Translate.vc / испанский → турецкий / Odín
Odín перевод на турецкий
457 параллельный перевод
Por Odín, daría mi alma por ir con él.
Tek sözünüzle onun icin canımı veririm.
Mi amo cumplirá su promesa, pues lo juró por Odín.
Sır Brack, size şeref sözü verdi efendim.
Los vikingos de la Europa de los siglos Vlll y IX adoraban a Odín, dios pagano de la guerra.
8. ve 9.yüzyıl Avrupa'sında Vikingler pagan savaş tanrısı Odin'e tapıyorlardı.
El mayor deseo de un vikingo era morir espada en mano y entrar en el Valhalla, donde era recibido como un héroe por el dios Odín.
Her vikingin en büyük hayali kılıcı elinde şehit olarak Tanrı Odin'in kahramanlarını beklediği Valhalla'ya girebilmekti.
Podría haberlo engendrado Odín, pero lo hice yo.
Onu Odin yetiştirebilirdi, ama ben yaptım.
¡ Odín!
Odin!
Si Odín quisiera la muerte de Eric, el martillo de Thor tocaría a difuntos.
Eğer Odin Eric'in ölmesini isteseydi, Thor'un çekici onun ölüm çanları olurdu.
La maldición de Odín caerá sobre el que mate al esclavo.
Odin'in laneti köleyi öldürenin üzerinde olur.
¡ Que Odín maldiga a los cangrejos! Ésa es mi decisión.
Bırak yengeçler Odin tarafından lanetlensin!
Es la prueba que Odín depara a las esposas adúlteras.
Odin'in sadakatsiz eşlere bir testi.
- Odín te ha respondido.
- Odin sana cevap verdi.
Eran las hijas de Odín.
Onlar Odin'in kızlarıydı.
- Odín te da las gracias por salvarlo.
- Odin onu kurtardığın için teşekkür ediyor.
Por Odín que será una buena reina vikinga.
Odinnin de yardımıyla güzel bir Viking Kraliçesi olacak.
Doy gracias a Odín por tu regreso.
- Selam Ragnar. Sağ salim dönüşünüz için Odin'e teşekkür ediyorum.
¡ Que la maldición de Odín caiga sobre ese esclavo!
Odin'in laneti o kölenin üzerinde.
Lo juro por la sangre sagrada de Odín.
Odin'in kutsal kanı üzerine yemin ederim.
¿ Qué es la palabra de un padre comparada con la voluntad de Odín?
Babanın sözü Odin'in isteğiyle karşılaştırıldığında nedir ki?
He jurado por la sangre de Odín vengar la muerte de mi padre.
Babamın ölümünün öcünü almaya Odin'in kanı üzerine yemin ettim.
Odín no se ha pronunciado.
Odin bir işaret göndermedi.,
Odín.
Odin.
Odín debe de haberme escuchado.
Odin bana cevap vermiş olmalıydı.
- Odín nos ha enviado una señal.
Odin sana bir işaret gönderdi. Öldürün onu!
Causó tantos problemas que Odín lo expulsó del Valhala para siempre.
Söylentiye göre sebep olduğu birkaç sorun yüzünden Odin tarafından ömür boyu cezalandırılmış.
¡ Odín!
Hey oradakiler!
Odín quiere a los mejores de estos en Valhala para el anochecer.
Odin gece çökmeden en iyilerini Valhalla'da istiyor.
Cuando Odín se entere de que estás viva, te matará y Gabrielle nunca podrá ser rescatada.
Odin canlı olduğunu öğrenirse, seni öldürür Ve Gabrielle asla kurtulamaz.
El cuervo de Odín.
Odin'in kuzgunu...
Odín te perdiste la gran destreza que he adquirido en tu honor.
Odin... Onuruna eriştiğim müthiş ustalığı kaçırdın.
Hace mucho tiempo fue Xena quien le enseñó a Odín a adoptar la violencia y la sed de sangre.
Çok uzun zaman önceydi. Xena... Odin'e, ilk defa, şiddeti ve kan hırsını öğretmişti.
¡ Es Odín!
Bu Odin!
¡ La escuchaste, Odín!
Kadını duydun, Odin!
Ella dijo que te llamas Odín pero no te conozco por tu caballo.
O, adının Odin olduğunu söyledi Yoksa senin hakkında bir halt bildiğim yok.
Odín.
Odin...
Grinhilda fue lo mejor que le pudo pasar al Valhala, Odín antes de que fuera envenenada con mi sed de sangre.
Grinhilda, Valhalla'nın başına gelen en iyi şeydi, Odin. ... Benim kanasusamışlığımla zehirlenmeden önce.
Ella les enseñará a usar sus poderes noblemente, Odín.
Onlara güçlerini daha asil amaçlar için kullanmalarını öğretecek, Odin.
Xena sacó a Odín de su desesperanza compartiendo con él su deseo de vivir.
Xena, yaşama hırsını paylaşarak, Odin'i umutsuzluğundan kurtardı.
Vencí a las Doncellas del Rin para robarles el oro no por la riqueza que podría darme sino por el poder que profetizaban las runas de Odín.
Altınlarını çalmak için Ren Perileri'ni ekarte ettim Bana getirebileceği zenginlik için değildi bu Odin'in runik taşlarında anlatılan güç içindi.
Usando las cadenas que robé de Odín y el collar de Grinhilda como candado transformé esta mina en su prisión.
Odin'den çaldığım zincirleri Ve kilit olarak Grinhilda'nın kolyesini kullanarak Bu madeni, onun hapishanesine dönüştürdüm.
Odín tuve que adular a Gabrielle para que no sospechara mis verdaderos motivos.
Odin... Gerçek niyetimi anlamaması için Gabrielle'e rol yapmak zorunda kaldım.
Odín, voy a devolver el anillo a las Doncellas del Rin.
Odin... Yüzüğü, Ren Perileri'ne geri götüreceğim.
Odín y las demás iban a matarte por el anillo.
Odin ve diğerleri, yüzük için seni öldürecekti.
No tengo otra opción, Odín.
Başka seçeneğim yok, Odin.
Ahora mismo, está matando lo que ella más valora. Odín atacará a Gabrielle con todo lo que tiene hasta que no le des el anillo.
Ama şu anda, yüzük, onun en çok değer verdiği şeyi öldürüyor.
Pero no puedo protegerte en esta forma ; no de Odín.
Ama seni, insan formunda olduğum sürece koruyamam, yani Odin'e karşı.
El Ojo de Odín se oscurece.
Odin'in gözü karardı.
Malchus, el oscurecimiento del Ojo de Odín es voluntad de los dioses.
Odin'in gözünün kararması tanrıların isteği.
La llegada de estos intrusos ha hecho que el Ojo de Odín se oscurezca.
Bu yabancıların gelişi Odin'nin gözünde karanlığın büyümesine sebep oldu.
Pero, ahora, el Ojo de Odín no podrá ser restaurado.
Ama Odin'nin gözü tekrar eski haline gelebilecekmiş gibi gözükmüyor artık.
Odín.
Odin.Odin.
¡ Odín!
Oradakiler!