en su cocina.
Eminim what the Williams think you want... all the time you've been sitting in their kitchen.
Vi acción en Williamsburg, Hell's Kitchen, Yorkville, Weehauken...
Williamsburg'da, Hell's Kitchen'da, Yorkville'de, Weehawken'da...
Soy del otro lado del río : De Hell's Kitchen.
Irmağın karşı kıyısındanım.
Y como entretenimiento casero, una procesadora de alimentos.
- Ve keyifli bir ev için Kitchen Helper mutfak robotu.
No escapaste tan lejos como creías.
Hell's Kitchen'dan sandığın kadar uzaklaşamamışsın, değil mi?
George Lazan, productor ejecutivo de "LA. Beat" ¿ Qué tal?
George Lazan, Kitchen Sink'in baş yapımcısıyım ve şimdi de, L.A. Beat'in.
Ya ni siquiera quieren llamarlo Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen adını bile kullanmak istemiyorlar artık.
Gracias a Dios que has vuelto. Me parecía ser el último irlandés del barrio.
Tanrıya şükür ki döndün adamım.Kitchen'daki son İrlandalıyla berabermişim gibi hissediyorum.
La policía recorrió todo Hell's Kitchen investigando.
Polisler Kitchen'ın altını üstüne getirip, herkese sorular sordular.
Creía que los de este barrio eran fuertes.
Tanrım, Kitchen'ın çocukları sert olurlar diye düşünüyordum.
Liquidaron a Cavello en Hell's Kitchen de madrugada.
Cavello sabah saatlerinde Kitchen'da indirildi.
Querían a alguien que hiciese de topo alguien familiar que conociese el barrio.
Oradayken bana "Kitchen'da köstebeklik yapabilecek adam bu", diye bakıyorlardı.
Sí, él tenía que ir a Beckly Avenue... él estaba en Oak Cliff - para ir a Steak y Egg Kitchen... donde supuestamente se encontraría con J.D. Tippet... y tener su "desayuno de la infamia".
Evet, Beckly Bulvar'ından gitmesi gerekiyordu. J.D. Tippit ile buluşması gereken yer olan... Steak and Egg Kitchen'a gitmek... ve rezil kahvaltılarını yapmak için Oak Uçurumundaydı.
Véanme la próxima semana : Hannah's Country Kitchen Cooking.
Gelecek hafta "Hanna'nın Köy Yemekleri" nde buluşmak üzere.
Está en la Cocina del Diablo.
Hell's Kitchen'daymış.
Cocina Campestre Casera con Helmut Spargle.
Helmut Spargle'la Down-Home Country Kitchen.
Su cuerpo se está disolviendo en una bañera en Hell's Kitchen. No quiero dejarme nada en el tintero.
Cesedi bir banyo küvetinde çürüyor!
Un delantero europeo del Cardiff, que ahora vive en Hell's Kitchen.
Cardiff'li golcü, şimdi Hell's Kitchen'da oturuyor.
Someone's in the kitchen with Dinah.
"VİRTÜÖZ" Someone's in the kitchen with Dinah
Someone's in the kitchen, I know.
Someone's in the kitchen l know - ow - ow - ow
Someone's in the kitchen with Dinah
Someone's in the kitchen with Dinah
Hell's Kitchen, Nueva York 1980
- Cehennem Mutfağı, NYC 1980
Anda, dile a Whitey que preguntaste por el barrio y que a menos que su fantasma esté rondando las calles, no s e ha visto al joven Sean en Hell's Kitchen desde 1980.
- Ona şunu söyle, mahallede sordum - ve... hayalet değilse sokaklarda gezen - Genç Sean, 1 980'den beri sağlıklı bir şekilde görülmedi.
Si, desconozco cómo hacen las cosas en Irlanda, pero estamos en Hell's Kitchen y tenemos reglas propias.
- Ama bu işin mutfağı böyle
¿ U n granjero de Hell's Kitchen? ¿ Qué cultivas?
- Ne yetiştiriyordunuz
Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen.
Aún quedan algunos miembros en el grupo antes del debut de mañana en Hell's Kitchen.
Provaya gideceğim. Umarım hâlâ bir kaç grup arkadaşım vardır. Yarın akşam Hells Kitchen'da ilk kez çıkmadan önce bir prova yapabiliriz.
A modo de prueba, porque ella no me soporta y cree que me comí todo su arroz basmati.
Tabii ki şimdilik sadece deneme. Biliyorsun bana tahammül edemiyor ve bütün Basmati pirincini yediğimi sanıyor ama bütün gün prova yaptık ve bu akşam Hells Kitchen'da sahneye çıkıyoruz.
Recuerdo que pensé que si me sentaba al lado de un actor que empezara a quejarse de su vida, iba a ponerme a gritar me pararía de la silla y renunciaría.
"Bir aktör daha yanıma oturup hayatından şikayet ederse çığlık atacağım. Sandalyeden kalkacağım ve çığlıklar atarak California Pizza Kitchen'a gideceğim. İşimi bırakıp evime döneceğim." diyordum.
En Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen'da.
Crecí en Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen'da büyüdüm.
No sé, al criarme en The Kitchen, un chico ciego aprendes a cuidarte sólo.
Bilmem, Kitchen'da kör bir çocuk olarak büyümekten. Kendini kollamayı öğreniyorsun.
Lárgate de Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen'dan uzak dur.
The Kitchen le pertenece a Kingpin ahora.
Kitchen artık Kingpin'in.
Son los abogados invidentes de Hell's Kitchen.
Hell's Kitchen'daki kör avukatlarsınız.
¿ El abogado ciego de Hell's Kitchen?
Hell's Kitchen'daki kör avukat mı?
Hell's Kitchen es mi vecindario.
Hell's Kitchen benim mahallem.
"Let's go to the kitchen, I'll make a cup of tea".
Mutfağa gelin, size bir fincan çay vereyim.
Si quieres podemos Vernos en Hell's Kitchen esta noche.
İstersen bu akşam Hell's Kitchen'da buluşabiliriz.
The Italian Kitchen, está en la Ruta 15.
- İtalyan Mutfağı, Otoban 15 üzerinde.
Maldición Mona, este no es el camino rápido para ir al Country Kitchen Buffet.
Kahretsin Mona, Köy Mutfağı büfesine giden en hızlı yol bu değil!
Te ahorrarías más gasolina si tomaras el camino largo al Country Kitchen Buffet.
Eğer otoyoldan Köy Mutfağı büfesine gidersen daha fazla tasarruf edersin!
- ¡ Ahí está la Country Kitchen!
İşte Köy Mutfağı!
Carl Zorn, de Pine Junction, murió instantáneamente al ser golpeado por un vehículo conducido por Pete y Lidia Malman, quienes trataban de encontrar el Country Kitchen Buffet.
Pine Junction'dan Carl Zorn Köy Mutfağına gitmeye çalışan Pete ve Lydia Malman tarafından kullanılan arabanın çarpması sonucu anında can verdi.
Quien también trataba de encontrar el Country Kitchen Buffet. Los ciudadanos quieren que las autoridades suspendan las licencias de conducir a la gente mayor de 70 años, aunque aún no se ha aprobado.
Halk DMV'den yetmiş yaşın üzerindeki vatandaşların ehliyetlerine el konulmasını istiyor fakat henüz bir karar verilmiş değil.
Nos detuvimos un rato en el Country Kitchen Buffet.
Köy Mutfağında durmak zorunda kaldık.
¿ Country Kitchen Buffet?
Köy Mutfağı mı?