Performance перевод на турецкий

La performance de esta noche fue vergonzosa.

Bu geceki gösteri utanç vericiydi.

Tengo la impresión de que tu performance esta noche será bastante parecida a la de una sonámbula.

Bu gece bir uyurgezer gibi dans edeceğine dair içimde bir his var.

¡ Será una hermosa performance la de esta noche!

Bu gece performansımız çok iyi olacak!

- Debo felicitarte por tu virtuosa performance.

Seni, üstün performansından dolayı tebrik etmeliyim evlat.

Es el Sports Performance Utility Nutrition Kick. ( nt : suplemento rápido nutricional )

Adı Sports Performance Utility Nutrition Kick.

Nadie esperaba esta performance.

Kesinlikle kimse böyle bir performans beklemiyordu.

El artista de performance.

- Performans sanatçısı o bir kere. - Performans sanatçısıymış.

Un artista de performance.

Performans sanatçısıymış.

Yo lo llamo performance artística, Ariel lo llama pérdida de tiempo.

Ben gösteri sanatı diyorum ama arkadaşım Ariel boşa zaman harcamak diyor.

Al margen de la deliciosa performance de la Srta. Candy esto demuestra que el poder de mi mensaje no puede ser detenido.

İyi denemeydi. Bayan Cane'in hoş performansı bir yana,... bu, mesajımın gücünün kalıcı olmadığını kanıtladı.

Las paredes debieron de haber sido como de papel tissue porque escuchaba sus "performance" cada noche.

Duvarlar o kadar inceydi ki her gece performanslarına şahit oluyordum.

Fue muy gentil al mandar tu carruaje... para apreciar la hermosa performance de esos dedos.

Ona arabanızı göndermeniz ne büyük incelik. Sayenizde piyano çalan parmakları üşümemiştir.

Esa fue una performance muy impresionante, Rube.

Performansın çok etkileyiciydi, Parlak.

Quién presidió la peor performance de un equipo en la historia olímpica de los EE.UU?

Sen dünyanın en iyi antrenörüsün,

Mi próximo proyecto es una clase de pieza de performance turística de arte en la que estoy trabajando.

Üzerinde çalıştığım yeni proje bir tür performans sanatı parçası.

Alta performance.

Yüksek performans.

Vulva. Teníamos una compañía de performance artístico multimedia antes de que se mudara.

Vulva ayrılmadan önce bizim multimedya sanat performansı ortaklığımız vardı.

Titus Alta Performance.

Titus Yüksek Performans

Y tengo una Super-fabulosa sorpresa para todos ustedes- - un nuevo uniforme de alta performance, aerodinámico... lo mejorcito que hay!

Ve hepiniz için mükemmel bir sürprizim var yepyeni, aerodinamik türünün en iyisi, yüksek performanslı üniforma!

- no va a afectar tu performance.

- Bu bizim performansımızı etkilemez.

Finalmente has visto la nueva performance de vivian.

Nihayet Vivian'ın yeni gösterisini izledin.

Si no hubiera buscado un grupo de apoyo... no habría obtenido el puesto de suplente en el grupo de performance.

Ama gariptir ki, destek grubu arayışında olmasaydım... Böylesi bir gösteri grubuna hiç katılamayacaktım belki de...

Estamos solicitando la restitución sin tener pruebas de discriminación.

Ortada ayrımcılığa dair somut bir kanıt olmadığı haldeWe've asked for a specific performance with no clear evidence of discrimination.

- Una especie de performance de poesía-punk-folk.

Punk, folk, şiir, performans sanatı tarzında.

Esto se ha expresado en la prosa que escribo, en trabajos como ( la novela ) Voice of the Fire y probablemente con mas visibilidad se ha introducido en las obras de performance que he hecho en varios lugares desde 1995.

Düzyazılarımda bu biçimi bir şekilde kullandım. Örneğin, Voice of the Fire gibi çalışmalarımda. Performans çalışmalarında ise bunun daha da görünür olduğunu düşünüyorum.

We hadn't mistaken performance with... peeping

Biz röntgenlerken hata yapmayız.

Pero también estaba influenciado por el teatro y por la concepción de la vida como una pieza teatral.

But I was also influenced by performance at and by the idea of life itself as a kind of performance piece.

Quería una cosa con velocidad y performance. Compre este.

Ben de hız ve performansı çağrıştıran bir şey istiyordum.

te gusta el arte de la performance?

Gösteri sanatını sever misin?

Hoy en día la gente quiere glamour y lágrimas, una gran performance.

Son zamanlarda insanlar, gösteriş ve gözyaşı ile dolu büyük performans bekliyorlar.

Vimos la performance en la TV.

Gösterinizi Televizyondan izledik.Ve

Cuando introduje el "performance art" era consciente de que quería inspirar a la gente e impulsarla a despertarse.

Performans sanatını sunuş biçimimle insanlara ilham vermek onlara heyecan vermek istediğimin bilincindeydim. Bu sayede uyanabilirlerdi.

Es una performance increíble para cualquier coche, no solo para un coche eléctrico.

Yani bu herhangi bir araç için bile sıradışı bir performans.

The Man Performance USA es traido esta semana y cada semana... hasta su final por esta estación.

Amerika Birleşik Devletleri'nin tüm askeri faaliyetleri, savaş sona erene dek, bu hafta ve her hafta karşınızda olacak.

hacemos performance en la calle.

Aslında, biz bir çeşit... - Bekle.

Dicen que la performance de esta banda es bien potente.

Sahneyi parçalayıp "Ya Allah" diye giriyorlarmış olaya.

Cada vez me gustan más las "performance", que nada dure.

Gösteri sanatını sevmeye başladım. Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez.

Supongo que está bien que mi mujer se divierta, ahora que mi performance puede ser reducida.

Sanırım karım biraz eğleniyor, Benim performansım bozmuş olmalı.

No se vaya antes de mi performance.. segunda cancion.

Gösteriden önce gitme. İki şarkı var.

Así que vé a las máquinas como extensiones de la performance humana.

Makinelere insan performansının uzantısı olarak bakılmalıdır.

Esa resultó ser mi última performance.

Bu benim veda performansım olmuştu.

Quiero hacer cada performance.

Tüm oyunlarda oynamak istiyorum.

Están discutiendo la performance de hoy.

Bu geceki gösteriyi tartışıyorlar.

Sabes tienes un buen punto, Alan. Digo, se está usando mucha matemática para mejorar la performance deportiva.

Spor performansını arttırmak için matematik çok kullanılır.

Todos los grandes talentos sufren de ansiedad de performance..

Bütün büyük yetenekler performans endişesi duyar

el bienestar de Kitty no tiene nada que ver con el estado de Califronia. o mi integridad o mi trabajo de performance.

Kitty'nin iyi olması Kaliforniya eyaleti, yada namusum yada iş performansımdan çok daha önemli.

Que performance!

Harika!

Eran esperados aumentadores de performance...

Performans arttırıcılar,..

Es común en pianos de marcas europeas de alta performance. El sulfato preserva el timbre del alambre.

Sülfat telin ses rengini koruyor.

Esfenk Gollie es un personaje, en la novela "Ser cultural" de George de Morie, y es un hipnotista que conoce a una mujer joven y la convierte en una "performer" y en su musa... el se vuelve controlador... y ella se da cuenta que no puede hacer performance sin él.

"Dominant" George du Maurier'in hikayesinde bir karakter. Trilby adında. Adam hipnozcu ve genç bir kadınla tanışır.

Su performance bajo fuego.

Çatışmalardaki performansları.