Translate.vc / испанский → турецкий / Pata
Pata перевод на турецкий
5,076 параллельный перевод
Les queda menos de un minuto antes de que una muy querida, atractiva, y ligeramente vivaracha amiga suya estire la pata.
Bir dakikadan da az bir süre sonra çok sevdiğiniz, çekici ve biraz çakır keyif arkadaşınız ölecek.
Así que preferiría que la chica simpática que me sacó de una institución mental no termine muerta porque has metido la pata.
Beni akıl hastanesinden kaçıran sevimli kızın sen işleri batırdığın için ölmesini istemiyorum.
Estoy harto de meter la pata.
İşleri batırmaktan bıktım.
Solo sé que voy a meter la pata.
Yüzüme gözüme bulaştıracağımı biliyorum.
EL HALCÓN METIÓ LA PATA
Falcon'ın Sahte Adımı
Sheriff, estás pisando la pata derecha de gran Charlie.
Şu andan Koca Charlie'nin ayağına basıyorsunuz, Şerif.
La metida de pata más bonita de todo el día.
Günün en güzel batırışıydı.
Eso es algo muy importante es una metedura de pata.
Bu olmamış işte.
Veis, y ahí es donde metieron la pata.
İşte tam da orada açık veriyorlar.
Pensaba que estabais en una cita y tenía miedo de meter la pata.
Ben'miş. Bir randevuda olduğunu ve mahvettiğimizi düşünmeye başlamıştım.
De acuerdo, "pata" como el animal y "pata" de una silla.
Tamam, mesela kitaptaki "satır" var, bir de kesici alet olan "satır."
- Ryan sabes que no me gusta sentirme impotente sobre mi propia pata.
Ryan, kendi bacağıma hakim olamamayı sevmediğimi biliyorsun.
Así que estás diciendo que el Senador Coto metió la pata cuando ordenó una investigación del escuadrón ejecutivo de la muerte que Spencer estaba liderando con el fallecido Comandante Danforth, del cual Nikita fue acusada de ser miembro.
O halde Senatör Coto'nun, Nikita'nın da üyesi olduğu Başkan ve merhum Komutan Danforth tarafından ayakta tutulan ekibi soruşturmasını istediğinde hata yaptığını söylüyorsunuz.
Ouch. Bueno, Mack, meti la pata.
Tamam Mack, her şeyi mahvettim.
Dices eso todo el tiempo, y sigues metiendo la pata.
Bunu söyleyip duruyorsun, ama mahvetmeye devam ediyorsun.
Disculpa Jack, metí la pata.
Özür dilerim Jack, elime yüzüme bulaştırdım.
Sé que metí la pata.
Her şeyi batırdığımı biliyorum.
Yo estaba aterrorizado por sí metía la pata en la operación.
Operasyonu mahvetmekten korkuyordum.
Y siempre termino metiendo la pata.
Ama sürekli diğer insanların hayatlarını mahvedip duruyorum.
Metí la pata.
İşleri batırdım.
Vaya, mucha gente ha ido estirando la pata en este pueblo desde hace tiempo.
Uzun süredir bu şehirdeki insanlar ölüyor galiba.
Siempre meto la pata.
Ben her zaman böyle bir karmaşa yaparım.
- Ahora sí que metiste la pata.
Bu sefer gerçekten başardın.
Hace dos meses, Rodney metió la pata en el trabajo y...
İki ay önce Rodney işleri birazcık batırdı.
Conozco el horario como la palma de mi pata.
Saatleri patimin içi gibi bilirim.
No eres lo suficientemente hombre para decir que metiste la pata.
Kötü bir karar verdiğini söyleyecek kadar erkek değilsin.
No metí la pata.
- Karar filan vermedim.
Y parecía que cada vez que íbamos, nos encontrábamos con una trampa para zorros, una vacía, después de que se le hubiera... atrapado su pata.
Ne zaman aymaya gitsek tilki tuzağıyla karşılaşırdık. Boş bir taneyle. - Tilki yakalandıktan sonra...
Resulta que, metí la pata.
Anlaşılan hata yapmışım.
Y una metedura de pata no suena tan mal, ¿ verdad?
Bir hatadan ne çıkar, değil mi?
¿ Por qué, para que puedas meter la pata en otra misión? No lo creo.
- Neden, bir görevin daha batırasın diye mi?
diría que es una pata de un insecto...
Gördüğüm kadarıyla bir böceğin bacağına benziyor.
La persona que encontró la pata del insecto parece ser que vive en una ciudad cerca del océano.
Böcek bacağını bulan kişi okyanus kıyısı bir şehirde yaşıyormuş.
Entonces el insecto con esa pata tan grande podría ser una mutación influenciada por estas condiciones.
Büyük bacaklı böcek, bu şartlar üzünden bir mutasyona uğramış olabilir.
¿ Y por qué tendría una pata tan grande?
Ama niye büyüsün ki?
¿ Dónde se descubrió esa pata?
Bacak nerede bulunmuş?
Ni siquiera sabemos si acabó en la misma isla a la que llegó esta pata.
Bacağının kıyıya vurduğu adada olup olmadığını bile bilemeyiz.
Tenía una pata rota.
Bacağı kırılmış.
- Entonces, ¿ fue una metedura de pata?
- Yani bir nevi pot kırdı?
Mira como en su pata hay contracciones musculares, ¿ si?
Bak bacağı seğiriyor, gördün mü?
- Wendy, metí la pata.
- Wendy, elime yüzüme bulaştırdım.
- Sí, metiste la pata.
- Evet, aynen öyle.
Pasemos a la siguiente noticia. una criatura no identificada ha matado a siete personas en la ciudad de Pata.
Sıradaki haberimiz... Bugün öğle vakitlerinde kimliği belirlenemeyen bir yaratık Pata Şehri'nde yedi kişiyi öldürdü.
Ciudad Pata y las montañas Miera... 1 ) } NGL República Región Rokario Autónoma
Pata Şehri ve Miera Dağları... Aramızda başka bir şehir daha var ve Miera Dağları öbür tarafta kalıyor.
¿ Quieres que abra una investigación por una metedura de pata con Picasso?
Bir Picasso karmaşasına dayanarak bir soruşturmaya girmemi mi istiyorsun?
- Lo sé... metí la pata.
Yüzüme gözüme bulaştırdım.
¿ Qué clase de Tecno pata no puede encontrar dos humanos en un submarino en el que tiene el completo control?
- Senin gibi bir teknoloji uzmanı nasıl oluyor da bu denizaltıda bulunan iki insanı kontrol altına alamıyor?
Antes o después, todo el mundo mete la pata.
Eninde sonunda herkes hata yapar.
¿ Metí bien la pata, eh?
İşi iyice batırdım, değil mi?
Tienes menos de un minuto antes de que un querido amigo tuyo estire la pata.
Çok sevdiğiniz bir dostunuz ölmeden önce bir dakikadan az süreniz var.
Sus tipos metieron la pata.
Aptalca bir hata yapmak üzeresiniz.