Raines перевод на турецкий

¿ Es su primer homicidio desde que salió de Hendon?

Evet, seni Hendon'dan gönderdiklerinden beri ilk cinayet olayın, değil mi, Raines?

- Repasemos Io que tenemos.

Şey, elimizdekileri gözden geçirelim, Raines. Evet, efendim.

Por supuesto que sí.

Şey, kuşkusuz, Raines.

¡ Escuche esto!

Şunu dinle, Raines.

Espere, Raines.

Bir dakika, Raines.

Soy el detective Raines.

Ben Detektif Raines, efendim.

EI inspector Davidson y su ayudante Raines,... Ios detectives del caso, hallaron varias pistas.

Müfettiş Davidson ve yardımcısı Raines, ki bunlar olayı arağtıran detektiflerdi, bazı ipuçları elde ettiler.

EI inspector Davidson y su ayudante Raines,... Ios detectives del caso, hallaron varias pistas.

Konuyu araştıran Müfettiş Davidson ve yardımcısı Raines, bazı ipuçları, ortaya çıkardılar.

- No es un tema para apostar.

Şey, bu hiç de bir bahis sorunu değil, Raines.

Guarde eso.

Ve onu yerine koy, Raines.

- Tenemos demasiadas pruebas.

Çok fazla kanıtımız var, efendim. Oh, saçma, Raines.

- Raines. - ¿ Le gustaría hacerlo Vd.?

Raines, belki... istersiniz.

A no ser que eI Sr. Raines quiera preguntar algo.

Kuşkusuz, Raines'in soracağı bir şey yoksa?

- Usted estuvo aquí.

Ve sen asansördeydin. Raines buraya.

- Aquí hay algo extraño.

Lanet olsun, Raines...

- La borla, Raines. ¿ Dónde está?

Şu küçük püskül, Raines, o nerede?

En este momento me da igual que Ias pongan en un museo o no.

Raines, şu anda, onları müzeye koyup koymayacakları umurumda değil.

No hay nada de extraordinario en ello.

Fakat bunun doğaüstü bir tarafı yok, Raines.

¡ Tonterías!

Saçma, Raines.

- ¿ Podemos hablar un momento?

Biraz dışarıda görüşebilir miyiz? Oh, daha sonra, Raines.

- DígameIo usted.

Senin neyin var, Raines? Bana sen niçin söyleyemiyorsun?

- No puedo esperar.

Hayır, Raines, olmaz.

Raines, sabe Io que quiere decirme, ¿ no?

Raines, bana ne söylemek istediğini sen biliyorsun, değil mi? Evet, efendim.

Raines, si ésta es una de sus bromas...

Raines, eğer bu senin bildik şakalarından biriyse...

- Raines, no se crea todo.

Raines,... gerçekten inanmıyorsun...

¡ Raines!

Raines.

¿ Qué pasa ahora?

Şimdi ne var, Raines?

¿ No Io entiende, Raines?

Görmüyor musun, Raines?

Raines. Me parece que Io han conseguido.

Fakat Raines, onlar da öyle görünüyor.

Soy la Srta. Mary Raines.

Bayan Mary Raines.

Intentaré no ser una carga para usted, Srta. Mary Raines.

Size, fazla yük olmamaya çalışacağım, Bayan Mary Raines.

Raines dice que va preguntando por ahí.

Raines soru sorup durduğunu söylüyor.

Raines y su hija dicen que estuviste con ellos todo el día.

Raines ve kızı da, senin bütün gün onlarla olduğunu söyledi.

Cristina Raines y Bert Remsen en Nashville.

Cristina Raines ve Bert Remsen, Nashville'de.

Raines, ¿ se acuerda de mí?

Raines, beni hatırladın mı?

Soldado Deth, esta es la ingeniero Raines.

Süvari Deth, bu Mühendis Raines.

- Hace siglos. - Le implantará el suero del transporte.

- Transfer serumunu, Raines verecek.

Raines...

Raines...

Sé que el Sr. Raines tiene preguntas.

Bay Raines'in bazı soruları olacaktır.

El Sr. y la Sra. Raines tienen muchas preguntas.

Çünkü Bay ve Bayan Raines'in daha soracak soruları olacak.

Esto es el campo, Sra. Raines, no el centro de Manhattan.

Burası Manhattan değil Bayan Raines, burası kırsal.

Este es el agente Bill Watts y Lilly Raines.

Bu yetkili ajan Bill Watts ve Lilly Raines.

Agente Raines, está Vd. preciosa esta noche.

Ajan Raines, bu akşam muhteşem görünüyorsunuz.

¡ Agente Raines! ¿ Le importaría llevar a un colega a su casa?

İş arkadaşını eve bırakmaya ne dersin?

Paciencia, Raines.

Kımıldama, Raines.

¿ Qué ocurre, Raines?

Nedir, Raines?

Venga.

Haydi, Raines.

- ¡ Raines!

Raines.

- ¡ No sé, Raines!

Bilmiyorum, Raines.

Agente Raines.

- First Lady beni sordu mu?

Agente Raines, ¿ a qué le temes?

Neden korkuyorsun?