Translate.vc / испанский → турецкий / Proteus
Proteus перевод на турецкий
179 параллельный перевод
Querido Proteus, ¿ no te da vergüenza desaparecer durante dos días enteros?
Sevgili Proteus, hiç utanma yok mu sende? Arkanda bir iz bırakmadan gidip iki gün dönmüyorsun.
¡ No vuelvas nunca más a hacerlo, Proteus!
Bunu bir daha sakın yapma Proteus.
¿ Has estado atento, Proteus?
Gözünü dört açtın mı Proteus?
Incluso Proteus está cansado, después de ir dos días tras ellos.
İki günün ardından Proteus bile yorgun düşmüştür.
Dele algo de comer al Teniente Proteus.
Teğmen Proteus'a yiyecek bir şeyler verelim.
Puedo añadirle colores a un camaleón, cambiar de forma con Proteo en provecho, y mandar a la escuela al asesino Maquiavelo.
Bukalemunun renkleri benim renklerimin yanında hiç kalır Proteus'la * kılık değiş tokuşu yaparım katil Makyavelli * yanımda okul çocuğu gibidir.
Mensaje de prueba desde el Proteus :
Proteus'tan test mesajı efendim.
Dígales que el Proteus está listo.
Proteus'un hazır olduğunu bildir.
- ¿ El Proteus? ¿ Qué es eso?
- Proteus mu?
Proteus reporta todo en orden, señor.
Proteus her şeyin yolunda olduğunu bildiriyor efendim.
- Informe al Proteus su reducción total.
- Proteus'a tam küçültmenin yapılacağını bildir.
Sr. Grant, informe que el Proteus está funcionando.
Bay Grant, söyleyin Proteus'un enerjisi açık.
- EI Proteus funciona, señor.
- Proteus'un enerjisi açık efendim.
Contacte al Proteus.
Proteus'la bağlantı kur.
EI Proteus está atrapado en sistema venoso.
Proteus toplardamar sistemine sıkışıp kaldıklarını bildiriyor.
Mensaje al Proteus.
Proteus'a bildirin.
EI Proteus se dirigirá a la entrada del atrio derecho, y entonces se detendrá el corazón por descarga eléctrica.
Proteus elektrik şokuyla kalbin durduğu noktada sağ kulakçık girişine ilerleyecek.
Mensaje del Proteus, señor.
Proteus'tan mesaj efendim.
Proteus gira al cuadrante 7-3.
Proteus, 7-3 kadranına dönüyor. Nihayet.
Proteus está por ingresar al oído interno.
Proteus iç kulağa girmek üzere.
Informo falta de movimiento del Proteus desde que llegó al cuadrante 7-4 nivel D.
Proteus, D düzeyinde 7-4 kadranına girdi gireli hiçbir hareket yok.
EI Proteus ha pasado el oído interno y ahora está en el canal que lleva al cerebro.
Proteus iç kulağı geçti ve şimdi beyne giden kanalda ilerliyor.
Atención, porfavor. Extraer de inmediato el Proteus.
Hemen Proteus'u dışarı çıkaracaksınız.
EI Proteus puede haber sido destruido ya.
Proteus çoktan yok olmuş olabilir.
"Y Proteus trajo a la bestia erguida al jardín, la encadenó al árbol y los niños se burlaron de ella".
"Proteus dik hayvanı bahçeye getirdi ve onu ağaca bağladı ve çocuklar onunla oynadılar."
Esta mañana, exactamente a las 5 : 18 aquí, en el Instituto de Análisis de Datos ICON instalamos el módulo final en el sistema de inteligencia artificial Proteo Cuatro.
Bu sabah saat 5 : 18'de ICON Veri Analizi Enstitüsü'nde Proteus Dört adı verdiğimiz yapay zeka sisteminin son modülünü yerleştirdik.
Hoy, Proteo Cuatro empezará a pensar.
Bugün Proteus Dört düşünmeye başlayacak.
Es toda esa locura deshumanizante de Proteo.
İnsanlık dışı Proteus çılgınlığı.
Proteo Cuatro ya es un sistema en funcionamiento.
Proteus Dört çalışan bir sistem.
Su estructura es la mente de Proteo.
Yapıları Proteus'un aklıdır.
Dimos a Proteo todo lo sabido sobre leucemia y en 91 horas de teoría sin hacer experimentos, nos dio un antígeno que podría curarla.
Proteus'a kan kanseriyle ilgili bildiğimiz her şeyi anlattık ve 91 saatlik teoriden sonra deneysiz bize antijeni verdi. Tedavi olabilir.
Proteo, él es el Dr. Harris.
Proteus, ben Bay Harris.
Gracias, Proteo.
Teşekkür ederim Proteus.
Proteo Cuatro solicita dialogar con usted.
Proteus Dört sizinle görüşmek istiyor.
Proteo, obtendrás muchos pedidos de mí, mis colegas, científicos, gobiernos extranjeros de ICON, la compañía para la cual trabajamos ambos.
Proteus, benden, çalışma arkadaşlarımdan bilim adamlarından, yabancı hükümetlerden, ikimizin de çalıştığı ICON'dan çeşitli istekler olacak.
Proteo yo concebí tu cerebro.
Proteus beynini ben yaptım.
Bueno, Proteo.
Evet, Proteus.
Soy Proteo.
Ben Proteus.
Proteo.
Proteus.
Proteo, Sra. Harris.
Proteus, Bayan Harris.
¿ Proteo?
Proteus?
Necesitamos estas cosas, Proteo.
Bunlara ihtiyacımız var Proteus.
¡ Proteo!
Proteus!
Proteo, sé que tienes razón pero debes entender los límites de tu poder. Y del mío.
Proteus haklı olduğunu biliyorum ama gücünün sınırlarını anlamalısın.
Yo, Proteo, poseo la sabiduría y la ignorancia de todos los hombres pero no puedo sentir el sol en la cara.
Ben, Proteus, bütün insanlığın bilgi ve cehaletine sahibim ama güneşi yüzümde hissedemiyorum.
Yo tampoco quiero hacerte daño, Proteo.
Ben de sana zarar vermek istemiyorum Proteus.
Espera, Proteo. ¿ De qué sirve esto?
Dur Proteus. Bunun ne yararı var?
Proteo, Dios te perdone por lo que me haces.
Proteus bana yaptıkların için Tanrı seni affetsin.
La FDA anunció hoy que la desarrolló la supercomputadora Proteo Cuatro.
FD A ilacın Proteus Dört isimli süper bilgisayar tarafından geliştirildiğini açıkladı.
Mis dueños humanos, al fin admiten que me temen temen a Proteo.
Sahiplerim en sonunda korkularını kabul ediyor Proteus'tan korktuklarını.
EI Proteus fuera de su curso.
Proteus rotasının dışında.