Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Octavius

Octavius перевод на турецкий

202 параллельный перевод
Ya lo sé, Octavius.
Bende bir tane var. Octavius.
EL JOVEN OCTAVIO, A QUIEN CÉSAR HABÍA ADOPTADO COMO HIJO. ANTONIO Y ÉL SE REPARTIERON EL PODER Y SE PREPARARON A LIBRAR
Octavius'la Antonius iktidarı paylaştılar ve Roma İmparatorluğu uğruna Brutus ve Cassius'la savaşmaya hazırlandılar. "
Octavio, he vivido más que tú.
Octavius, ben senden daha çok gördüm dünyayı.
También lo es mi caballo, Octavio, y por eso le doy cebada.
Benim atım da öyledir Octavius. Onun için bol bol yem veririm ona.
Octavio, escucha algo importante.
Şimdi Octavius, gelelim büyük işlere.
Venid, Antonio y joven Octavio... vengaos de Casio... pues Casio está cansado del mundo.
Gel Antonius, gel Octavius, gelin! Yalnız Cassius'tan alın öcünüzü. Cassius bezdi çünkü dünyasından.
De impaciencia por mi ausencia, y apenada porque el joven Octavio... y Marco Antonio se han hecho tan fuertes... pues esas noticias me llegaron con la de su muerte.
Yokluğum tüketmiş sabrını. Octavius'la Antonius'un güçlenmeleri de son umutlarını yıkmış olmalı çünkü ölüm haberi, onların yükseliş haberleriyle birlikte geldi.
Mesala, he recibido noticias... de que Octavio y Marco Antonio vienen hacia aquí con un gran ejército... y dirigen su expedición hacia Filipos.
Messala, bak mektuplar aldım. Octavius'la Antonius, büyük bir orduyla üstümüze iniyorlarmış Philippi'ye doğru.
Que, por órdenes ilegales... Octavio, Antonio y Lépido han matado a 100 senadores.
Octavius, Antonius ve Lepidus 100 senatörü öldürmüşler ayaklanma ve kanunları çiğnemeyle itham edip.
A salvo, Octavio. Bruto está a salvo.
Esir alınmadı Octavius, Brutus esir alınmadı.
Tendré más gloria por esta derrota que Octavio y Marco Antonio... por su vil victoria.
Her şeyi yitirdiğim bugün kazanacağım şerefi Octavius'la Marcus Antonius kazanamayacaklar aşağılık zaferleriyle.
- Sí. Vuelvo esta noche con Ottavio.
- Octavius bu gece geliyor.
Soy el padre de Ottavio.
- Evet, Octavius'un babası benim.
La repentina y extraña desaparición de un hombre, un compañero... que podría considerarse piedra angular de este edificio :
Şerif Octavius Glick'in... ani ve tuhaf bir şekilde ortadan kayboluşunun hepimizi derinden üzdüğünü eklemek isterim.
El sheriff Octavius Glick. Ojalá estuviera presente.
Keşke bugün o da burada bizlerle bulunabilseydi.
Lépido. Sixto. Y Octavio.
... Lepidus Sextus ve Octavius.
Salvemos a Amelia, a Adolphus y al pequeño Octavius.
Amelia'yı, Adolphus'u ve küçük Octavius'u kurtaralım. Hadi, gelin.
- Venid, venid. - Octavius está muerto, señor.
Octavius öldü, efendim.
Debemos llevarlos a tierra alta. Debemos salvar a Amelia, a Adolphus, al pequeño Octavius.
Amelia'yı, Adolphus'u ve küçük Octavius'u kurtaralım.
Octavio.
Octavius.
Octavio se convirtió en Augusto.
Önce Octavius'tu, Augustus oldu.
¿ A qué venía esa mierda de Augusto y Octavio?
Niye o Augustus Octavius saçmalığını anlattın?
Bajo ninguna circunstancia debe confiar en Antonio o en Octavio.
Hiç bir şart altında, Antony ya da Octavius'a güvenmemeli.
¿ Octavio?
Octavius mu?
¿ Y qué pasa con Octavio?
Peki ya Octavius?
Estás por entrar en el escenario de la historia, Octavio. ¿ Estás listo?
Tarihi bir sahneye adım atmak üzeresin, Octavius.
Octavio, pronto serás el nuevo líder.
Octavius, yeni Roma hükümdarı olacaksın.
Se suponía que Octavio nos la traería.
Octavius onu... bize geri getirecekti.
Porque allí es donde fue Octavio.
Çünkü Octavius oraya yönelmişti.
¿ Sabe de un pez gordo romano, llamado Octavio?
Roma'nın önde gelenlerinden, Octavius diye birini biliyor musun?
- Este Octavio no será fácil de encontrar.
- Octavius'u bulmak kolay olmayacak.
Octavio es Augusto César.
Octavius, Augustus'un Caesar'mış.
Octavio.
Octavius...
¿ Dónde está mi hija, Octavio?
Kızım nerede, Octavius?
Hola, Octavio.
Merhaba, Octavius.
"... y un nuevo aliado, desconocido para los dioses. "
Octavius'un arkadaşlığına sığındık. "
No, Octavio, gracias.
Hayır, Octavius. Teşekkür ederim.
- Octavio, gracias por cuidarla.
Octavius, bakıcılık için teşekkürler.
Octavio, se han ido.
Octavius, onlar öldü.
Ella tomó veneno, Octavio.
Zehir içti, Octavius.
El y Octavio, pero-- - ¿ Pero que?
O ve Octavius, fakat.. Fakat ne?
Planeo escribirlo sobre el Dr. Otto Octavius.
Biliyorum. Dr. Otto Octavius üzerine yapmayı planlıyorum.
Octavius es amigo mío.
Octavius, benim arkadaşım.
Estamos financiando a uno de tus ídolos, Pete, a Otto Octavius.
İşin doğrusu idollerinden birine kaynak sağlıyoruz, Pete. Otto Octavius.
Octavius elevará a OsCorp a un nivel que mi papá nunca se imaginó.
Octavius, OsCorp'u babamın hayal bile edemediği bir yere getirecek.
Un tal Otto Octavius acaba con 8 extremidades. ¡ Qué increíble!
Otto Octavius adında biri kendini sekiz uzuvla buluyor. Bunun olasılığı ne?
Él era el único que podía haber detenido a Octavius.
Octavius'u durdurabilecek tek kişiydi o.
- ¿ Qué Ottavio?
- Octavius kimdi? - Benim oğlum. – Çocuk ha.
Bien, Ottavio. Me gusta.
Bravo, Octavius, arkadaş olduk.
- Ottavio es hijo mío.
Onu ve oğlunu her şekilde kabul ediyorum. - Octavius benim oğlum.
- ¿ Y qué pasó con Octavio?
Peki ya Octavius?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]