Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Lexus

Lexus перевод на турецкий

282 параллельный перевод
Es usted propietario de un Lexus nuevo.
Son model bir Lexus'un sahibisiniz.
Ese es el Lexus que intentaron darle a Neon.
Neon'a vermeye çalıştıkları Lexus.
Por el amor de Dios, aquello no era un autómovil era un Lexus totalmente equipado.
İsa aşkına, bir otomobil değildi. Tam yüklü Lexus'tu.
¿ Vamos a llevar el nuevo Lexus al funeral de las tías Patty y Selma?
Patty ve Selam teyzenin cenazesine yeni Lexus'la mı gideceğiz?
Desean un Hyundai o un Lexus?
- Hadi canım! İnanmam!
Un Lexus.
Bir Lexus araba.
Quédate con nosotros y pronto conducirás un Lexus nuevo.
Bize takıl, kısa bir süre sonra yepyeni bir Lexus sürüyor olacaksın.
- ¿ Este Lexus nuevecito? - Sí.
Bu yeni Lexus.
como Agha, Lexus o Doria...
Pembe dizi isimlerinden biriydi Sey gibi bilmiyorum, Alexis yada Dorian gibi.
Con cinco Rolex, un Lexus descapotable.
5 Rolex'le, üstü açık Lexus alabilirim.
- Lexus no hace descapotables.
- Lexus'un üstü açıkları yok.
- Infiniti si, Lexus no.
- Infiniti'nin var, Lexus'un yok.
Me compraré diez Lexus descapotables.
Üstü açık Lexus filosu alacağım.
Lexus no hace descapotables. Te lo dije.
Lexus'un üstü açığı yok.
Me juego un Lexus a que sí.
Bir Lexus'a iddiasına girerim ki var.
¿ Hace Lexus este modelo?
Lexus'un bu modeli var mı?
No Lexus descapotable.
Lexus convertible yok.
Conducía un Lexus.
Lexus sürüyormuş.
Tenga en cuenta que él acaba de comprarse un Lexus de $ 60.000.
Bir düşünün, bu çocuk geçenlerde kendine 60 bin dolarlık bir Lexus aldı.
Esperen a ver que les diran cuando les esten haciendo el pago de su Lexus.
Onlara aldığınız Lexus'un taksitlerini öderken kendinizi çok iyi hissedeceksiniz.
¡ Dueño del Lexus!
Lexus adam!
El auto del occiso tal vez sea un Lexus.
Atıldığı araba Lexus olabilir.
- Sigue desaparecido, igual que el Lexus.
Kayıp, Croft'un arabası da yok.
Así que ustedes hallen al chico y al Lexus.
Şimdi siz Lexus'u ve çocuğu bulun.
Hallaron el Lexus de Croft en Millbrook, cerca de Poughkeepsie.
Croft'un Lexus'u Millbrook'ta çıktı. Poughkeepsie'nin hemen dışında.
Creo que Lois II y yo iremos a mi trabajo... y le haremos una visita al Lexus del Sr.Jackson.
Sanırım ben ve Lois II işyerime doğru gidip Bay Jackson'ın Toyota Lexus'unu ziyaret edeceğiz..
¿ Usted maneja... un Lexus negro?
Siyah bir Lexus mu kullanıyorsunuz?
Oyes hablar del "Lexus".
Anlarsın ya, hep duyarsın, "Lexus."
Asi que el Dr. Josh eligió "Pequeño Corvette Rojo", lo cual es gracioso porque el maneja un Lexus y reimos, y reimos espera, el Dr. Josh estuvo ahi?
Sonra Dr. Josh "küçük kırmızı Corvette"'e binmeye çalıştı. Bu çok komikti çünkü kendisi bir "Lexus" kullanır. Yani gülmekten karnımıza ağrılar girdi.
Lexus.
Lexus.
El maldito conduce un Lexus.
HeriF bir Lexus kullanıyor. Beni parasız taşımayacaktır. HeriF bir Lexus kullanıyor.
- Un Lexus 430 LS.
- Bir Lexus 430 LS.
- Es un Lexus.
- O bir Lexus.
- Toyota, Lexus, es lo mismo.
- Evet, Toyota, Lexus, aynı şey.
¿ Pero todos los que quieren un auto de lujo van y lo compran?
Cevabım "hayır". Lexus reklamı seyreden herkes bir Lexus mı alır?
Deberías ver esto en los domingos, acá tienen una estación de Omelette
Evet, bir de Lexus galerisininkini görmelisin Pazar günleri omlet masası var.
Deben ser del Lexus.
Lexus'un izleri olmalı.
El Lexus se detuvo allí.
Lexus orada durdu.
El tirador conducía un Lexus negro, modelo'98.
Ateş eden, 98 model siyah Lexus kullanıyormuş.
Lexus negro con raspaduras de pintura gris.
Metalik gri çizikleri olan siyah Lexus.
Tu Lexus negro modelo'98 dejo marcas y pintura en la escena del crimen.
98 model Lexus'undaki izler seni olay yerine de bağlıyor.
Conducía un Lexus.
Lexus suruyormus.
Los estudios lingüísticos, las fotocopias.
Lexus ücretleri, fotokopiler.
- Maneja un Lexus.
- Lexus marka arabası var.
¿ Lexus?
Lexus?
Sí, un Lexus plateado.
Evet, gümüş renkli bir Lexus.
Queríamos colgar la cortina de terciopelo con el Lexus y los pitbuls pero sigue en la tintorería.
Üzerinde Lexus ve birkaç pitbul köpek olan kadife bayrak asmak istedik ama hâlâ kuru temizlemecide.
Oiga, Lexus plateado, disminuya la velocidad.
Gümüş Lexuslu sürücü, yavaşla.
Un tal Buddy Rydell dejó su tarjeta ¡ en lo que quedó de mi Lexus!
Buddy Rydell diye biri Lexus'umdan geri kalanların üstüne kartvizitini bırakmış!
- Un Lexus.
- Bir Lexus.
Aquí tienen chicos, Lexus vendrá enseguida.
İşte burası beyler, Lexus sizin için burda olucak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]