Translate.vc / испанский → турецкий / Politica
Politica перевод на турецкий
250 параллельный перевод
Es politica.
Hepsi politika.
Eso es : politica.
Tamamen politika.
Mi campo son las heridas, no la politica.
Benim işim onun yaraları, siyasi görüşü değildir.
¡ Es una ponzoña mortal en la politica, y voy a eliminarla!
Devlette gelişen ölümcül bir ur bu, ben de onu kesip atacağım!
Nuestra charla no fue politica.
Siyasi konular hakkında konuşmadık.
Sólo esta en politica para ganar dinero.
Tek politikan sadece para kazanmak.
La Guarreria es mi politica.
Pislik beni politikamdır.
Forma parte de tu nueva politica oficial no es cierto?
Şu andaki resmi politika bu, öyle değil mi?
Aquellos que nunca se meten en politica.
Politikayla ilgilenmeyenler.
Yo nunca me ensucié con la mierda de politica
Ben asla kendimi politik saçmalıklara satmadım!
Es una politica del Regimiento siempre revisar la faja antes de montar.
Ata binmeden önce kolanı her zaman kontrol etmek alay kuralıdır.
Me gusta su politica, Sra. Gravel.
Sizin bu siyasetinizi beğeniyorum bayan Gravel.
FRACASA LA POLITICA DE AUSTERIDAD DE BONAVAS.
Başkan Bonavas'ın Kemer Sıkma Politikası Fiyaskoyla Sonuçladı.
Politica?
eee, Siyaset?
''la señora Mrs.Jeanette Smise portavoz de los manifestantes...''piensa que se debe cambiar la politica del cine...''... y exhibir peliculas familiares para todos los públicos'
Göstericilerin lideri Townsend'den Bayan Jeanette Smise... sinemanın politikasını değiştirip... sadece aile filmleri göstermesi gerektiğini söyledi.
Mientras salimos le explicare la politica de la compañia, de acuerdo?
Size şirket politikasını anlatacağım. Tamam mı?
La politica de la compañia es que sólo al personal autorizado... y a las personas con negocios oficiales con nuestra organización... se les permite la entrada a nuestro establecimiento.
Şirket politikamız sadece yetkili personel ve resmi işlemler için gelen kişilere buraya girme izni verir. Yani binayı terketmemi mi istiyorsunuz?
En nuestra politica en Guatemala.
Guatemala'daki politikamız hakkında.
- Si, que sabe el acerca de la politica?
Politika hakkında ne biliyor?
Pero... Doctora Bloch, la politica de este hospital...
Ama, Dr. Bloch, hastane politikası...
La politica de este hospital exige que las enfermeras obedezcan.
Hastane politikası, hemşire kadrosunun emirlere uymasını ister!
Esa no es nuestra politica.
Politikamız böyle değil.
El Dr. Prentis actua en estos casos de acuerdo a la politica del estado.
Dr Prentis bu gibi durumlarda devlet politikasına göre hareket eder.
El General de Brigada Murray William Bourchler, condecorado como Caballero de la Orden de San Miguel y San Jorge y del servicio distinguido falleció en 1937, tras una magnífica carrera politica.
Tuğ-general Sör Murray William Bourchier, Aziz Michael ve Aziz George Madalyası ve Üstün Hizmet Madalyası sahibi başarılı bir siyasi yaşamından sonra 1937'de öldü.
Estamos en un pozo de mierda, y tu hablas de politica.
Pisliğin içindeyiz ama siyasetten bahsediyorsunuz.
- Odio la politica.
- Siyasetten nefret ederim.
Giuliano, no se meta en politica. Por su propio bien.
Giuliano, kendi iyiliğin için siyasetten uzak dur.
Aqui en Air America el comportamiento de psicopatas es politica de la compania.
Psikopatça davranış dediğin şey, Air America'nın şirket politikasıdır. - Ben Gene Ryack.
La politica del "sabado de noche". ¿ Ah si?
Cumartesi gecesi teorisine inanırdım.
La politica del "sabado de noche".
Cumartesi gecesi teorisi.
Luego retroceda y observe la lenta y dolorosa muerte de su carrera politica.
Sonra da oturup politik kariyerinizin eriyişini seyredin.
No hay opcion mas que la politica de la casa.
Tek çıkar yolu Ev Politikası.
Bien, la politica de la casa..
İyi. Ev Politikası.
Cual es la politica de la casa.?
Ev Politikası da ne?
¿ Le interesa la politica o el gobierno?
Politika veya devlet işleriyle ilgili misiniz?
- No es nuestra politica.
- Üzgünüm, ama politikamız böyle değil.
- ¡ Yo te daré politica!
- Hay senin politikanı!
- Soy prisionera politica.
- Ben buranın genel bir mahkumuyum.
Esa fue una promesa politica.
Bu bir politikacı sözüydü.
Lo podriamos considerar una cita politica, pero podriamos tener, flores y una cena, una mandolina, y seria una entrevista floral.
Randevu olarak kayda geçeriz, ama bilirsin, yanında çiçek yemek, müzik olur ve resmiyetten uzaklaşırız.
Hablaremos de politica en otro momento.
Politik meseleleri sonra tartışırız.
Es una revolución politica.
O zaman bu siyasi bir devrim.
Las fuerzas aéreas americanas intentaron enseñar a los Somalíes la politica contradictoria del presidente Clinton.
Amerikan kuvvetleri havadan, Clinton'ın tartışmalara yol açan Somali politikalarını uygulamaya çalışıyor.
- No puedo entender la politica.
- Bu siyasetçilerin ne yapmak istediğini anlamıyorum.
Tienes futuro en la politica, pendejo.
Politikada bir geleceğin var, pislik.
Ética politica.
Siyasi ahlak.
No mezclamos a extranjeros en nuestra politica interna y menos si son bajoranos.
Çünkü Kardasyanlar iç politikalarına yabancıları karıştırmaz özellikle de Bajoranları.
Ser atacado por los suyos es algo más que un asunto de politica interna.
Kendi halkınız tarafından vurulmak politikayı biraz aşar.
Nunca te ha interesado la politica cardassiana.
Ne zamandan beri Kardasyan politikaları ile ilgileniyorsun?
¿ Politica?
Sanırım hepsini uygulayacağım.
Desea hablar de politica? Hable.
Politikadan mı bahsetmek istiyorsunuz?