Translate.vc / испанский → турецкий / Mika
Mika перевод на турецкий
453 параллельный перевод
Solo hay tuberías de acero.
Sadece çelik borular ve mika parçalar.
Si su majestad me permite la osadía el profeta miqueas habló de belén.
Efendim, izninizle. Mika peygamber, Beytüllahim demişti.
Eh, llévate esto para abrir la puerta, por si está cerrada con llave.
Şu mika parçasını yanına al. Kapıyı açmak için ihtiyacın olabilir.
Mi interés se centra en las micas, cuarzos y feldespatos.
Ben daha çok mika, kuvars ve feldispatlarla ilgileniyorum.
Hay una mina de mica vieja del otro lado de la propiedad.
- Orada eski bir mika madeni var.
Hola, Mika.
Selam Mika.
- Mika.
- Mika.
Mi hámster tenía el mismo nombre.
Çocukken Mika adında bir farem vardı.
Eres un buen tipo, Mika.
Sen iyi bir adamsın Mika.
Tienes razón, Mika.
Haklısın Mika.
Debo mencionar a alguien... que vino de Checoslovaquia, el doctor Mika Popovic.
Kendi grubumuzda adını anmak istediğim kişi Çekoslovakya'dan bize gelen Dr. Mika Popovic.
Cuarzo, mica pizarra, caliza.
Ve biraz mika, yumuşak kaya kireç taşı.
¡ Así se hace Mika!
Mika gene bizim her zamanki Mika.
- Mika, no trates de hablar.
- Mika, lütfen konuşma.
Mika...
Mika...
Hey, Mika, ¿ Algo esta mal?
Ne oldu, Mika. Sorun ne?
Desde cuando tu deseas hablar, Mika, dime... ¿ que... estuvo... mal?
Madem konuşmak istiyosun, Mika, söyle bana... Ne... yanlış... gitti?
¿ Que no te gusta nuestro juego, Mika?
Oyunumuz hoşuna gitmedi mi, Mika?
Debes complacerme, ¿ no, Mika?
Bana yalvarmak istiyorsun, değil mi, Mika?
Todo tiene un precio, Mika.
Herşeyin bir bedeli vardır, Mika.
Leo... Mika.
- Tanıştırayım Leo, bu da Mika.
Polonski ya no tiene que perseguir la gloria... y Mica ya no es ninguna niña, es una mujer inteligente con la que... podrá hablar.
Polonski şöhretini ispata çalışmayacak. Mika da artık küçük bir kız değil. Çok akıllı bir kadın.
- Vamos... ¡ Mica!
- Hayır, olamaz! Mika!
- ¿ Quieres beber algo, Mica?
Bir şey içmek ister misin Mika?
¿ Quieres que te prepare otro chocolate?
Tekrar kakao hazırlamamı ister misin? Hayır Mika.
Perdone que insista, Mica, pero es realmente importante.
Bu konuda ısrar ettiğim için özür dilerim Mika ama bu gerçekten önemli.
Mientras, ven a probar el chocolate de Mica... es la octava maravilla del mundo...
Bu arada Mika'nın kakaosundan bir tat, bence dünyanın sekizinci harikası.
Puedes llamarme Mica.
- O zaman sen de bana Mika de.
- ¿ Mica?
Mika mı?
- ¿ Jan, un café? - No, gracias, Mica.
- Hayır, sağ ol Mika, ben almayayım.
Guillaume, ¿ te apetece salmón ahumado?
- Harika, Mika.
- Por favor, Mica. Deja que te ayude.
- Size yardımcı olayım Mika.
Mica ha traído dos películas estupendas.
- Mika bana harika iki film getirdi. - Artık onu affedersin herhalde.
No, Mica. Esta noche tomaré café, por favor.
- Hayır Mika ben bu akşam kahve içeceğim.
Pero si quieres... practicar un poco más, no lo dudes. Mica, él y yo no tienen inconveniente.
Mika ve Guillaume için de sorun olmaz.
- ¿ Qué estás haciendo, Mica?
Sen ne yapıyorsun Mika? - Ne yaptığımı görüyorsun.
- Es una tontería, pero... me ha parecido que ponía algo en tu taza.
Çok saçma ama Mika senin fincanına bir şey koyuyormuş gibi geldi.
- Eres como todo el mundo. La vida es un regalo. Es así, no se puede reclamar.
Hayat sana verildi Mika, herkese olduğu gibi.
Pero Mica, tú me has ayudado mucho.
Mika bana nasıl yardım ettiğini bilemezsin.
¿ Conduces tú, Mika?
Mika sen kullan.
Su hijo, Mika, es un buen chico.
Oğlu Mika, iyi çocuktur.
¡ Mika!
Mika!
Soy Nika.
Ben Mika.
Hola, Nika... eres Rick Rape, no?
Selam, Mika. - Selam, sen Gray'sin... - Selam, sen Gray'sin, degil mi?
Esta es la que Mike Ditka anuncia en la televisión.
Bu da Mika Ditka'nın Tv'de bahsettiği hap.
- De todos modos, fue decisión de...
Ben Mika'ya katılıyorum.
Fue Mica la que nos propuso vivir en su casa cuando estaba en Suiza.
İsviçre'ye geldiğimizde Mika bizi evine davet etti.
Hola Patu, soy Mica.
Patou, ben Mika.
Mica me ha dicho que...
Mika yemeğin hazır olduğunu söyledi.
- Sí, Mica, no ha sido nada.
Evet Mika, bir şeyim kalmadı.
Hay una farmacia abierta junto a la estación.
Garın yakınında nöbetçi eczane var. Ben de onunla gidiyorum Mika.