Lamar перевод на турецкий

¿ Sabes qué, Lamar?

Lamar, ne olmalıydı biliyor musun?

Lamar, ¿ ves algún testigo?

Lamar, sen görüyor musun?

Una actriz austríaca, Hedy Lamarr, una de las reinas de Hollywood, añoraba tanto el clima lluvioso de su Tirol natal que instaló en el jardín de su mansión de California una máquina para fabricar lluvia.

Eddy Lamar diye Avusturyalı bir oyuncu vardı. Hollywood'un kraliçesiydi. Kendi ülkesinin iklimini özlüyordu.

Jasper Lamar Crabb : 10.000 hectáreas.

Jasper Lamar Crabb : 100,000 dönüm.

¿ Jasper Lamar Crabb?

Jasper Lamar Crabb mi?

Jasper Lamar Crabb...

Jasper Lamar Crabb...

"Se ha hecho una misa en Mar Vista Inn por Jasper Lamar Crabb."

"Jasper Lamar Crabb, Mar Vista Huzur Evinde anld."

¿ Lamar?

Lamar.

Y ustedes fingen que aprenden.

Sen de öğrenirmiş gibi yap. Lamar!

¡ Lamar, el maldito teléfono!

Bırak şu kahrolası telefonu!

Que es "Lamar" pero yo no quiero ser "Lamar".

"Lamar" olmamı istiyorlar, ama ben istemiyorum.

Sólo quiero ser otro tipo más en el universo. O hacer algo más que ser sólo "Lamar".

Tek istediğim kendi halinde biri olmak, veya sadece "Lamar" olmamak.

Hay más cosas que ser Lamar.

"Lamar" olmanın ötesi de var.

Hablando de cómo Lamar está cómodo siendo celebridad.

"Lamar ünlü olmayı sindirdi" falan diyeceğim.

- No creo que tendrás problemas, Lamar.

Bu konuda sıkıntı yaşayacağını sanmam Lamar.

¡ Entra en la zona y anota!

Lamar topu sürüyor. Atıyor. Faul yaptılar!

Después de estos dos minutos no hay forma de que Lamar falle.

Son iki buçuk dakikada olanlardan sonra Lamar'ın bu serbest atışı kaçırması imkansız.

Allen es uno de los mejores jugadores del partido.

Lamar Allen, bu spordaki en iyi oyunculardan biri.

¿ Conoces a Lamar Allen?

Lamar Allen'ı tanıyor musun?

¿ Cuánto conoces a Lamar?

Lamar'ı ne kadar tanıyorsun?

Llamé al número de Lamar y no era ese.

Lamar'ın numarasını vermiştin ya, aradım, yanlışmış.

Oye Jim, necesito a Lamar.

Jim, Lamar bana lazım.

Tío, me diste el número equivocado de Lamar. ¿ Sabes otra cosa?

Lamar'ın telefonu diye yanlış numara vermişsin. Ayrıca ne öğrendim dersin?

Pero Lamar, del que me diste el número equivocado...

Ama Lamar, ki bana yanlış numara verdin...

Lamar es un buen chico, no necesita de esta mierda.

Lamar iyi bir çocuk. Böyle bir şeye bulaşmasın.

Lamar no necesita tu ayuda.

Lamar'ın yardıma ihtiyacı yok.

Y Lamar debe tomar sus propias decisiones.

Lamar da kendi seçimlerini yapmak zorunda.

Pero me vas a conseguir a Lamar.

Ama Lamar'ı sen bana getireceksin.

Lamar hará exactamente lo que diga sin haber visto mi cara antes.

Lamar benim dediğimi yapacak ve yüzümü bile görmeyecek.

Dile que puede ganar si quiere, pero no por más de 7.

Lamar'a söyle, isterse maçı kazansın, ama yediden fazla fark olmasın.

¡ Oye Lamar, venga, vamos!

Hey Lamar, hadi gel, gidiyoruz!

Liderados por el increíble americano Lamar Allen.

Ve tabii başlarında Amerikan Takımı'na seçilen Lamar Allen var.

Y como todos sabemos, como juegue Allen, así juegan los Wilcats.

Bildiğimiz gibi, Lamar Allen nasıl oynarsa Wildcats için maç öyle geçer.

Hablamos del mejor equipo de la Liga Americana Estudiantil...

Birinci Amerikan Takımı'ndan söz ediyoruz. Lamar Allen işte böyle bir sezon geçirdi.

- Ese es mi chico, Lamar.

İşte benim adamım. Aferin Lamar! - Adamın mı?

¡ Lamar la clava con la izquierda!

Lamar Allen sol eliyle smaç yapıyor!

La tiene Lamar y de un salto...

Lamar Allen'a pas. Dönerek şut atıyor.

Lamar Allen está acabando hoy.

Lamar Allen çok iyi sıyrılıyor!

En la otra línea, Lamar desde cinco metros y falla.

Wildcats sahanın öteki tarafında, Lamar Allen yaklaşık beş metrede! Olmadı.

Él puede hacer ese tiro hasta dormido.

Lamar normalde bu atışı uykusunda yapar.

Los Wildcats arriba por 12 con nueve minutos para el final.

Maçın bitmesine 9 dakika kala Wildcats 12 sayı önde. Gayret göster Lamar!

Chester More entra por Lamar Allen.

Chester Moore, Lamar Allen'ın yerine oyuna giriyor.

No pasa nada, Lamar.

Evet Lamar!

Es lo que hace el entrenador, le brinda a Lamar la oportunidad de centrarse y aclarar las ideas.

Koç da bunu yapıyor, Lamar Allen'a odaklanıp aklını başına toplaması için bir şans veriyor.

En los últimos minutos, no hemos visto al Lamar Allen de siempre.

Maça muhteşem bir oyunla başlamıştı, ama son birkaç dakikadır görmeye alıştığımız Lamar Allen değil sanki.

Quédate en el banco, Lamar.

Yedekte kal Lamar.

¿ Qué sucede contigo, Lamar?

Senin neyin var Lamar?

Y aquí viene Lamar Allen.

İşte Lamar Allen geliyor.

Quédate en el banco, Lamar en el maldito banco, Lamar.

Yedekte kal Lamar. Yedekte kal Lamar!

Lamar.

Lamar.

Lamar Allen anota otra vez.

Lamar Allen smaç basıyor!