Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Orhan

Orhan перевод на турецкий

113 параллельный перевод
Traducción : Dorota Burska
Süt Kardeşler ( Hakan Orhan )
Tenía un amigo en la prisión de Malatya. Orhan. Era de Istanbul.
Malatya cezaevinde Orhan adında bir arkadaşım vardı.
Pero entonces enviaron a Orhan a otra prisión.
Var ama, sonra Orhan'ı başka cezaevine sürdüler.
Busco al padre de Orhan Kara.
Orhan Kara'nın babasını arıyorum.
- No tenía un hijo en prisión? - Orhan Kara.
İçerde bir oğlu yok muydu onun?
No le conozco.
- Orhan Kara.
Soy amigo de Orhan, de la carcel.
- Orhan'ın hapisane arkadaşıyım.
Orhan recibió una muy buena oferta.
Orhan'a gelen teklif çok iyiydi.
Pero es duro para Orhan.
Orhan için kötü oldu biraz.
Creo que está viniendo Orhan.
Evet... A, Orhan geliyor galiba.
¿ Cómo estará hecha la mezquita? Orhan Ghazi estará pronto aquí.
Yaahu, nassı bitecek bu cami, Orhan Gazinün eli kulağundadur.
También es la casa de Dios, Küþteri. ¡ Orhan aún está ocupado en campaña!
Tekke de allahın evi, cami de, Küşteri, Orhan'ın seferi bitmez heman!
Çoban Effendi. Aquí dice Bursa, ciudad de Orhan Ghazi.
Çoban efendü. işte sana Bursa şehri Orhangazi.
150 de mis guerreros están al servicio de Orhan Ghazi hijo de Osman, y tú mismo.
Yüz ellü cengaver ilen Osman ogli Orhan Gazinün ve dahi sizün emrünüzdeyüz.
Orhan está en campaña.
Orhan gazada.
Así que incluso Orhan se quedó corto, ¿ eh?
Bu yolları Orhan bile halledememiş ha?
Con el permiso de Orhan Ghazi, usted y sus hombres que sigan todos las reglas de nuestra Orden.
Orhan Gazü artukun destur verürse adamlarun tekkemüz buyruğuna uyarlar Çoban.
El pináculo iba a ser la joya de la corona de la mezquita de Orhan gloria de Bursa, nuestro paraíso en la tierra. Se la arrebataste de las garras del tigre, preservadla...
Şehrü cennetümüz Bursa'nun mücevherü olacak Orhan camiinin aleminü uğru elinden kaplan pençesüyle söküp aldunuz ve
Su Excelencia Orhan Gazi tiene conquistado Kordyla y Daciviza.
Orhan Gazü efendümüz, Sivrükale'ylen Gebze'yü de zaptetmüştür.
La mezquita es un regalo de Orhan Ghazi.
Bizim Cami Orhan Gazü'ye armağandur.
Y por el poder que se me ha dado como diputado que actúa en nombre de Orhan Gazi en Bursa, y con el acuerdo de la señora Holofira por la presente nombramos a Pervane Çandarlý Halil Bin Süllü superintendente de las finanzas y de los impuestos en el Kanato de Osman.
Ahi kardaşlarün arasuna kabul edüle... Hanumuz Orhan Gazü ecdadınun Bursa'da hamisi ve vekilü olarak, kendisünün desturuyla ve de Nilüfer Hatun'un iznüyle, Pervane Çandarlı Halil Bin Süllü'yü Osmanlu beyliğünün pul ve vergü işleründen sorumlu nazıru ettük.
Si mi Orhan Ghazi estuviera aquí, le encantarían.
Göreydi Gazim Orhanum da pek severdü hemi kız.
¡ El sol de Bursa, la estrella de la mañana, nuestra Orhan Bey está volviendo de la campaña!
Bursamızın güneşü, akşamumuzun yıldızı Orhan efendimiz seferden dönerler.
Escuchad, escuchard. Algo está apareciendo para nuestro Orhan Bey.
Ahali Orhan beyimizin gene işi çikmuştur.
¿ Esos Karagöz y Hacivat van a montar un espectáculo..... en la presencia de Orhan Ghazi?
Karagöz ve Hacivat Orhan Gazü'nün huzurunda önünde oyun mu itsin istersün?
El mismo Orhan Ghazi lo ha pedido.
istek Orhan Gazi'den gelmüştür.
A Orhan Gazi le gustaba tanto que le dió Uludað, esa gran montaña...
Orhan gazü onu sevdü diye na karşudaku ulu dağu virdi.
Orhan Khan ha vuelto.
Orhan beyimiz seferden döner.
Pervane, oí que eras la nueva joya de la corona de Orhan Gazi.
Pervane efendü! Duydun ki Orhan beyin tacında vızıldar imüşsün!
Has venido sin duda a dar las gracias a Orhan Ghazi.
Orhan gaziye minnete geldin herhal
El otro pertenece a Orhan Ghazi.
Diğerü Orhan Gazinindir.
Orhan Ghazi sabe todo ahora.
Orhan Gazü herşeyi bilir artıkun.
El Señor Orhan ha venido...
Orhan ağam gelmiş...
Así que, Orhan Bey...
Orhan Bey...
Quizás Orhan Effendi pretende entregar tu ciudad para que el majestuoso mongol Khan allá...
Halbuki Orhan Gazü Efendümüzün niyetü şehri şu heybetlü tatar hanuna virmektür...
Pero si te entregas a Orhan Ghazi un poco del final es suficiente y tus impuestos son reducidos.
Halbuki efendü, Orhan Gazü'ye teslüm edülür üse ucundan azıcuk alunacak. Vergüsü daha azdur.
Orhan Ghazi, deja que diga algo.
Orhan Gazi...
Orhan ordena y sus súbditos obedecen.
Orhan'un emrünü verir, biz kulları ederük.
Orhan Ghazi nos iba a dar una montaña.
Orhan Gazi dağ virecekidi.
¿ Lo qué importa es su reputación, es correcto, Orhan?
Önemli olan yani sizin ününüz. Değil mi, Orhan?
Consiga quinientos kilos para cada uno, para Orhan y para mí.
Orhan'a da bana da 500 kilo hazırlayıver.
Será como llevar a Kafka al Paseo de la Calle Tercera.
Orhan Pamuk'u Bahariye'de gezintiye çıkarmak gibi.
Bien, Orhan. Completa tus preparativos.
- Orhan bey siz hazirliklarinizi tamamlayin.
Llamé a Orhan y se lo dije.
Orhan'ı çağırdım işte. Anlattım durumu.
Orhan tiene experiencia. Él descubrió de donde venía el sonido.
Orhan tabii, tecrübeli asker.
Grité Orhan, Orhan!
Ben bağırıyorum "Orhan! Orhan!" diye.
Luego la tercera bala le pegó.
Sonra üçüncü kurşun... Orhan öyle yığıldı kaldı.
No se preocupe. Nos encargaremos de la familia de Orhan.
[TELSİZ] Merak etme, Orhan'ın ailesi için gereken her şeyi yapıyoruz.
vio el auto nuevo de Orhan?
Orhan'ın yeni aldığı arabayı görmüş müydün sen? Yok.
Orhan!
Orhan!
Subtítulos corregidos por jugaor [clan-sudamerica]
ORHAN METİN metinorh @ teos.isikun.edu.tr

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]