Translate.vc / испанский → турецкий / Márk
Márk перевод на турецкий
15,615 параллельный перевод
Mark Massero.
Mark Massero.
Mark estaba un poco agitado esta tarde.
Mark bugün biraz tedirgindi.
Mark estaba teniendo problemas con su trabajo.
Mark'ın işle ilgili sorunları vardı.
Le dije a Mark al respecto después de que ocurriera.
Olduktan hemen sonra gidip Mark'a söyledim.
Mark Massero, está bajo arresto por asalto.
Mark Massero, saldırı suçundan tutuklusunuz.
"Los precios de las acciones se desplomaron después de que el jefe de Narciso, Mark Massero, fue puesto en licencia indefinida, después de su arresto por asalto agravado."
Narcissus müdürü, Mark Massero'nun yaptığı saldırının akabinde tutuklanmasından sonra süresiz bir şekilde şirketten ayrılması hisse senetlerini dibe batırdı.
¡ Mark!
Mark!
Paramos a Trevor Maloney de perder la vida por Mark Massero.
Trevor Maloney'i Mark Massero tarafından öldürülmeden kurtardık.
¿ Es Mark Massero un cliente tuyo?
Mark Massero sizin bir müşteriniz mi?
Pero creo que manipulo los tratamientos TMS de Mark Massero.
Ama bence Mark Massero'nun TMS tedavisini manipüle ettiniz.
Dime quién no eres, Mark.
- Kim olmadığını söyle, Mark.
Me llamo agente Mark Moore.
Adım Ajan Mark Moore.
Mark, dime quién te está controlando.
Seni kimin kontrol ettiğini söyle, Mark.
Sigo sin creerme que Mark cambiase de bando.
Mark'ın saf değiştirdiğine hâlâ inanamıyorum.
Lo siento. ¿ Fuiste la compañera de Moore durante 15 años
Anlamadım. 15 yıldır Mark Moore'un partnerisin ve karısıyla tanışmadın mı?
Mark no me presentó a su mujer porque trabajamos por la noche en algunos casos. Y parecía algo así.
Mark beni karısıyla tanıştırmadı çünkü bazen vakalar yüzünden sabahlıyorduk ve ben de böyle görünüyorum.
Iba de camino al trabajo pensando que posiblemente nada podía dolerme más que estos zapatos de tacón que Mark me regaló en nuestro aniversario.
İşe gidiyordum, bir yandan da Mark'ın yıldönümümüzde hediye ettiği ayakkabıların, canımı ne kadar yaktığını düşünüyordum.
Mark trataba con gente muy mala.
Mark bazı kötü adamlarla muhatap olmuştu.
Incluso aunque sabía que nunca tocaría a otra mujer, Mark seguía queriendo que durmiera tranquila.
Başka bir kadına asla el sürmeyeceğini bildiğim hâlde Mark yine de rahat uyumamı istedi.
Mark era un caballero, señora Moore.
Mark bir beyefendiydi Bayan Moore.
Mark era valiente.
- Mark cesurdu.
Candidatos como Mark Moore.
Mark Moore gibi adayları.
Mark descargó unos documentos importantes en un pendrive no autorizado.
Mark çok hassas bazı dosyalan bir USB belleğe kopyaladı.
¿ Un baño de sangre al que Mark estaba dispuesto a arriesgarse porque quería protegerme?
Mark'ın beni korumak için göze aldığı bir risk mi bu?
No me podía crees que Mark me los hubiera comprado.
Mark'ın onları bana aldığına inanamıyorum.
Mark bromeaba con que los trataba mejor que a mi Prius.
Mark "Onlara arabandan daha iyi bakıyorsun" diye şaka yapardı.
Todo bien.
Her şey yolunda. - Mark bu.
- Es Mark. - Sí, así es.
- Evet, öyle.
Mark Ruiz estaba trabajando infiltrado para la ATF.
Mark Ruiz, ATF için gizli görevde çalışıyordu.
¿ Crees que Mark está corrupto?
Sence Mark kötü mü?
Mark lleva ya 10 años desenganchado.
Mark 10 yıldır kullanmıyor.
Mark Ruiz.
Adı Mark Ruiz.
Mark ha estado prácticamente desaparecido en los últimos meses.
Mark birkaç aydır gözlerden uzaktaydı.
Mark eligió al trabajo antes que a nosotros.
Mark bizim yerimize işi seçti.
Estuve con ella y Joey cuando Mark estaba en rehabilitación.
Mark toparlanırken onun ve Joey'nin yanındaydım.
¿ Por qué los mataste, Mark?
Onları neden öldürdün, Mark?
Muchos agentes infiltrados encuentran la forma de fingir, Mark.
Birçok gizli görevli, bunu yapmış gibi göstermenin yolunu buluyor.
Intentando acceder al archivo personal de Mark Ruiz, ¿ no?
Mark Ruiz'in personel dosyasına mı girmeye çalışıyorsunuz?
Sí, tenía que terminar cosas mientras operaban a Mark.
Evet, Mark ameliyattayken biraz iş hallettim.
De acuerdo, Mark Shepperd, 32, con antecedentes.
Pekala, Mark Shepperd, 32 yaşında, sabıkası var.
¡ Mark Shepperd, somos del Cinco-O!
Mark Shepperd, Five-O!
Um, Mark... odio decirlo, pero escuché...
Sorduğun için sağol.
Había un grupo en la conferencia de Sur Korea.
Mark bunu söylemek istemiyorum ama duyduğuma göre konferansta Güney Kore'den insanlar varmış.a.
Necsitamos camas en terapia, Mark.
Şükür.
Despejé todas las camas que necesite.
Yoğun bakım yatağı lâzım, Mark.
Sobreimpulsor de Oscilación Marca Cinco de repuesto?
Mark Five Oscillation Overthruster, değil mi?
Marcos Willis, Central de Inteligencia.
- Mark Willis, Merkezi İstihbarat.
"Dr. Mark Taylor, director, departmento de emergencias."
"Dr. Mark Taylor, yönetici, acil servis."
Mark Jarrett.
Mark Jarrett.
Vaya por delante, García. OK. Uh, hace 3 semanas agente encubierto de la DEA Marcos Bowers desapareció.
- Üç hafta önce gizli görevdeki DEA ajanı Mark Bowers kaybolmuş.
Hablando de eso, Mark Bowers, el agente de la DEA muerto, su cuerpo fue encontrado a 50 yardas de distancia de una fosa común lleno de enemigos del cártel de Sinaloa.
Bu arada ölen DEA ajanı Mark Bowers'ın cesedi Sinaloa kartelinin düşmanlarıyla dolu toplu mezardan 50 metre ötedeymiş.