Translate.vc / испанский → турецкий / Percocet
Percocet перевод на турецкий
146 параллельный перевод
¿ Percocet?
Percocet?
Le di 2 "Percocet" hace una hora, pero no han hecho efecto.
- Sorun ne? - Bir saat önce ona iki Percocet verdim fakat etki etmedi sanırım.
Tú les das Percocet, dos Vicodines, y un par de cervezas y se bajan las bragas.
Onlara bir Percocet, iki Vicodin ve bira ver külotlar aşağı iner.
¿ Cuál de ellas usted tomo, señor, el Vicodin o el Percocet?
Hangisini aldınız efendi, Vicodin mi Percocet mi?
La medicación para controlar el dolor será a base de morfina, Percocet y Darvocet.
Tıbben, acıyı kontrol etmek için bazı ilaçların genel türlerini kullanacaksınız... Morfin, percocet, darvocet gibi.
Soy alérgico al Percocet.
Percocet mi Demerol mü? Percocet'e alerjim var.
Si se encuentra mejor, dale Percocet y que se vaya a casa.
Kendini daha iyi hissederse, Percocet verip evine yolla.
¡ Esto te caga como el Percocet!
Bu bok insanı Percocet almış gibi yapar.
Bien, Sr. Percocet.
- Tamam, bay Percocet.
- Narcóticos. ¿ Tienes una dirección?
Percocet. Adresi var mı?
Tengo una enfermedad por la que necesito narcóticos.
Percocet almamı gerektiren bir hastalığım var.
Quería decirte que las enfermeras hicieron una revisión de los narcóticos. Faltan 50 Percocets.
Hemşire uyuşturucu ilaç kontrolü yapmış, 50 Percocet eksikmiş.
¿ Por qué supones que el Sr. Barnes se robó el Percocet? Hay mucha gente en ese pabellón.
Neden Mr. Barnes'in çaldığını varsayıyorsun ki, burada başka bir sürü insan var.
- Éstos son Percocets.
- Bunlar Percocet. - J.D.
Ecetominofena no la ayuda.
Percocet'in faydası olmuyor.
- ¿ Y por qué le receta Percocet?
- O zaman neden Percocet reçete etti?
Sra. Brady, vamos a romper la piedra que tiene en el riñón con litotricia... y a darle oxicodona para el dolor.
Bayan Brady, litotripsi ile böbrek taşınızı kıracağız. Bu arada ağrınızı kesmesi için Percocet vereceğiz.
¿ Conocéis el nombre del chico adicto al Percocet?
Hey. Hap bağımlısı olan çocuğun adını biliyor musunuz?
Necesitas regresar acá... tomarte un whiskey y un analgésico... salir con una actriz ambiciosa y poner fin a tu conducta destructiva.
LA'a dönmelisin, biraz viski ve Percocet içip, bir aktrisle yemeğe çıkmalı ve kendini yok etmeyi bırakmalısın.
- El viejo era un semental. Entonces, mamá estaba en el dormitorio noqueada por las pastillas.
Anne yatak odasında Percocet içip kendinden geçer.
Le dio Percocet antes de irse.
Dr. Byers muayene etti. Gitmeden önce Percocet verdi.
Le di Percocet para el dolor, así podría dormir.
Ağrısı için Percocet verdim, sonra da uyudu.
Janice, no había Percocet en el estómago del capitán Dornan.
Janice, Binbaşı Dornan'ın midesinde Percocet yoktu.
El monstruo que tengo de madrastra acaba de sacarse las muelas del juicio y está atiborrada de calmantes Percoset, dejando un rastro de baba por toda la casa.
Üvey cadı, az önce yirmilik dişlerini çektirdi. Percocet yüzünden uçmuş vaziyette. Evin her yanı salya oldu.
Si tengo que escuchar a Mona la llorona contar una sola vez más cómo echa de menos sus pastillas, le voy a meter los malditos analgésicos por la garganta yo mismo.
Mızmız Mona'nın hapları ne kadar özlediğine dair mızıldanmalarına bir kez daha katlanmak zorunda kalırsam, lanet Percocet'i boğazından aşağı bizzat kendim tıkacağım.
Intentó cambiarme una tonelada de Sudafed por algunos Percocets.
Bir ton Sudafed karşılığı birkaç Percocet istedi.
Percocet, Oxy, Valium.
Percocet, Oxy, Valium.
Percocet.
Percocet.
¡ Se me cayó todo el Percocet!
İlaçları düşürdüm!
Tráeme el Percocet de Mark.
Mark'ın ilacından birkaç tane getir.
Oxicodona, vicodina, oxicontina.
Ağrı kesiciler : Percocet, Vicodin, Oxycontin.
En los últimos cinco meses, 18.000 cajas de oxicontina 12.000 de oxicodona y 9.000 de vicodina.
Son beş ayda 18,000 Oxycontin, 12,000 Percocet, 9,000 Vicodin.
Percocet es cuando tus rodillas fallan.
Percocet ise dizlerinin üzerine düşmemen için en iyi dostundur.
Yo le di una buena dosis de Percocet.
- Ona iyi miktarda ağrı kesici verdim.
Creo que el Percocet prácticamente lo asegura.
Percocet * de bunu kanıtlıyor.
Tomo Percocet todo el día sólo para aliviar el dolor de mi miserable existencia.
Percocet alıyorum bütün gün. Zavallı varlığımın acısını dindirmek için...
... tomando LorTabs y Darvocet y Percocet...
... Lortab, Darvocet, Percocet...
¿ Percocet?
Percocet mi?
Bueno, yo.. yo tome, un par, um, percocet y... y todos los advil que me quedaban.
Birkaç Percoset falan aldım. Bir de kalan Advil'i
Mercocet, Percocet, Darvocet,
Mercocet, Percocet, Darvocet,
Corrine. El Percocet no lo alivia.
Corrine, Percocet işe yaramıyor.
- Se supone que no debes hablar ve y ordena la pruebas pero necesitas ser un paciente
- Konuşmaman gerekiyor. Haydi, filmleri iste. - Percocet alabilir miyim Haleh?
Percocet, hemograma y placa de tórax.
Percocet, tam kan sayımı ve iki açıdan göğüs filmi.
Faltan diez órdenes de Percocet de la farmacia.
Eczaneden on kutu Percocet kaybolmuş.
Y por los zapatos Louis Vuitton y Percocet.
Ve Louis Vuitton ayakkabılarına ve... Percocet'e.
Y yo había había tomado Percocet y estaba muy drogada.
Ve ben... Bir sürü Percocet hapı çakmıştım, kafam çok güzeldi.
¿ Percocet?
Percs?
- ¿ Tienes Percocet?
- Percocet'in var mı?
- ¿ Percocet?
- Percocet mi?
¿ Percocet o Demerol?
Bu sefer ne istersiniz?
Bien, Sr. Perkaset.
Tamam, Bay Percocet.