Translate.vc / испанский → турецкий / Lik
Lik перевод на турецкий
4,776 параллельный перевод
¡ El chico de 17 años!
Aşağı kattaki 17'lik!
Un adolescente apuesto de 17 años en uniforme.
Gi giymiş 17'lik seksi bir eleman. Hiç birşeymiş.
Arriesgado y 4.400 millas de ida y vuelta.
Hem risk hem de 7000 km'lik yol için.
Hay más de un millón de kilómetros cuadrados de selva inexplorada en América del Sur.
Güney Amerikada keşfedilmemiş yaklaşık 416,000 km'lik yağmur ormanı var.
Abrí la puerta y había un sujeto de dos metros moviéndose con el solo y pensé : "¿ Quién es?"
Kapıyı açtım ve o 1.92'lik adam soloya dalmıştı. Ve sonra "Bu da kim?" dedim.
Cuando escucho "Smells Lik e Teen Spirit" recuerdo aquellos simples momentos en el estudio.
- Radyoda.. "Smells Like Teen Spirit" duyduğumda.. .. stüdyoda geçirdiğimiz en..
- - Bloqueen los caminos en un radio de 16 km.
- 16 km'lik bir yarıçap içinde tıkanma.
11 personas desaparecidas durante los últimos tres años todos dentro de un radio de sesenta millas.
10 km'lik alanda son üç yılda 11 kayıp kişi. 10 km'lik kasaba görmedim hiç ben.
Las constantes están inestables. 88 por ciento en cinco litros.
Değerler düzensiz. % 88'lik 5 litre.
Así que no puedes cagarla siendo... Ben.
Bunu Ben'lik yaparak mahvedemezsin.
Después de su arresto, Ninagawa canceló la recompensa de 1.000 millones de yenes.
Ninagawa, tutuklandıktan sonra 1 milyar yen'lik ödülü geri çekti.
Hay un 50 % de posibilidades de infección.
Yaklaşık % 50'lik bir ihtimal var.
Las encuestas indican que el índice de aprobación... del bloqueo de Bundang es solo del 35 %.
Bundang'da uygulanan karantinaya, Güney Kore halkından % 35'lik bir destek geldi.
Es el único pueblo en 30 kilómetros.
Yaklaşık 35 km'lik bir kasaba.
Con esta maldita llanta, pueden conseguir cubiertas de 29, 31 lo que sea que quieran entregado a su puerta por casi nada.
Mağazadan 29'luk, 31'lik lastikleri, dönen jantları veya neyi isterlerse neredeyse bedavaya kapılarına kadar getirtebiliyor insanlar.
Los campos de petróleo son 1.100 acres de mierda de caballo.
Petrol sahaları 4,5 km2'lik at çiftliği.
Ni manera de saber dónde estarás en esos 1.100 acres.
4,5 km2'lik alanın neresinde olacağını bilme şansımız da yok.
Una 45.
Bir 45'lik.
Jesse organiza una carrera urbana de bicicletas en el centro.
Jesse şehir merkezinde 50 km'lik bisiklet yarışı düzenledi.
Cogió un uniforme, una radio de la policía, dos pistolas 9 mm, espray de pimienta, un táser y esposas.
Bir üniforma, polis radyosu, iki 9mm'lik silah biber gazı spreyi, şok tabancası ve kelepçe almış.
Veinte pavos si matas al chico blanco.
Beyaz çocuğu öldürürsen benden bir 20'lik akar.
No me cortes.
Bana Kanye'lik yapma.
Lepage salió primera con un tiempo de 2 : 08.20.
Lepage 2 : 08.20'lik süreyle birinci geliyor.
Zoey Gagnon quedó segunda con un tiempo de 2 : 10.45.
Zoey Gagnon 2 : 10.45'lik süreyle ikinci.
Mientras que la vaquera invertida, afirma solo un 28 por ciento de éxito, los rango más altos de la intensidad escala casi hasta el 50 por ciento.
Yüzde 28'lik başarı oranına sahip ters kovboy kız pozisyonuysa şiddet skalasında neredeyse yüzde 50'lik bir oranla daha yukarıda yer alıyormuş.
Tenemos cuatro mil millas de frontera aquí.
Burada 6.416 km'lik bir sınırımız var.
Ted, ¿ llevas uno de 20?
Ted, üstünde 20 lik var mı?
Croslow nos hizo llevar pañales y nos hizo beber tequila de una jeringa de 60cc.
Coslow bize bebek bezi giydirip 60cc'lik şırıngayla tekila vermişti.
¡ Sin trípodes! Mientras, los chicos practican con el equipo de 35mm.
Adamlar 35mm'lik ekipmanlarla çalışırken tripodlar olmasın.
¡ Más que el Premio Nobel!
Bu Nobel'lik bir iş! Nobel'in de ötesinde!
De acuerdo a Karzik, superior al 20 por ciento.
Karzik'e göre hastaların en iyileri arasında % 20'lik dilime girermiş.
¿ No es ese el 1 % del trabajo que no es una comedia?
Bu işin % 1'lik kısmı komedi değil mi?
Estoy encargada de la música.
Ben DJ.lik yapıyorum.
Querido diario, ha pasado más de una década desde que un hombre vivió en casa y ahora tengo un Tunecino de metro ochenta sudando en mi puerta.
sevgili günlük, bu evde bir erkek yaşamayalı on yıldan fazla oldu... ve şimdi ise 1.80'lik bir Tunuslu kapımın eşiğinde ter atıyor.
Como un DJ a medias.
Çift DJ'lik gibi.
7.62, mineral de plomo
7.62'lik kurşun kovanı
Una.45 hace eso.
45'lik bunu yapar.
No me puedo creer que hables mal de la comedia de otro hombre cuando este ni siquiera está en el cuarto... una jugada típica de Wayne.
Odada bile değilken bir adamın arkasından onun komedi filmi hakkında atıp tutmanıza inanamıyorum. Tam Wayne'lik bir davranış.
Bueno, usted registró una Glock nueve milímetros, ¿ no es así?
- Adına kayıtlı 9 mm'lik bir Glock var, değil mi?
Vale, veinte para jugar.
Tamam. Oynamak için 20'lik.
Venga entra y pide una pinta, colega.
Git bize bir 50'lik getir evlat.
Siempre y cuando tengáis vuestra pinta y una gorra de béisbol de Beckham.
50'lik biranızı ve Beckham şapkanızı aldığınız sürece...
Un concursante se llevará a casa todos los premios y £ 1.000 en metálico cortesía de Eléctricos Tyneman.
Yarışmacılardan biri nakit 1000 £'lik ödülü evine götürecek, Tyneman Electrics'in katkılarıyla.
¡ £ 1.000 en efectivo!
1,000 £'lik nakit!
Es una Beretta 9 milímetros.
9 mm.'lik Beretta.
El menú de 18 tiempos del chef Julio no es una comida.
Chef Julio'nun 18'lik et menüsü bir yemek değildir.
Pero... solo he tenido dos operaciones... la de la muela del juicio y la mastectomía.
Ama ben sadece iki ameliyat oldum. Biri 20'lik dişlerim içindi, diğeri mastektomi ameliyatıydı.
Mi calibre.45.
-.45'lik.
Un ace a 193 km / h para sellarlo.
193 km / saat'lik bir ace atışı.
- 200 millas de desierto entre aquí y la frontera estatal.
Burayla eyalet sınırı arasında 300 km'lik bir çöl.
También compró un treinta y ocho después de la desaparición de Judy y ahora dice que tampoco sabe dónde está.
Ayrıca Judy'nin kaybolmasından sonra ikinci el bir 38'lik almış ve şimdi onun da nerede olduğunu bilmediğini iddia ediyor.