Translate.vc / испанский → турецкий / Rockstar
Rockstar перевод на турецкий
35 параллельный перевод
No llores estrellita de rock, arruinaras tu maquillaje.
Ağlama rockstar, makyajın akacak.
Una historia inacabada siempre debe comenzar... en el punto donde se dejó, ¿ cierto? Rockstar, OK.
Bitmemiş bir hikaye her zaman..... kaldığı yerden devam eder, değil mi?
¡ Te sientes como estrella de rock!
Kendini bir rockstar gibi hissediyorsun.
Batidos Rockstar.
Yıldızların milkshake'i.
Ser vanidoso es parte de la imagen de una estrella de rock.
- Hey. Rockstar olmanın ilk kuralı pislik olmaktır.
El motivo de que a esto le llamen hospital de enseñanza es porque es donde los médicos retribuyen esa enseñanza Si tu objeto es ser una "Rockstar", Dra. Rasgotra sugiero que te vayas a otro sitio.
Buraya eğitim veren bir hastane demelerinin nedeni, burada doktorların bildiklerini paylaşması.
You know the bass is bumpin shades on like a rockstar
Rock yıldızı gibi gözünde gözlük
Era un Rockstar, lo sabía y algo de eso, se coló entre nosotros y nos hizo creer que también lo éramos.
O bir rock yıIdızıydı ve bunun farkındaydı. Bununla ilgili başka bir şey daha var, hepinizin adına konuşacağım.
Hablamos de arte, de cuanto le gustaba y las responsabilidades con la banda de trabajar con gente que entienda que no es trabajo para perezosos que no es una cosa de rockstar, se trata de música y arte.
Jeff'ti, ve orada gerçekten de bir şey olduğunu, telefonda gerçek bir bağ kurulduğunu hatırlıyorum, sanat üzerine konuşuyorduk, onun sanata ne kadar ilgisi olduğu hakkında, ve bir grup üyesi olarak sorumluluklarınız hakkında, ya da bir grubunun olmasının tembellik anlamına gelmediğini düşünen insanlarla çalışmak hakkında, ya da tembelliğin bir rock yıIdızı olmayla alakası olmadığı hakkında... Bütün olay müzik.
¡ Está completamente loco! Es un jodido Rockstar.
Bu çocuk... bu çocuk kahrolası bir rock yıIdızı.
Tyler es mi maldita estrella de rock. ¡ Sí!
Tyler benim rockstarım.
Lo he oído, Rockstar.
Duydum seni, Rock yıldızı.
a ese Rockstar... que toma vuelos chárter para sus conciertos.
bu Rockstar... konserleri için kiralık uçakları kimler alır.
Es ser la más grande estrella de rock del planeta, obviamente.
Gezegendeki en büyük rockstar olmak tabiki.
Y ese tipo es un rockstar.
Adam rock yıldızı.
El tipo es un rockstar.
Adam resmen bir rock yıldızı.
- Rahul, ¡ el rockstar de la universidad!
- Rahul, üniversitenin Rock Yıldızı!
¡ Rockstar Rahul!
Rock Yıldızı Rahul!
Es una especie de rockstar de los videojuegos independientes.
Bir tür Serbest Oyun Rock Yıldızı.
Él quería ser la estrella de rock más grande del mundo.
Dünyanın en büyük rockstarı olmak istiyordu.
Oye, entonces si Sue tiene un nuevo nombre, creo que todos podemos hacerlo, a partir de ahora, quiero que me llamen "Estrella de Rock".
Hey, eğer Sue yeni isim alıyorsa, bence herkes almalı. Şu andan itibaren, "Rockstar" olarak anılmak istiyorum.
Tu acosa a otra de mis empleadas, y te juro, Que te tirare ¡ sobre tu flaco trasero de rockstar con jeans!
Çalışanlarımdan birisine daha sarkıntılık edersen seni tuttuğum gibi dışarı attırırım!
Este RockStar necesita una Monster de RedBull.
Bu rock yıldızı en büyük red bull şişesini istiyor. Şimdi.
Lo que lo hace, por supuesto, una estrella de rock.
Bu da onu bir rockstar yapar.
De hecho, ¿ no es Thief igual a Rochstar, una bebida energizante que recibió recientemente una carta de advertencia del FDA por agregarle ginko?
İşin gerçeği, Thief gibi enerji içeceği olan ve FDA tarafından,... içinde ginkgo olduğu için uyarı mektubu gönderilen Rockstar değil miydi?
He empezado a fumar y lo he dejado cuatro veces, y estoy bebiendo demasiado Rockstar para alguien de mi altura.
Sigaraya dört kere başlayıp, dört kere bıraktık. Ve çok fazla içiyorum. Benim boyumda biri için Rock yıldızı standartlarında.
Bueno, primero, tengo una lata de Rockstar y cien pañuelos de papel.
Önce bir kutu Rockstar, sonra da atas aldim.
Es una superestrella.
O bir'rockstar'
Es un chef estrella. No es un sentimiento que un hombre olvide fácilmente.
O bir rockstar şef, bu bir erkeğin kolayca unutabileceği bir şey değil.
Se supone que soy una estrella del rock.
Rockstar olmam gerekiyordu.
Oh, ¿ te refieres a que generosamente nos invitó para verlo convertido en un Rockstar?
Oh, yani onu bir rock yıldızı olarak izlememiz için bizi davet etmesini cömertçe mi buluyorsun?
Mira todas estas cosas de camerino de Rockstar
Şu rock yıldızlarının soyunma odası eşyalarına baksana.
Mi estrella de rock...
Benim rockstar...
Solo te preocupas por ti mismo y por convertirte en una estrella.
Tek umursadığın kendinsin ve lanet olası bir rockstar olmaya çalışıyorsun.
"Rockstar de la Juventud"
GENÇLİĞİN ROCK STARI