Translate.vc / испанский → турецкий / Mendoza
Mendoza перевод на турецкий
459 параллельный перевод
Según Mendoza, nuestro enlace, el hotel estará lleno en una semana.
Tropico sezonu yeni başlıyor. İçerideki adamımız Mendoza otel bir hafta içinde dolar dedi.
¿ Cuándo le veré?
Mendoza ne zaman gelir?
Me lo dijo Louis Mendoza.
Louis Mendoza söyledi.
Ya lo ve, Sr. Earle, quien debe preocuparle es Mendoza, no yo.
Yani Bay Earle, dert etmeniz gereken Mendoza. Ben değilim.
Vamos, Mendoza.
Haydi, Mendoza.
Roy, éste es Louis Mendoza.
Roy, bu Louis Mendoza.
Vamos, Mendoza, acabemos esta mano.
Haydi Mendoza, bu eli bitirelim.
Mendoza nos ha traído un regalo.
Mendoza bize hediye getirmiş. Roy, bu işten sen anlarsın.
No queremos errores, Mendoza.
Hata istemiyoruz Mendoza.
Volveremos a tiempo por si llama Mendoza.
Dönmemiz uzun sürer. Mendoza ararsa diye.
Es de Mendoza.
Evet, Mendoza'dan.
¿ Por qué no la abre Mendoza?
Niye Mendoza onları açmıyor?
- ¡ Mendoza!
- Mendoza!
- Si no hablan, Mendoza lo hará.
- Onlar konuşmazsa Mendoza konuşur.
- Sí, Mendoza se rompió la clavícula.
- Mendoza'nın köprücük kemiği kırık. Baygınmış. İyileşecekmiş.
- Mendoza.
- Mendoza.
- Ponga al juez Mendoza al teléfono.
- Yargıç Mendoza'yı bağla.
Hola, Mendoza.
Alo, Mendoza.
Pepito, el orgullo de Mendoza, corría a un paso vertiginoso.
Mendoza'nın gururu Pepito öfkeli adımlarla yürüyordu.
¿ Mendoza estará allí?
Mendoza da orada olacak, değil mi?
Usted no va a por mí, ¡ quiere a Mendoza!
Ama sandalyeye oturtmak istediğin ben değilim. Sen Mendoza'yı istiyorsun.
Quiero a Mendoza antes que a usted y por eso va a ayudarme.
Mendoza'yı senden daha çok istiyorum. Ve sen de onu yakalamama yardım edeceksin.
¿ Que Mendoza va a dejar que le acuse?
Mendoza'nın onu ele vermeme izin vereceğini mi sanıyorsun?
Miente, es Mendoza, me matará.
Mendoza o! Yakalandı, ama artık serbest!
Mendoza, no tema, no iré al tribunal, se lo juro.
Mendoza, adamlarını geri çek. Mahkemeye çıkmayacağım. Yemin ederim.
Tengo a Mendoza en la celda una acusación de asesinato y un testigo del crimen.
- Mendoza'yı bir hücreye tıktım. Sapasağlam bir cinayet iddianamesi ve suçun görgü tanığı var.
- ¿ A qué? Si Mendoza sigue libre habrá más crímenes.
Mendoza'nın serbest kaldığı her gün birileri öldürülüyor.
Hace meses di mi palabra de que Mendoza sería juzgado y condenado.
Halka Mendoza'nın er ya da geç hüküm giyeceğine söz verdim.
No quiero un culpable, quiero a Mendoza.
Ben keçi meçi istemiyorum, hüküm istiyorum. Mendoza'yla ilgili ne yapacağız?
Los abogados de Mendoza pedirán un sobreseimiento y lo obtendrán.
Mendoza'nın avukatları yarın mahkemeye çıkacak ve davanın düşürülmesini talep edecekler.
Dentro de siete horas Mendoza saldrá de esa sala siendo un hombre libre.
Yedi saat sonra Mendoza o mahkemeden özgür bir adam olarak çıkacak.
EL ESTADO CONTRA ALBERT MENDOZA
ALBERT MENDOZA DAVA DOSYASI
Recibo órdenes de un hombre llamado Albert Mendoza.
Albert Mendoza diye bir adamdan emir alıyorum.
Es el único error que cometió Mendoza.
- Mendoza'nın yaptığı en büyük hataydı o.
A este tal Mendoza, mi jefe, le tenía ganas.
Bu Mendoza denen adam da patronuma kazık atmak istiyordu.
Escuche éste es el mensaje, Mendoza.
Beni iyi dinle. Mesaj şöyle Mendoza, bu mahalleden uzak dur.
Soy más listo que Mendoza.
Hatta ben Mendoza'dan bile zekiyim.
Mendoza lo avasalló y asesinó a sus ciudadanos.
Mendoza da bu ülkeyi soydu ve vatandaşlarını öldürdü.
Quizá no ante un tribunal, pero le hablarán a usted, Mendoza.
Belki mahkeme salonunda değil,.. ... ama seninle konuşacaklar Mendoza.
Caras de muertos, Mendoza.
Ölülerin yüzü Mendoza.
El abogado de Mendoza.
Mendoza'nın avukatı.
Sí, tengo una testigo ocular que mandará a Mendoza a la silla eléctrica.
Evet, şahidim var. Mendoza'yı sandalyeye oturtacak bir görgü tanığım var.
Quiero ver como desaparece la sonrisa de Mendoza cuando vuelva a ver esos grande ojos azules.
Mendoza'nın yüzündeki o gülücüğün tekrar bu kocaman mavi gözlere bakınca nasıl solduğunu görmek istiyorum.
- Mendoza, despierta.
- Pekala Mendoza. Uyan.
Éste es Paco Mendoza.
Bu Paco Mendoza.
... al Sr. Harris y al Sr. Mendoza.
... Senyor Harris Senyor Mendoza.
- Mendoza, ¿ de qué va esto?
- Mendoza, bu da ne?
Mendoza se hará cargo.
Mendoza devralıyor.
Sólo estábamos Mendoza y yo.
Mendoza'yla çok yakınız.
Mendoza tuvo una gran idea.
Mendoza'nın bayağı sağlam bir fikri varmış.
¡ Mírela, Mendoza!
Bak ona Mendoza! Belki bu surat sana musallat olur!